AKP Genel Sekreteri Fatih Şahin, TÜSİAD’ın 50. Yılı projesi olarak, Türkiye’nin geleceğinin inşası için bir yol haritası önerisi içeren, Hüsamettin Onanç’ın uyumunda hazırlanan “Geleceği İnşa” başlıklı raporun toplantısında laiklik, hukukun üstünlüğü ve Merkez Bankası’nın bağımsızlığı vurgusu yapılmasına ait olarak, “TÜSİAD da vesayet hasreti içerisinde” yorumunu yaptı. Şahin, 10 büyükelçinin tutuklu iş insanı Osman Kavala ile ilgili yaptığı açıklamaya reaksiyon göstererek, ” dedi.
Şahin, Prof. Dr. Necmettin Erbakan Kongre Merkezi’nde düzenlenen Mamak Belediyesinin 2,5 yılda hayata geçirdiği projelerin tanıtım toplantısında, İstanbul ve Ankara’da, büyükşehir belediyeciliği alanındaki temel belediye hizmetlerinin halka ulaştırılması noktasında önemli kahırlar yaşandığını argüman etti.
Ankara’nın Gölbaşı ilçesindeki birtakım mahallelerin son 6 ay içerisinde günlük bir saat içme suyu aldığını belirten Şahin, “Bu su sorunun yalnızca Gölbaşı’nda değil Ankara’nın pek epeyce ilçesinde yaşandığını biliyoruz. Çamlıdere’deki baraj Ankara’nın su muhtaçlığının yüzde 70’ini karşılıyor. Çamlıdere’nin mahallelerinde dahi bidonlarla su taşınıyorsa ortada epeyce önemli bir beceriksizlik vardır. Sayıştay raporlarına yansıyan sayılara bakılırsa ihale yasası ihlal edilerek yapılan asfaltlamalar sonucunda 87 milyon lira Ankara Büyükşehir Belediyesi ziyana uğratılmış durumdadır. Ne yazık ki CHP’li Mansur’un Ankara’ya reva gördüğü belediyecilik anlayışı budur. Ankara’ya hizmetten esirgenen Ankaralının parası Mansur Yavaş’ın reklamı için kullanılıyor. Bunların anlayışı kendi reklamlarını yapmak üzere inşa edilmiş bir belediye anlayışıdır.” diye konuştu.
Gün ortasında Güzel Parti Genel Lideri Meral Akşener ile CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun bir ortaya gelerek “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemi” konuştuğunu anımsatan Şahin, iki başkanın asıl maksadının vesayetçi ve statükocu anlayışı güçlendirmek olduğunu söylemiş oldu.
Parti olarak vesayetçi ve statükocu anlayışın bir daha canlanmasına müsaade vermeyeceklerini lisana getiren Şahin şöyleki devam etti:
“Kemal Kılıçdaroğlu geçtiğimiz günlerde ‘Siyasi cinayetler yaşanabilir.’ diye bir hezeyanda bulundu. Şayet bir siyasetçinin söyleyeceği yeni bir şey yok ise topluma sunacağı yeni bir teklif yoksa bu cins hezeyanlara başvurmaktan öbür bir yolu yoktur. Bu siyasi bir kısırlığın sözüdür. Sorumlu bir siyasetçiye düşen gidip savcılığa ve ilgili makamlara bilgi vermektedir. Alışılmış bunu yapmadı. Bizi bir daha şaşırtmadı. Tek bir kederi var başları bulandırmak. Bürokrasiyi bürokratları da tehdit etti. Aslında biz buna birinci sefer şahit olmuyoruz. Kemal Kılıçdaroğlu’nun tehdit etmediği hiç bir kesim kalmadı. Neredeyse 84 milyonun tamamı Kılıçdaroğlu’nun tehditlerinden nasibini aldı. Kılıçdaroğlu esnafı, çiftçiyi, öğretmenleri, emeklileri ve sanatkarları tehdit etti. Sen kimsin kimi tehdit ediyorsun? Cürmün olsa ateşin kadar yer yakarsın. Sırf sen değil sen ve ortakların sandıkta uzunluğunuzun ölçüsünü bir defa daha alacaksınız.”
“Görülmekte olan bir dava ile ilgili hiç kimse, hiç bir küme, hiç bir zümre açıklama yapamaz”
“TÜSİAD da vesayet hasreti içerisinde”
Geçtiğimiz günlerde bir TÜSİAD rapor hazırladı ve kamuoyuna deklare etti. Güya ülkemizde, demokrasi ve laiklikle ilgili bir tartışma, gündem, sorun varmış üzere bu hususlar etrafında birtakım değerlendirmelerde bulundular. Aslında ne dedikleri fazlaca anlaşılmıyor, demokrasi etrafında bir şeyler gevelemişler. Bu şunu gösteriyor ki TÜSİAD da vesayet hasreti içerisinde. Bu vesayet hasreti ile oturmuşlar bir rapor kaleme almışlar. Bütün bu hadiselerin değerlendirilmesini düşünüyorum. Belirli ki birileri bir daha suyu bulandırmaya ve toplumumuzun huzurunu dinamitleye çalışıyor.”
Toplantıya AKP Ankara Milletvekili Ali İhsan Arslan, AKP MKYK Üyesi ve Lokal İdareler Lider Yardımcısı Mücahit Yanılmaz, BBP Genel Lider Yardımcısı Uzman Alay, AKP Ankara Vilayet Lideri Hakan Han Özcan, Ankara Büyükşehir Belediye Meclis Birinci Başkanvekili Fatih Ünal, AKP Mamak İlçe Lideri Erhan Sarıgöl‘ün yanı sıra sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile Mamaklılar katıldı. (AA)
TIKLAYIN | TÜSİAD Yüksek İstişare Şurası Lideri Özilhan: Merkez Bankası’nın bağımsızlığı tartışma dışı olmalı
Şahin, Prof. Dr. Necmettin Erbakan Kongre Merkezi’nde düzenlenen Mamak Belediyesinin 2,5 yılda hayata geçirdiği projelerin tanıtım toplantısında, İstanbul ve Ankara’da, büyükşehir belediyeciliği alanındaki temel belediye hizmetlerinin halka ulaştırılması noktasında önemli kahırlar yaşandığını argüman etti.
Ankara’nın Gölbaşı ilçesindeki birtakım mahallelerin son 6 ay içerisinde günlük bir saat içme suyu aldığını belirten Şahin, “Bu su sorunun yalnızca Gölbaşı’nda değil Ankara’nın pek epeyce ilçesinde yaşandığını biliyoruz. Çamlıdere’deki baraj Ankara’nın su muhtaçlığının yüzde 70’ini karşılıyor. Çamlıdere’nin mahallelerinde dahi bidonlarla su taşınıyorsa ortada epeyce önemli bir beceriksizlik vardır. Sayıştay raporlarına yansıyan sayılara bakılırsa ihale yasası ihlal edilerek yapılan asfaltlamalar sonucunda 87 milyon lira Ankara Büyükşehir Belediyesi ziyana uğratılmış durumdadır. Ne yazık ki CHP’li Mansur’un Ankara’ya reva gördüğü belediyecilik anlayışı budur. Ankara’ya hizmetten esirgenen Ankaralının parası Mansur Yavaş’ın reklamı için kullanılıyor. Bunların anlayışı kendi reklamlarını yapmak üzere inşa edilmiş bir belediye anlayışıdır.” diye konuştu.
Gün ortasında Güzel Parti Genel Lideri Meral Akşener ile CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun bir ortaya gelerek “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemi” konuştuğunu anımsatan Şahin, iki başkanın asıl maksadının vesayetçi ve statükocu anlayışı güçlendirmek olduğunu söylemiş oldu.
Parti olarak vesayetçi ve statükocu anlayışın bir daha canlanmasına müsaade vermeyeceklerini lisana getiren Şahin şöyleki devam etti:
“Kemal Kılıçdaroğlu geçtiğimiz günlerde ‘Siyasi cinayetler yaşanabilir.’ diye bir hezeyanda bulundu. Şayet bir siyasetçinin söyleyeceği yeni bir şey yok ise topluma sunacağı yeni bir teklif yoksa bu cins hezeyanlara başvurmaktan öbür bir yolu yoktur. Bu siyasi bir kısırlığın sözüdür. Sorumlu bir siyasetçiye düşen gidip savcılığa ve ilgili makamlara bilgi vermektedir. Alışılmış bunu yapmadı. Bizi bir daha şaşırtmadı. Tek bir kederi var başları bulandırmak. Bürokrasiyi bürokratları da tehdit etti. Aslında biz buna birinci sefer şahit olmuyoruz. Kemal Kılıçdaroğlu’nun tehdit etmediği hiç bir kesim kalmadı. Neredeyse 84 milyonun tamamı Kılıçdaroğlu’nun tehditlerinden nasibini aldı. Kılıçdaroğlu esnafı, çiftçiyi, öğretmenleri, emeklileri ve sanatkarları tehdit etti. Sen kimsin kimi tehdit ediyorsun? Cürmün olsa ateşin kadar yer yakarsın. Sırf sen değil sen ve ortakların sandıkta uzunluğunuzun ölçüsünü bir defa daha alacaksınız.”
“Görülmekte olan bir dava ile ilgili hiç kimse, hiç bir küme, hiç bir zümre açıklama yapamaz”
“TÜSİAD da vesayet hasreti içerisinde”
Geçtiğimiz günlerde bir TÜSİAD rapor hazırladı ve kamuoyuna deklare etti. Güya ülkemizde, demokrasi ve laiklikle ilgili bir tartışma, gündem, sorun varmış üzere bu hususlar etrafında birtakım değerlendirmelerde bulundular. Aslında ne dedikleri fazlaca anlaşılmıyor, demokrasi etrafında bir şeyler gevelemişler. Bu şunu gösteriyor ki TÜSİAD da vesayet hasreti içerisinde. Bu vesayet hasreti ile oturmuşlar bir rapor kaleme almışlar. Bütün bu hadiselerin değerlendirilmesini düşünüyorum. Belirli ki birileri bir daha suyu bulandırmaya ve toplumumuzun huzurunu dinamitleye çalışıyor.”
Toplantıya AKP Ankara Milletvekili Ali İhsan Arslan, AKP MKYK Üyesi ve Lokal İdareler Lider Yardımcısı Mücahit Yanılmaz, BBP Genel Lider Yardımcısı Uzman Alay, AKP Ankara Vilayet Lideri Hakan Han Özcan, Ankara Büyükşehir Belediye Meclis Birinci Başkanvekili Fatih Ünal, AKP Mamak İlçe Lideri Erhan Sarıgöl‘ün yanı sıra sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile Mamaklılar katıldı. (AA)
TIKLAYIN | TÜSİAD Yüksek İstişare Şurası Lideri Özilhan: Merkez Bankası’nın bağımsızlığı tartışma dışı olmalı