Cumhuriyet müellifi Barış Terkoğlu, Siyaset, İktisat ve Toplum Araştırmaları Vakfı’nın (SETA) takımında, Cumhurbaşkanlığı Bağlantı Lideri Fahrettin Altun’a yakın olduğu belirtilen 20 kişinin işine son verilmesine değindiği bugünkü yazısında, organize cürüm örgütü önderi Sedat Peker’in argümanlarının akabinde İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya dayanak açıklaması yapan birinci ismin Altun olduğuna dikkati çekti.
“bir müddetdir SETA’nın beyni olan Serhat Albayrak ile SETA’dan yetişen ve kurumun eski yöneticisi olan Fahrettin Altun içindeki yol ayrımı kulislerde konuşuluyordu. Altun, birinci nazaranve geldiğinde, bu olay Pelikan ya da SETA alakalarıyla açıklansa da Altun’un kendi nizamını kurduğu fısıltıyla söyleniyordu. Bu ayrım çeşitli açıklamalara, atamalara, siyasetlere hatta açıklamalara yansımıştı” diyen Terkoğlu, devamında şunları kaydetti:
“Geçen yıl Üsküdar’da kurulan bir vakfın…”
“Peker’in açıklamaları daha sonrasındaki kırılmanın göbeğindeki SETA’daki ayrım, sonunda fiili bir tasfiyeye dönüştü. Geçen hafta Fahrettin Altun’a yakın 5 yönetici ve 15 çalışan, toplam 20 kişi kurumdan tasfiye edildi. Ayrılanların isminin, hatta yazılarının, kurum sayfasından silinmesi, ‘ayrılığın sevdaya dahil olmadığını’ ortaya koyuyor. Gidenlerin başında gelen ve Batı medyasının Türkiye temsilcilerini fişleyen raporla hatırladığımız İsmail Çağlar, yakın vakitte Fahrettin Altun’un da isteğiyle, Basın İlan Kurumu Genel Kurulu’na atanmıştı. Ayrılanların ‘yola devam’ iletileri da otomobilden inenlerin öbür bir otomobile bineceğini de gösteriyor. Hakikaten kulislerde, geçen yıl Üsküdar’da kurulan bir vakfın, bu sürece hazırlandığı konuşuluyor.
“Peker’in devlet ortasındaki çatışmaları derinleştiren açıklamaları, tasfiye dalgasını daha da büyütecek”
O denli anlaşılıyor ki, Peker’in devlet ortasındaki çatışmaları derinleştiren açıklamaları, tasfiye dalgasını daha da büyütecek. SETA’daki kırılma, önümüzdeki devir televizyonlardaki tartışma programlarında gördüğümüz başların bile değişebileceğini haber veriyor. Geriye yaslanıp baktığımızda, tahminen de parçayı değil bütünü görmeliyiz: Hem ABD’de hem Türkiye’de, son beş yılda kurulan sistem kendisini bir daha tanımlıyor. İki sistemi birbirine bağlayan ve sıklıkla kapı ardında ilerleyen ekonomik, siyasi, hatta gayri legal aktörler bir daha diziliyor. Soylu’yu, SBK’yi ya da SETA’yı tartışırken kitabın özetini tahminen de bu biçimde okumamız gerekiyor.”
Yazının tamamını okumak için .
TIKLAYIN – SETA’da zelzele: Ayrılanlardan ‘Cumhurbaşkanımızın liderliğinde yola devam’ iletisi
TIKLAYIN | SETA “Uluslararası Medya Kuruluşlarının Türkiye Uzantıları” raporunda gazetecileri fişledi!
TIKLAYIN – “Saray ortasında üst seviye SETA’cılar içinde şiddetli bir hengame yaşanmış, Fahrettin Altun’un takımından 20 kişi paket edilmiş”
“bir müddetdir SETA’nın beyni olan Serhat Albayrak ile SETA’dan yetişen ve kurumun eski yöneticisi olan Fahrettin Altun içindeki yol ayrımı kulislerde konuşuluyordu. Altun, birinci nazaranve geldiğinde, bu olay Pelikan ya da SETA alakalarıyla açıklansa da Altun’un kendi nizamını kurduğu fısıltıyla söyleniyordu. Bu ayrım çeşitli açıklamalara, atamalara, siyasetlere hatta açıklamalara yansımıştı” diyen Terkoğlu, devamında şunları kaydetti:
“Geçen yıl Üsküdar’da kurulan bir vakfın…”
“Peker’in açıklamaları daha sonrasındaki kırılmanın göbeğindeki SETA’daki ayrım, sonunda fiili bir tasfiyeye dönüştü. Geçen hafta Fahrettin Altun’a yakın 5 yönetici ve 15 çalışan, toplam 20 kişi kurumdan tasfiye edildi. Ayrılanların isminin, hatta yazılarının, kurum sayfasından silinmesi, ‘ayrılığın sevdaya dahil olmadığını’ ortaya koyuyor. Gidenlerin başında gelen ve Batı medyasının Türkiye temsilcilerini fişleyen raporla hatırladığımız İsmail Çağlar, yakın vakitte Fahrettin Altun’un da isteğiyle, Basın İlan Kurumu Genel Kurulu’na atanmıştı. Ayrılanların ‘yola devam’ iletileri da otomobilden inenlerin öbür bir otomobile bineceğini de gösteriyor. Hakikaten kulislerde, geçen yıl Üsküdar’da kurulan bir vakfın, bu sürece hazırlandığı konuşuluyor.
“Peker’in devlet ortasındaki çatışmaları derinleştiren açıklamaları, tasfiye dalgasını daha da büyütecek”
O denli anlaşılıyor ki, Peker’in devlet ortasındaki çatışmaları derinleştiren açıklamaları, tasfiye dalgasını daha da büyütecek. SETA’daki kırılma, önümüzdeki devir televizyonlardaki tartışma programlarında gördüğümüz başların bile değişebileceğini haber veriyor. Geriye yaslanıp baktığımızda, tahminen de parçayı değil bütünü görmeliyiz: Hem ABD’de hem Türkiye’de, son beş yılda kurulan sistem kendisini bir daha tanımlıyor. İki sistemi birbirine bağlayan ve sıklıkla kapı ardında ilerleyen ekonomik, siyasi, hatta gayri legal aktörler bir daha diziliyor. Soylu’yu, SBK’yi ya da SETA’yı tartışırken kitabın özetini tahminen de bu biçimde okumamız gerekiyor.”
Yazının tamamını okumak için .
TIKLAYIN – SETA’da zelzele: Ayrılanlardan ‘Cumhurbaşkanımızın liderliğinde yola devam’ iletisi
TIKLAYIN | SETA “Uluslararası Medya Kuruluşlarının Türkiye Uzantıları” raporunda gazetecileri fişledi!
TIKLAYIN – “Saray ortasında üst seviye SETA’cılar içinde şiddetli bir hengame yaşanmış, Fahrettin Altun’un takımından 20 kişi paket edilmiş”