Uygun Parti Genel Lideri Meral Akşener‘in, “Cumhurbaşkanlığına aday değilim. Başbakanlığa adayım” açıklamasını, partisinin başkanlık divanında “demokrasinin önünü açmak” olarak değerlendirdiği açıklandı.
Korkusuz gazetesi muharriri Ahmet Takan, bugünkü köşe yazısında Yeterli Parti’nin salı günü gerçekleşen başkanlık divanı toplantısını yazdı. Akşener’in görüşmedilk evvel genel bir kıymetlendirme yaptığını söz eden Takan, partinin kurmaylarından Düzgün Parti başkanı Akşener’in şu tabirleri kullandığını söylemiş oldu:
“Demokrasinin önünü açtık. Türkiye ortasında bulunduğu sıkışıklıktan çıksın istedik. Türkiye’de, etnisite, din ve tarikatlar üzerinden siyaset yapılmasını istemiyoruz. Türkiye’yi ağır sıkıntılarından kurtarmalıyız. Tayyip Erdoğan’ı dövecek bir Cumhurbaşkanı adayı arayışı ortasında değiliz. Tansiyonu arttıracak yeni bir AKP ucube sistemi, devri yaşansın istemiyoruz. Bunun peşinde değiliz. Tayyip Erdoğan düşmanlığımız yok. Ülkede, AKP ne yapmışsa tekrar onu yapacak bir periyot isteniyor havası oluştu. Bu beni ürküttü. Biz yeni bir AKP periyodu yaşansın istemiyoruz. AKP daha sonrası devirde ne yapılacaksa hukuk kuralları ortasında yapılır.”
Takan, yazısında ayrıyeten şunları kaydetti:
Meral Akşener, görüşmede ‘öç alma’, ‘rövanşist’ hislerle hareket edilememesi gerektiğinin, maksatlarının Türkiye’yi sağlıklı bir biçimde güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçirmek olduğunun altını ısrarla çizdi.
Yanıtını en merak ettiğiniz soruya gelelim; Rastgele bir cumhurbaşkanı adayı ismi konuşuldu mu?
Uygun Parti kurmayları, ağız birliği etmişçesine, ‘görüşmede isimler konusu konuşulmadı, hiç gündeme gelmedi. aslına bakarsanız yeri ve vakti da değil. İsimler üzerinde tartışma yapılmasını istemiyoruz’ diyor.
Yalnızca başkanın konuştuğu ve ondan sonrasında karar defterinin boş sayfasına imzaların atıldığı 30 dakikalık bir toplantı olmadığı için ÂLÂ Parti başkanlık divanında pek uzun değerlendirmeler yapıldı. Sonunda, genel merkezin ortak havasını şöyleki özetleyebilirim;
Korkusuz gazetesi muharriri Ahmet Takan, bugünkü köşe yazısında Yeterli Parti’nin salı günü gerçekleşen başkanlık divanı toplantısını yazdı. Akşener’in görüşmedilk evvel genel bir kıymetlendirme yaptığını söz eden Takan, partinin kurmaylarından Düzgün Parti başkanı Akşener’in şu tabirleri kullandığını söylemiş oldu:
“Demokrasinin önünü açtık. Türkiye ortasında bulunduğu sıkışıklıktan çıksın istedik. Türkiye’de, etnisite, din ve tarikatlar üzerinden siyaset yapılmasını istemiyoruz. Türkiye’yi ağır sıkıntılarından kurtarmalıyız. Tayyip Erdoğan’ı dövecek bir Cumhurbaşkanı adayı arayışı ortasında değiliz. Tansiyonu arttıracak yeni bir AKP ucube sistemi, devri yaşansın istemiyoruz. Bunun peşinde değiliz. Tayyip Erdoğan düşmanlığımız yok. Ülkede, AKP ne yapmışsa tekrar onu yapacak bir periyot isteniyor havası oluştu. Bu beni ürküttü. Biz yeni bir AKP periyodu yaşansın istemiyoruz. AKP daha sonrası devirde ne yapılacaksa hukuk kuralları ortasında yapılır.”
Takan, yazısında ayrıyeten şunları kaydetti:
Meral Akşener, görüşmede ‘öç alma’, ‘rövanşist’ hislerle hareket edilememesi gerektiğinin, maksatlarının Türkiye’yi sağlıklı bir biçimde güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçirmek olduğunun altını ısrarla çizdi.
Yanıtını en merak ettiğiniz soruya gelelim; Rastgele bir cumhurbaşkanı adayı ismi konuşuldu mu?
Uygun Parti kurmayları, ağız birliği etmişçesine, ‘görüşmede isimler konusu konuşulmadı, hiç gündeme gelmedi. aslına bakarsanız yeri ve vakti da değil. İsimler üzerinde tartışma yapılmasını istemiyoruz’ diyor.
Yalnızca başkanın konuştuğu ve ondan sonrasında karar defterinin boş sayfasına imzaların atıldığı 30 dakikalık bir toplantı olmadığı için ÂLÂ Parti başkanlık divanında pek uzun değerlendirmeler yapıldı. Sonunda, genel merkezin ortak havasını şöyleki özetleyebilirim;
- -İYİ Parti’nin projesi, Başbakanlığa vurgu yapan farklı bir proje.
- -Türkiye’yi ayağa kaldıracak, ekmeği büyütecek hususların tartışılmasını istiyoruz.
- -Ucube sistem Türkiye’ye ziyan veriyor. Katiyen kurtulmamız gerekiyor. Onun yolu Başbakanlık sistemi ve biz onu istiyoruz. Art kapılarda nazaranv dağılımı muhakkak yok. Birinci parti olma gayesini önümüze koyduk. Başbakan olmak için, birinci parti olmak için bütün yoğunluğumuzu oraya vereceğiz. Parlamenter sistemi getireceğiz.
- -Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda, Tayyip Erdoğan ile saç saça, baş başa arbede edecek bir ismin arayışında değiliz. Demokrasi ve hukuka sıkı sıkıya bağlı, devleti tam manası ve layıkıyla temsil edeceğine inandığımız bir isim olacak.
- -Önümüzdeki periyot Cumhurbaşkanlığı yarışı olmayacak Başbakanlık yarışı olacak. Sistem yarışı olacak.
- -Tayyip Erdoğan ne yaptıysa bizde onların birebirini yapacağız arayışı ortasında değiliz. Türkiye’yi kucaklayacak bir Cumhurbaşkanı arıyoruz.
- -Türkiye’ye yeni bir takım ve siyaset anlayışı getirdik. İktidarda, koalisyonlar yapılıyordu. Biz, muhalefette, benzemezler içinde siyaset üretiyoruz.
- -Sistemi tartışıyoruz. Ülkede geçim olsun istiyoruz. Türkiye hak ettiği ve layık olduğu uygar yere gelsin istiyoruz. Demokrasi ve hukukun üstünlüğünü benimsemiş bir idare anlayışının peşindeyiz.
- -HDP’nin açıklamalarını, siyasetini beğenmiyor eleştiriyoruz. İşbirliği yapmayız, bir ortaya katiyen gelmeyiz. HDP’nin farklı olarak seçime gitmesini memnuniyetle karşılıyoruz.
- -Türkiye ucube rejimi tartışıyor, devlet çöküyor, ‘Kürt sorunu’ başlığı altında tartışma gerçek değil.”