BDDK, iş adamı Korkmaz Yiğit‘e satıldıktan daha sonra Alaattin Çakıcı‘nın ihale sürecine müdahale ettiğinin ortaya çıkmasıyla Mesut Yılmaz Hükümeti’ni de düşüren skandalın akabinde Temmuz 2001’de bankacılık ve mevduat toplama yetkisi kaldırılan, Ağustos 2002’de de büsbütün tasfiye edilen Türk Ticaret Bankası’na (Türkbank) 20 yıl daha sonra bir daha faaliyet müsaadesi verdi.
Türkbank’ın bir daha açılışına ait Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) sonucu Resmi Gazete’de (20 Kasım 2021) yayımlandı.
Kararda şu tabirler kullanıldı:
“5411 sayılı Bankacılık Kanununun 10’uncu hususu ile Bankaların Müsaadeye Tabi Süreçleri İle Dolaylı Hisse Sahipliğine Ait Yönetmeliğin 7’nci unsuru kapsamında yapılan değerlendirmeler sonucunda Türk Ticaret Bankası A.Ş.’ye faaliyet müsaadesi verilmesine karar verilmiştir.”
Bankacılık tarihine geçen skandal
Türkiye’nin birinci özel bankası olan Türk Ticaret Bankası’nın 1998’deki yüzde 84,52’lik payının satışı ihalesini en yüksek teklifi veren iş insanı Korkmaz Yiğit’in inşaat şirketi Bank Ekspress kazandı. İhalenin tamamlanmasının akabinde polis, Yiğit ile hata örgütü önderi Alaattin Çakıcı içindeki ilgiyi ve Çakıcı’nın ihaleye teklif veren başka tarafları rahatsız ettiğini yazılı olarak TMSF’ye bildirdi.
17 Ağustos 1998’de Çakıcı, Türk polisinin talebi üzerine Fransa’da yakalandı ve Türkiye’ye iade edildi. 29 Ağustos günü, CHP milletvekili Fikri Sağlar’ın eline posta yoluyla Yiğit ve Çakıcı içinde Türkbank ihalesi hakkında bir konuşma kasedi geçti. 8 Ekim’de ise Sağlar bu kasedi televizyonda yayınlanmak üzere Kanal D’ye teslim etti lakin kasedin yayınlamaması üzerine 13 Ekim günü yaptığı basın toplantısıyla olayı kamuoyuna duyurdu. Bunun üzerine TMSF, 15 Ekim 1998’de ihaleyi geçersiz kıldı.
Korkmaz Yiğit, 12 Kasım’da polise verdiği yazılı tabirde tüm ilişkilerini itiraf etti ve hukuka muhalif iş yaptığını kabul etti. Yiğit’in sözünün kamuoyunda yankı bulmasıyla mevzu siyasete de sıçradı. Skandala Başbakan Mesut Yılmaz ve iktisattan sorumlu devlet bakanı Güneş Taner‘in de karıştığı ortaya çıktı. Yiğit, bunu yapmaya kendisini Yılmaz ve Taner’in teşvik ettiğini, hatta bunun için kamu bankalarından kredi teklif ettiklerini argüman etti.
Skandala karışan başbakana karşı TBMM’de soruşturma kurulu kuruldu. Yılmaz söze çağrıldı ve kabinesi itimat oyunu kaybederek 11 Ocak 1999’da düştü.
1997-2000 yılları içinde toplam 952 milyon 447 bin 814 dolar kaynak transferine karşın satış imkânı bulunamayan bankanın 1 Temmuz 2001’de bankacılık yapma ve mevduat toplama yetkisi kaldırıldı. Ağustos 2002’de tasfiye sonucu verildi. 18 Kasım 2003’te başlayan fiziki tasfiye süreci türel sorunu niçiniyle tasfiyesi vakit alacak olan hesaplar dışında tamamlandı.
Bank Ekspres davasında, ‘Cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak’ ve ‘Özel dokümanda sahtecilik’ suçlamalarından 6 ay tutuklu yargılanan Korkmaz Yiğit, 2003’te bu davadan beraat etti.
Yiğit, hapishaneye girdikten daha sonra Yeni Yüzyıl ve Ateş gazetelerini Okay Gönensin’e, Milliyet’i Aydın Doğan’a, Kanal 6 televizyonunu da Ahmet Özal’a geri verdi.
Türkbank’ın bir daha açılışına ait Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) sonucu Resmi Gazete’de (20 Kasım 2021) yayımlandı.
Kararda şu tabirler kullanıldı:
“5411 sayılı Bankacılık Kanununun 10’uncu hususu ile Bankaların Müsaadeye Tabi Süreçleri İle Dolaylı Hisse Sahipliğine Ait Yönetmeliğin 7’nci unsuru kapsamında yapılan değerlendirmeler sonucunda Türk Ticaret Bankası A.Ş.’ye faaliyet müsaadesi verilmesine karar verilmiştir.”
Bankacılık tarihine geçen skandal
Türkiye’nin birinci özel bankası olan Türk Ticaret Bankası’nın 1998’deki yüzde 84,52’lik payının satışı ihalesini en yüksek teklifi veren iş insanı Korkmaz Yiğit’in inşaat şirketi Bank Ekspress kazandı. İhalenin tamamlanmasının akabinde polis, Yiğit ile hata örgütü önderi Alaattin Çakıcı içindeki ilgiyi ve Çakıcı’nın ihaleye teklif veren başka tarafları rahatsız ettiğini yazılı olarak TMSF’ye bildirdi.
17 Ağustos 1998’de Çakıcı, Türk polisinin talebi üzerine Fransa’da yakalandı ve Türkiye’ye iade edildi. 29 Ağustos günü, CHP milletvekili Fikri Sağlar’ın eline posta yoluyla Yiğit ve Çakıcı içinde Türkbank ihalesi hakkında bir konuşma kasedi geçti. 8 Ekim’de ise Sağlar bu kasedi televizyonda yayınlanmak üzere Kanal D’ye teslim etti lakin kasedin yayınlamaması üzerine 13 Ekim günü yaptığı basın toplantısıyla olayı kamuoyuna duyurdu. Bunun üzerine TMSF, 15 Ekim 1998’de ihaleyi geçersiz kıldı.
Korkmaz Yiğit, 12 Kasım’da polise verdiği yazılı tabirde tüm ilişkilerini itiraf etti ve hukuka muhalif iş yaptığını kabul etti. Yiğit’in sözünün kamuoyunda yankı bulmasıyla mevzu siyasete de sıçradı. Skandala Başbakan Mesut Yılmaz ve iktisattan sorumlu devlet bakanı Güneş Taner‘in de karıştığı ortaya çıktı. Yiğit, bunu yapmaya kendisini Yılmaz ve Taner’in teşvik ettiğini, hatta bunun için kamu bankalarından kredi teklif ettiklerini argüman etti.
Skandala karışan başbakana karşı TBMM’de soruşturma kurulu kuruldu. Yılmaz söze çağrıldı ve kabinesi itimat oyunu kaybederek 11 Ocak 1999’da düştü.
1997-2000 yılları içinde toplam 952 milyon 447 bin 814 dolar kaynak transferine karşın satış imkânı bulunamayan bankanın 1 Temmuz 2001’de bankacılık yapma ve mevduat toplama yetkisi kaldırıldı. Ağustos 2002’de tasfiye sonucu verildi. 18 Kasım 2003’te başlayan fiziki tasfiye süreci türel sorunu niçiniyle tasfiyesi vakit alacak olan hesaplar dışında tamamlandı.
Bank Ekspres davasında, ‘Cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak’ ve ‘Özel dokümanda sahtecilik’ suçlamalarından 6 ay tutuklu yargılanan Korkmaz Yiğit, 2003’te bu davadan beraat etti.
Yiğit, hapishaneye girdikten daha sonra Yeni Yüzyıl ve Ateş gazetelerini Okay Gönensin’e, Milliyet’i Aydın Doğan’a, Kanal 6 televizyonunu da Ahmet Özal’a geri verdi.