Türkiye gazetesi müellifi Cem Küçük, bugünkü yazısında protestoların sürdüğü Boğaziçi Üniversitesi’ndeki gündemi kıymetlendirdi. Prof. Dr. Melih Bulu’nun nazaranvden alınmasıyla rektörlüğe atanan Prof. Dr. Naci İnci ile gerçekleştirdiği görüşmeyi de aktaran Küçük, “Boğaziçi’nde farklı bir durum daha var” diyerek okulun emekli hocalarına dikkati çekti.
Cem Küçük’ün aktardığına nazaran, Prof. İnci, rektörlüğe atanmasını protesto eden öğrencilerin yolunu keserek arabasının üzerine çıkmasını “vandallık” olarak kıymetlendirdi. “Üniversitede huzur istemeyen bir kesim olduğunu ileri süren” Prof. İnci, “Arabanın üzerine çıkılmasıyla daha büyük bir şey hedefleniyor” dedi. Boğaziçi’nde lisans eğitimini ise MİT, Harvard, Princenton’la yarışır seviyede olduğunu söyleyen Prof. İnci, “Peki fakat dünya çapında işler niçin çıkmıyor?” sorusuna, “Batı üniversitelerinde akran baskısı var” diye karşılık verdi.
Yazısında Danıştay’ın rektörün disiplin yetkisini iptal ettiğine dikkati çeken Cem Küçük, “Kim disiplin amiri? Dekanlar, yüksek şura üyeleri, enstitü müdürleri… Dekana süreç yapılması için gönderilmiş fakat dekanlar ceza vermiyor. Zira onlar da bir kısmı mahalle baskısından bir kısmı ideolojik sebeplerle disiplin kabahatlerine ceza vermemişler. 149 tane gönderilmiş ve 35 tanesi hakkında süreç yapılmış. Koskoca dekanlar bakılırsavlerini yapmıyorlar. Yazık günah değil mi?” sözlerini kullandı.
Öte yandan “Boğaziçi’nde enteresan bir durum daha var” diyen Küçük devamında, “Okulda emekli hocalar var. Derslere devam ediyorlar. Emekli olduktan daha sonra da ofislerinde oturmaya devam ediyorlar. Ve üniversitede idare çalışmasın diye her şeyi yapıyorlar. Öbür hocaların üzerinde önemli bir baskı kuruyorlar. Alenen dehşet yayıyorlar. Kendilerini üniversitenin sahibi sanıyorlar. Güya babalarının malı okul” sözlerini kullandı.
Yazının tamamını okumak için .
Cem Küçük’ün aktardığına nazaran, Prof. İnci, rektörlüğe atanmasını protesto eden öğrencilerin yolunu keserek arabasının üzerine çıkmasını “vandallık” olarak kıymetlendirdi. “Üniversitede huzur istemeyen bir kesim olduğunu ileri süren” Prof. İnci, “Arabanın üzerine çıkılmasıyla daha büyük bir şey hedefleniyor” dedi. Boğaziçi’nde lisans eğitimini ise MİT, Harvard, Princenton’la yarışır seviyede olduğunu söyleyen Prof. İnci, “Peki fakat dünya çapında işler niçin çıkmıyor?” sorusuna, “Batı üniversitelerinde akran baskısı var” diye karşılık verdi.
Yazısında Danıştay’ın rektörün disiplin yetkisini iptal ettiğine dikkati çeken Cem Küçük, “Kim disiplin amiri? Dekanlar, yüksek şura üyeleri, enstitü müdürleri… Dekana süreç yapılması için gönderilmiş fakat dekanlar ceza vermiyor. Zira onlar da bir kısmı mahalle baskısından bir kısmı ideolojik sebeplerle disiplin kabahatlerine ceza vermemişler. 149 tane gönderilmiş ve 35 tanesi hakkında süreç yapılmış. Koskoca dekanlar bakılırsavlerini yapmıyorlar. Yazık günah değil mi?” sözlerini kullandı.
Öte yandan “Boğaziçi’nde enteresan bir durum daha var” diyen Küçük devamında, “Okulda emekli hocalar var. Derslere devam ediyorlar. Emekli olduktan daha sonra da ofislerinde oturmaya devam ediyorlar. Ve üniversitede idare çalışmasın diye her şeyi yapıyorlar. Öbür hocaların üzerinde önemli bir baskı kuruyorlar. Alenen dehşet yayıyorlar. Kendilerini üniversitenin sahibi sanıyorlar. Güya babalarının malı okul” sözlerini kullandı.
Yazının tamamını okumak için .