JoKeR
Active member
Müzik hayatına 13 yaşında başlayan Mehmet Ünal, bestekar ve yeni medya sanatkarı olarak bilhassa son senelerda hem görsel birebir vakitte işitsel manada dijital sanatlar alanında isminden çoğunlukla kelam ettirmeye devam ediyor. Ünal, geçtiğimiz ocak ayında Türkiye’nin birinci yüzde 100 elektrikli yerli arabasını yollara sürmeye hazırlanan Togg için bestelediği lansman müziği ile fazlacaça konuşulan bir projeye daha imza atmıştı. Togg, geleceğe bakışını vurgulayan “Transition Concept Smart Device” ismini verdiği konsept arabasını, yapay zekâ algoritmasıyla bestelenen bir yapıtla tanıtmış ve klasik Türk müziğinde bilimsel ölçüm ve hesap yapmaya yönelik yazılım geliştiren Prof. Dr. Barış Bozkurt’un datalarını kullanarak, 2500 yapıttan yapay zeka algoritmasıyla melodik, ritmik ve tınısal açıdan yeni varyasyonlar elde etmişti. Ünal’ın Togg ile iş birliği sürat kesmeden devam ediyor. Togg’un iş ortaklarından biri olan Neva XR şirketi ile birlikte Togg araçları için yeni jenerasyon bir araç içi uygulaması geliştiriyor. Türkiye’nin yerli arabasını piyasaya sürmeye hazırlanan Togg’un ekosisteminde büyük bir rol oynayacak olan bu taşınabilir uygulama “Trumore” geçtiğimiz günlerde resmi olarak duyuruldu.
Mehmet Ünal
SANAT İÇİN YENİ BİR MECRA
Yeni otonom süreçlerinin de başlamasıyla birlikte araç içi ekranların büyümesi ve araçlardaki entertainment yani cümbüş sistemlerinin gelişmesi, dijital sanatlar için orijinal alanlar açıyor. Biliyorsunuz Togg’un araçlarına araba yerine, ‘akıllı cihaz’ deniyor. Zira cep telefonların başına gelen değişimden daha sonra sıra arabalara geldi. “Togg ile birlikte arabalar yesyeni bir şeye dönüşmeye başladı” diyen Ünal, birlikte yeni çıkacak olan Türkiye’nin arabasında çalışan bir dijital sanat uygulaması geliştirdiklerinin muştusunu veriyor.
Mobiliteyi ferdi, son derece ayrıcalıklı ve duygusal olarak kuvvetli bir tecrübe haline getirmek için NFT, yapay zekâ ve 3d müzik üzere yenilikçi teknolojileri kullanan Togg, yeni geliştirdikleri dijital sanat uygulaması ile akıllı aygıtların ortasında yepisyeni bir mecranın kapılarını açıyor. Dünyada birinci kere uygulanan bu öncü teşebbüsüyle Togg, dijital sanata ve özelleştirilmiş seyahatlere yeni bir taraf veriyor. Sanatkarlar, dijital sanat uygulaması yardımıyla yapıtları bu orijinal mecrada sergileyebilecekler. Kullanıcılar ise bu yapıtlara sahip olabilecek yahut kendilerine ilişkin NFT koleksiyonlarını otomobilin içerisinde sergileyebilecekler. Dijital sanatın artık arabaların içerisine kullanmaya başladıklarını söz eden Doğal ki uygulama yalnızca araba içerisinde kalmayacak. Uygulama araba içerisinde doğacak fakat gelişen teknolojiyle, öbür alanlara gerçek da sıçramaya başlayacak. Ünal, “Aslında arabalarımız yollarda gezen sanat galerilerine dönüşecek. Her bir araba artık bir galeri olacak” diyor. Ünal, sanatkarlar olarak onları en çok heyecanlandıran hususun yeni bir mecranın doğuşuna şahitlik etmek olduğunu belirtiyor. “Nasıl ki Instagram bundan yirmi yıl evvel bir mecra sayılmıyordu, internet bir mecra sayılmıyordu lakin bugün bütün yapıtları internette bakılırsabiliyoruz. Birebir biçimde akıllı aygıtların içini de yeni bir mecra olarak ortaya çıkardık. Sanatın araçların içerisine giriyor olması hakikaten önemli” diyen Ünal, gurur duyduğu şeyin evvela sanat, bilim ve teknolojiyi bir ortaya getiren bu üzere uygulamaların akıllı aygıtların ayrılmaz bir modülü haline gelmesi olduğunu vurguluyor.
ANADOLU MİRASI TOGG İLE SERGİLENECEK
Togg içerisindeki dijital sanat uygulaması, yalnızca soyut sanatlar yapmakla kalmıyor. Ünal, yeni bir akım oluşturmak üzere olduklarını söylüyor ve şu anda “Anadolu Mirası” isimli bir koleksiyon üzerinde çalıştıklarını belirtiyor. Bu koleksiyon yardımıyla, Türk sanatlarını ve bu topraklarda gerçekleşmiş sanat akımlarını dijital ortama taşıyacaklar. Ünal, “Bizim topraklarımız sahiden yaratıcı insanların ve yeteneklerin doğduğu bir yer” diyor ve Refik Anadol, Memo Akten, Candaş Şişman, İnanç Çözer ve Can Büyükberber üzere sanatkarların tüm dünyada tanınan ve ürettikleri eserler ile isimlerinden epeyce kelam ettiren sanatkarlar içinde olduğunu söylüyor. “Bu bedeli Türkiye’de bulunan bir arabada görmek de şaşırtan olmayacaktır. Türkiye’den çıkan sanatkarlarının ürettiği eserler de Anadolu’dan çıkmış eserler üzere bizim mirasımızın bir kesimi. Geliştirdiğimiz uygulama yardımıyla dünyaya akıllı bir aygıt ve kendi kültürümüzü ulaştıracağız. Bu çalışmanın özünde, kendi kültürümüzü dünyaya ulaştırmak” diyor.
YOLCULUĞUNUZA DAİR DİJİTAL MAGNET
“Trumore” uygulaması Togg navigasyonunu kullanan şoförler için orijinal bir uygulamayı daha hayatımıza sokuyor. Ünal, geçmişte seyahatlerimizde gittiğimiz yerlerden satın alarak, buzdolabımızı süslediğimiz magnetlerin dijital bir versiyonunu yaptıklarını söylüyor. Yapacağınız rastgele bir seyahatte Togg’un navigasyonunu kullandığınız takdirde sizin yol boyunca gittiğiniz sürat, kilometre ve hava kaidelerinin tamamı bir bilgi havuzu oluşturuyor. Uygulama bu bilgileri toplayarak şahsa özel sanat yapıtına dönüştürüyor ve size bir magnet ikram ediyor. Dijital Magnet uygulaması, sonsuz muhtemellikte ve bireye özel sanat yaratabilen bir yapay zekâ sistemi. Togg navigasyon uygulaması kullanıcıları oluşturdukları magnetleri şahsi koleksiyonlarına katabilir ve sahibi oldukları magnetler yardımıyla gelecekte biroldukca ayrıcalıklı uygulamanın modülü olabilecekler.
HER ANI BİRİCİK: MOMENT
Ünal tarafınca tasarlanan ve geçtiğimiz günlerde sanatseverlerle buluşan bir başka proje ise “Moment”. Biyolojik hayattan ilham alan Moment, canlıların yaptığı üzere ayrıntıları alıp daima işleyen, hiç tekrar etmeyen, yenilenen ve daima evrim geçiren eşsiz interaktif bir tecrübe sunuyor. Ekranın önünde yer alan sensörlerle gerçek vakitli kamera imajını simülasyona dâhil eden Moment; ortamın renklerine bürünüyor, vücut formlarına bakılırsa şekilleniyor. Tüm canlılar üzere vakti takip ederek farklı görsel ve işitsel yansılar yaratıyor. Farklı interaktif katmanlar yardımıyla dış dünya ile anlık irtibat kuran Moment, tüm bu analog bilgilerin yanında internetin bilgi kaynaklarını da kullanıyor. Doğal olan ile insan üretimi metaların ortak bağlılığı manasına gelen IoT ARKA (Sanatların İnterneti) örneği olan enstalasyon, yanında yer alan QR kod ve cep telefonları için geliştirilen uygulama yardımıyla dünyanın her yerinden çarçabuk deneyimleyebiliyor. Sanatçı, Moment’i hayata geçirme kademelerini şu biçimde anlatıyor: “Moment, yaklaşık bir buçuk yıl evvel IBM ile yaptığımız projenin devamında oluşan bir fikirdi. Biz IBM ile 2019 yılında dünyanın bulut tabanlı çalışan birinci görsel işitsel, müzik enstrümanını ürettik. O teknolojiden daha sonra aklımızda ‘Moment’ belirmeye başladı. Asla kendini yine etmeyen ve büsbütün internetten edindiği canlı datayı anlık olarak hem işitsel tıpkı vakitte görsel olarak bir sanat çıktısına dönüştürebilecek algoritmaları geliştirebileceğimizi birinci orada fark ettik. Bu teknolojileri kullanarak bir eser yapabileceğimizden Sompo Sigorta’ya bahsettik. Onlar da bu mevzuyu fazlaca beğendiler ve ilerletip projeyi bir yıl içerisinde teslim ettik.”
HAYATIN İÇİNDE SERGİLENMEK İSTERİZ
Ünal, sanatkarlar olarak, ürettikleri yapıtların hayatın ortasında sergilenmesinin ve bir ömür biçimine dönüşmesinin en çok dilek ettikleri şey olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Son devirlerde halka açık yerlerde sergilenen yapıtları görmeye başladık. Bizler yaptığımız yapıtların sergilendiği yerlere epeyce dikkat ediyoruz. Yapıtların sadece galerilerde kalmasını istemeyiz. Halka açık alanlarda sergilenmesi bizim fazlaca daha istediğimiz bir şey. O yüzden Moment’in Sompo Sigorta’nın yeni binasında olmasından epey mutluyuz.”
Moment, Sompo Sigorta’nın yeni binasında kalıcı olarak yer alarak sanatseverlerle buluşmaya devam edecek. Dijital sanat yapıtı, hafta içi her gün 08.00-19.00 saatleri içinde ziyaret edilebilir.
Mehmet Ünal
SANAT İÇİN YENİ BİR MECRA
Yeni otonom süreçlerinin de başlamasıyla birlikte araç içi ekranların büyümesi ve araçlardaki entertainment yani cümbüş sistemlerinin gelişmesi, dijital sanatlar için orijinal alanlar açıyor. Biliyorsunuz Togg’un araçlarına araba yerine, ‘akıllı cihaz’ deniyor. Zira cep telefonların başına gelen değişimden daha sonra sıra arabalara geldi. “Togg ile birlikte arabalar yesyeni bir şeye dönüşmeye başladı” diyen Ünal, birlikte yeni çıkacak olan Türkiye’nin arabasında çalışan bir dijital sanat uygulaması geliştirdiklerinin muştusunu veriyor.
Mobiliteyi ferdi, son derece ayrıcalıklı ve duygusal olarak kuvvetli bir tecrübe haline getirmek için NFT, yapay zekâ ve 3d müzik üzere yenilikçi teknolojileri kullanan Togg, yeni geliştirdikleri dijital sanat uygulaması ile akıllı aygıtların ortasında yepisyeni bir mecranın kapılarını açıyor. Dünyada birinci kere uygulanan bu öncü teşebbüsüyle Togg, dijital sanata ve özelleştirilmiş seyahatlere yeni bir taraf veriyor. Sanatkarlar, dijital sanat uygulaması yardımıyla yapıtları bu orijinal mecrada sergileyebilecekler. Kullanıcılar ise bu yapıtlara sahip olabilecek yahut kendilerine ilişkin NFT koleksiyonlarını otomobilin içerisinde sergileyebilecekler. Dijital sanatın artık arabaların içerisine kullanmaya başladıklarını söz eden Doğal ki uygulama yalnızca araba içerisinde kalmayacak. Uygulama araba içerisinde doğacak fakat gelişen teknolojiyle, öbür alanlara gerçek da sıçramaya başlayacak. Ünal, “Aslında arabalarımız yollarda gezen sanat galerilerine dönüşecek. Her bir araba artık bir galeri olacak” diyor. Ünal, sanatkarlar olarak onları en çok heyecanlandıran hususun yeni bir mecranın doğuşuna şahitlik etmek olduğunu belirtiyor. “Nasıl ki Instagram bundan yirmi yıl evvel bir mecra sayılmıyordu, internet bir mecra sayılmıyordu lakin bugün bütün yapıtları internette bakılırsabiliyoruz. Birebir biçimde akıllı aygıtların içini de yeni bir mecra olarak ortaya çıkardık. Sanatın araçların içerisine giriyor olması hakikaten önemli” diyen Ünal, gurur duyduğu şeyin evvela sanat, bilim ve teknolojiyi bir ortaya getiren bu üzere uygulamaların akıllı aygıtların ayrılmaz bir modülü haline gelmesi olduğunu vurguluyor.
ANADOLU MİRASI TOGG İLE SERGİLENECEK
Togg içerisindeki dijital sanat uygulaması, yalnızca soyut sanatlar yapmakla kalmıyor. Ünal, yeni bir akım oluşturmak üzere olduklarını söylüyor ve şu anda “Anadolu Mirası” isimli bir koleksiyon üzerinde çalıştıklarını belirtiyor. Bu koleksiyon yardımıyla, Türk sanatlarını ve bu topraklarda gerçekleşmiş sanat akımlarını dijital ortama taşıyacaklar. Ünal, “Bizim topraklarımız sahiden yaratıcı insanların ve yeteneklerin doğduğu bir yer” diyor ve Refik Anadol, Memo Akten, Candaş Şişman, İnanç Çözer ve Can Büyükberber üzere sanatkarların tüm dünyada tanınan ve ürettikleri eserler ile isimlerinden epeyce kelam ettiren sanatkarlar içinde olduğunu söylüyor. “Bu bedeli Türkiye’de bulunan bir arabada görmek de şaşırtan olmayacaktır. Türkiye’den çıkan sanatkarlarının ürettiği eserler de Anadolu’dan çıkmış eserler üzere bizim mirasımızın bir kesimi. Geliştirdiğimiz uygulama yardımıyla dünyaya akıllı bir aygıt ve kendi kültürümüzü ulaştıracağız. Bu çalışmanın özünde, kendi kültürümüzü dünyaya ulaştırmak” diyor.
YOLCULUĞUNUZA DAİR DİJİTAL MAGNET
“Trumore” uygulaması Togg navigasyonunu kullanan şoförler için orijinal bir uygulamayı daha hayatımıza sokuyor. Ünal, geçmişte seyahatlerimizde gittiğimiz yerlerden satın alarak, buzdolabımızı süslediğimiz magnetlerin dijital bir versiyonunu yaptıklarını söylüyor. Yapacağınız rastgele bir seyahatte Togg’un navigasyonunu kullandığınız takdirde sizin yol boyunca gittiğiniz sürat, kilometre ve hava kaidelerinin tamamı bir bilgi havuzu oluşturuyor. Uygulama bu bilgileri toplayarak şahsa özel sanat yapıtına dönüştürüyor ve size bir magnet ikram ediyor. Dijital Magnet uygulaması, sonsuz muhtemellikte ve bireye özel sanat yaratabilen bir yapay zekâ sistemi. Togg navigasyon uygulaması kullanıcıları oluşturdukları magnetleri şahsi koleksiyonlarına katabilir ve sahibi oldukları magnetler yardımıyla gelecekte biroldukca ayrıcalıklı uygulamanın modülü olabilecekler.
HER ANI BİRİCİK: MOMENT
Ünal tarafınca tasarlanan ve geçtiğimiz günlerde sanatseverlerle buluşan bir başka proje ise “Moment”. Biyolojik hayattan ilham alan Moment, canlıların yaptığı üzere ayrıntıları alıp daima işleyen, hiç tekrar etmeyen, yenilenen ve daima evrim geçiren eşsiz interaktif bir tecrübe sunuyor. Ekranın önünde yer alan sensörlerle gerçek vakitli kamera imajını simülasyona dâhil eden Moment; ortamın renklerine bürünüyor, vücut formlarına bakılırsa şekilleniyor. Tüm canlılar üzere vakti takip ederek farklı görsel ve işitsel yansılar yaratıyor. Farklı interaktif katmanlar yardımıyla dış dünya ile anlık irtibat kuran Moment, tüm bu analog bilgilerin yanında internetin bilgi kaynaklarını da kullanıyor. Doğal olan ile insan üretimi metaların ortak bağlılığı manasına gelen IoT ARKA (Sanatların İnterneti) örneği olan enstalasyon, yanında yer alan QR kod ve cep telefonları için geliştirilen uygulama yardımıyla dünyanın her yerinden çarçabuk deneyimleyebiliyor. Sanatçı, Moment’i hayata geçirme kademelerini şu biçimde anlatıyor: “Moment, yaklaşık bir buçuk yıl evvel IBM ile yaptığımız projenin devamında oluşan bir fikirdi. Biz IBM ile 2019 yılında dünyanın bulut tabanlı çalışan birinci görsel işitsel, müzik enstrümanını ürettik. O teknolojiden daha sonra aklımızda ‘Moment’ belirmeye başladı. Asla kendini yine etmeyen ve büsbütün internetten edindiği canlı datayı anlık olarak hem işitsel tıpkı vakitte görsel olarak bir sanat çıktısına dönüştürebilecek algoritmaları geliştirebileceğimizi birinci orada fark ettik. Bu teknolojileri kullanarak bir eser yapabileceğimizden Sompo Sigorta’ya bahsettik. Onlar da bu mevzuyu fazlaca beğendiler ve ilerletip projeyi bir yıl içerisinde teslim ettik.”
HAYATIN İÇİNDE SERGİLENMEK İSTERİZ
Ünal, sanatkarlar olarak, ürettikleri yapıtların hayatın ortasında sergilenmesinin ve bir ömür biçimine dönüşmesinin en çok dilek ettikleri şey olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Son devirlerde halka açık yerlerde sergilenen yapıtları görmeye başladık. Bizler yaptığımız yapıtların sergilendiği yerlere epeyce dikkat ediyoruz. Yapıtların sadece galerilerde kalmasını istemeyiz. Halka açık alanlarda sergilenmesi bizim fazlaca daha istediğimiz bir şey. O yüzden Moment’in Sompo Sigorta’nın yeni binasında olmasından epey mutluyuz.”
Moment, Sompo Sigorta’nın yeni binasında kalıcı olarak yer alarak sanatseverlerle buluşmaya devam edecek. Dijital sanat yapıtı, hafta içi her gün 08.00-19.00 saatleri içinde ziyaret edilebilir.