Elektronik şirketi Yu-Ma-Tu’nun sahiplerinden iş insanı Tuncay Çapraz’ın boşanma evresindeki eşi Jale Çapraz, eşinin kendisini mevtle tehdit ettiğini belirterek muhafaza ve uzaklaştırma sonucu verilmesi talebinde bulundu. Çapraz’ın dilekçesinde ise emniyet müdürlerinin yer aldığı birtakım savlar yer aldı.
Cumhuriyet’ten Seyhan Avşar’ın haberine göre, 1990 yılından daha sonra eşi ile birlikte fazlaca para kazandıklarını belirten Çapraz 1998 yılında eski İstanbul Narkotik Şube Müdürü Ferruh Tankuş, şu an Muğla Vilayet Emniyet Müdürü olan Süleyman Suvat Dilberoğlu, eski İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Adem Demir, şu an İstanbul Emniyet Müdürü olan Zafer Aktaş ile eski istihbarat şube müdürü Ersan Dalman ile aile dostu olduklarını belirtti. Bu isimler yardımıyla eşi ile birlikte milyonlarca doları yurt dışına çıkardıklarını öne süren ve dilekçesinde polis şefleri yardımıyla fazlaca para kazandıklarını öne süren Çapraz, “Polis şeflerine maddi dayanak olduk. Mesken ve arsa paraları verdik” sözlerini kullandı.
1998 yılında ise cürüm örgütü başkanı Kürşat Yılmaz’ın, eşini kurşunlattığını aktaran Çapraz, bu süreçte de polis şeflerinin kendilerini koruduğunu argüman etti. “Polis şefleri ile dostluğumuza mecburen devam ettik” diyen Çapraz, “Eşim polis şeflerini Yunanistan, Finlandiya ve birfazlaca ülkeye seyahate götürdü. Polis şeflerine konut ve yerler aldık. Hatta Zafer beyin vergi levhası olmayan işsiz ablası üzerine Muğla-Bodrum’da 15-20 dönüm arsa aldık. Paraları her seferinde ben teslim ettim. Yaklaşık 3 milyon dolar taşıdım. Oğlu Mustafa’ya 5 milyon TL’lik Yu-Ma-Tu elektronik eşyayı karşılıksız verip Ankara’ya gönderdik” dedi.
Eşi ile oğlunun kendisini mevtle tehdit ettiğini aktaran Çapraz, “Polis şefleri de davadan vazgeçmem için baskı yapıyorlar. Ülkemizden bir arada kaçırdığımız milyonlarca dolar paranın tespit edilmesini daima bir arada engellemeye çalışıyorlar. Aldığım tehditler ve üzerime gelen baskılar niçiniyle müdafaa ve uzaklaştırma sonucu çıkarılmasını istiyorum” sözlerini kullandı.
Cumhuriyet’ten Seyhan Avşar’ın haberine göre, 1990 yılından daha sonra eşi ile birlikte fazlaca para kazandıklarını belirten Çapraz 1998 yılında eski İstanbul Narkotik Şube Müdürü Ferruh Tankuş, şu an Muğla Vilayet Emniyet Müdürü olan Süleyman Suvat Dilberoğlu, eski İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Adem Demir, şu an İstanbul Emniyet Müdürü olan Zafer Aktaş ile eski istihbarat şube müdürü Ersan Dalman ile aile dostu olduklarını belirtti. Bu isimler yardımıyla eşi ile birlikte milyonlarca doları yurt dışına çıkardıklarını öne süren ve dilekçesinde polis şefleri yardımıyla fazlaca para kazandıklarını öne süren Çapraz, “Polis şeflerine maddi dayanak olduk. Mesken ve arsa paraları verdik” sözlerini kullandı.
1998 yılında ise cürüm örgütü başkanı Kürşat Yılmaz’ın, eşini kurşunlattığını aktaran Çapraz, bu süreçte de polis şeflerinin kendilerini koruduğunu argüman etti. “Polis şefleri ile dostluğumuza mecburen devam ettik” diyen Çapraz, “Eşim polis şeflerini Yunanistan, Finlandiya ve birfazlaca ülkeye seyahate götürdü. Polis şeflerine konut ve yerler aldık. Hatta Zafer beyin vergi levhası olmayan işsiz ablası üzerine Muğla-Bodrum’da 15-20 dönüm arsa aldık. Paraları her seferinde ben teslim ettim. Yaklaşık 3 milyon dolar taşıdım. Oğlu Mustafa’ya 5 milyon TL’lik Yu-Ma-Tu elektronik eşyayı karşılıksız verip Ankara’ya gönderdik” dedi.
Eşi ile oğlunun kendisini mevtle tehdit ettiğini aktaran Çapraz, “Polis şefleri de davadan vazgeçmem için baskı yapıyorlar. Ülkemizden bir arada kaçırdığımız milyonlarca dolar paranın tespit edilmesini daima bir arada engellemeye çalışıyorlar. Aldığım tehditler ve üzerime gelen baskılar niçiniyle müdafaa ve uzaklaştırma sonucu çıkarılmasını istiyorum” sözlerini kullandı.
| Savlar üzerine İstanbul Emniyet Müdürü Zafer Aktaş, Tuncay Çapraz’ı tanıdığını lakin yıllardır görüşmediğini belirterek “İddialar palavradır, hayatım boyunca namusum ve erdemim için yaşadım” diye konuştu. Muğla Emniyet Müdürü Süleyman Suvat Dilberoğlu, “Tuncay Çapraz’ı 90’lı senelerdan tanıyorum. Ayağından vurulan çocuk. Uzun yıllardır görüşmüyorum. Ne yaptı ki adam bize ben ne bileyim? Bize para mı vermiş? Allah Allah. Bize ne yaptı ki hatırlamıyorum. bu biçimdelar bizim arkadaştı hakikat. Ancak bize ne yaptığını hatırlamıyorum” tabirlerini kullandı. |