Gazeteci İsmail Saymaz, Kocaeli Kandıra 1 No’lu F Tipi Kapalı Cezaevinde uğradığı sistematik azap ve cinsel şiddet daha sonrası tek başına tutulduğu hücrede kuşkulu bir biçimde hayatını yitiren Garibe Gezer’in Avukatı Eren Keskin ve Jiyan Tosun’un tezlerine yer verdi.
Saymaz, Halktv.com’da kaleme aldığı “Garibe Gezer’in intiharı bağıra çağıra geldi” başlıklı yazısında şunları kaydetti:
“Gezer, beş yıldır tutukluydu. Geçen 15 Mart’ta Kayseri’den Kandıra’ya nakledildi. Gezer’in avukatları Eren Kesin ve Jiyan Tosun’un 4 Ekim 2021’de Kandıra Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği dilekçeyi okurken, adeta tüylerim ürperiyor. Bu tarihte Gezer’in hayatta olduğunu hatırlatmak isterim. Dilekçede yer verilen argümana göre Gezer, 21 Mayıs 2021 günü hücreye gdolayılmek istendi. Gezer direnince saçları ve kollarından sürüklenerek, hücreye atıldı. Bu hücrede iki gün tutuldu. Demir parmaklıkları yumrukladı diye erkek infaz muhafaza memurlarınca dövüldü.
24 Mayıs’ta teze göre sekiz gardiyanın şiddetine uğradı, süngerli odaya gdolayıldü. Arama sırasında cinsel tacize uğradı. Odanın duvarındaki süngerleri sökmeye çalışınca darp edildi ve arttan kelepçelendi. Baygın biçimde bırakıldı. Birebir gün hücrede kendisini çarşafla asarak intihara kalkıştı. Çarşaf kopunca yere düştü.
Mektupları ya gönderilmedi ya da karalanarak gönderildi. Gezer, 7 Haziran’da hücresini yaktı. bir daha süngerli odaya atıldı. Kardeşi ile görüşmesinde, azap gördüğünü ileri sürdüğü için disiplin soruşturması açıldı. Avukat Keskin ve Tosun, 4 Ekim’de cezaevi müdürü, gardiyanlar ve hekim hakkında şikayetçi oldu. Bu dilekçe ihtar sayılması ve derhal tedbir alınması gerekirken, harekete geçilmedi. Gezer, 9 Aralık’ta hayatına son verdi.
Tutukluların işlediği hatalar ve aldığı ceza her ne olursa olsun, cezaevinde bulundukları sürece can güvenlikleri ve hayat hakkı devletin garantisi altındadır. Ne var ki bağıra çağıra gelen bu intihar önlenmedi. Gezer’in gördüğünü söylemiş olduği azap savı tüm boyutlarıyla araştırılmalı, kuşkulu mevti aydınlatılmalı, sorumlular yargı önüne çıkarılmalı.”
Yazının tamamını okumak için .
Saymaz, Halktv.com’da kaleme aldığı “Garibe Gezer’in intiharı bağıra çağıra geldi” başlıklı yazısında şunları kaydetti:
“Gezer, beş yıldır tutukluydu. Geçen 15 Mart’ta Kayseri’den Kandıra’ya nakledildi. Gezer’in avukatları Eren Kesin ve Jiyan Tosun’un 4 Ekim 2021’de Kandıra Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği dilekçeyi okurken, adeta tüylerim ürperiyor. Bu tarihte Gezer’in hayatta olduğunu hatırlatmak isterim. Dilekçede yer verilen argümana göre Gezer, 21 Mayıs 2021 günü hücreye gdolayılmek istendi. Gezer direnince saçları ve kollarından sürüklenerek, hücreye atıldı. Bu hücrede iki gün tutuldu. Demir parmaklıkları yumrukladı diye erkek infaz muhafaza memurlarınca dövüldü.
24 Mayıs’ta teze göre sekiz gardiyanın şiddetine uğradı, süngerli odaya gdolayıldü. Arama sırasında cinsel tacize uğradı. Odanın duvarındaki süngerleri sökmeye çalışınca darp edildi ve arttan kelepçelendi. Baygın biçimde bırakıldı. Birebir gün hücrede kendisini çarşafla asarak intihara kalkıştı. Çarşaf kopunca yere düştü.
Mektupları ya gönderilmedi ya da karalanarak gönderildi. Gezer, 7 Haziran’da hücresini yaktı. bir daha süngerli odaya atıldı. Kardeşi ile görüşmesinde, azap gördüğünü ileri sürdüğü için disiplin soruşturması açıldı. Avukat Keskin ve Tosun, 4 Ekim’de cezaevi müdürü, gardiyanlar ve hekim hakkında şikayetçi oldu. Bu dilekçe ihtar sayılması ve derhal tedbir alınması gerekirken, harekete geçilmedi. Gezer, 9 Aralık’ta hayatına son verdi.
Tutukluların işlediği hatalar ve aldığı ceza her ne olursa olsun, cezaevinde bulundukları sürece can güvenlikleri ve hayat hakkı devletin garantisi altındadır. Ne var ki bağıra çağıra gelen bu intihar önlenmedi. Gezer’in gördüğünü söylemiş olduği azap savı tüm boyutlarıyla araştırılmalı, kuşkulu mevti aydınlatılmalı, sorumlular yargı önüne çıkarılmalı.”
Yazının tamamını okumak için .