JoKeR
Active member
Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi tarafınca Türk Edebiyatı’nın usta isimlerinden, fikir ve niyet insanı Sezai Karakoç’un sanatının konuşulduğu Kırkbirinci Saat Sezai Karakoç Sempozyumu gerçekleştirildi. Birinci oturumda iştirakçiler, çağdaş şiirde Sezai Karakoç’un yeri, şiir sanatı ve kurmaca başlıklarını tartıştı. İkinci gün ise mimari, estetik, görsel ve işitsel sanatlar bağlamında Karakoç’un anlayışı ele alındı. Ortaokulu Kahramanmaraş’ta okuyan Karakoç’a bir süre evvel Fahri Hemşerilik Berati verilen kentte, gençlerin sempozyuma ilgisi büyük oldu. Her oturumun akabinde Karakoç kitapları fiyatsız verilirken, son gün ise bildirilerden oluşan kitap iştirakçilere dağıtıldı.
Sempozyumda “Sezai Karakoç şiirinin ateşten çağdaşlık parantezi” başlıklı bildirisini sunan şair Ömer Fazilet, Karakoç şiirinin çağdaşlık ateşi ortasında kendisini ateşlerken, sona hakikat çağdaşlığını yok ettiğini savundu. Usta şaire İkinci Yeni akımının ortasında bedel biçen Fazilet, “Karakoç şiiri doğuşunda nasıl tam çağdaş ve modernist değilse kapanışında tıpkı tavra geri dönmüştür. halbuki, onun şiirini yaratan çağdaş şiirle kurduğu yakın modernist temastır” dedi.
MATERYALİST ŞİİR ŞİİR DEĞİLDİR
Erdem’e katılmadığını söyleyen Edebiyatçı Mesut Koçak, Karakoç’un kendi yazılarından örneklerle materyalist şiiri reddettiğini ve metafizik hassaslığın 1950’lerden itibaren kaleme aldığı bütün yazılarında görüldüğünü söylemiş oldu. Koçak, “Karakoç’un 1958 tarihindeki Pazar Postası’ndaki yazısında, materyalist şiiri Edip Cansever şiiri üzerinden eleştiriyor. Yazıda özetle, materyaliste yönelmiş ve hapsolmuş bir şiir, şiir değildir diyor. Kendi şiirini tam da bu noktadan, metafizik bir şiir olarak inşa ediyor. ötürüsıyla evet, İkinci Yeni’nin bir istikametiyle ortasında olan, fakat bununla birlikte aşan bir istikameti var Karakoç şiirinin” dedi. Metafizik hassaslığın edebiyat çevrelerince tali bir öge sayılmasını veya gizemcilike indirgenmesinin zorlama bir sınırlama olduğunu belirten Koçak, “Bu şiiri ve şairini doğru anlamayı da engelleyici bir hatadır” açıklamasıyla kelamlarını tamamladı.
“Sezai Karakoç’un İkinci Yeni Savaşı” başlıklı bildirisini sunan Zafer Acar ise Karakoç’un gençlik senelerında İkinci Yeni’nin ortasında olsa da şiirini oluşturan yapıyı, “Bütün bu etkileşim ağına rağmen, en nihayetinde Karakoç’un asıl tepesini, İslam medeniyetinden ilhamla yazdığı şiirler oluşturacaktır” sözleriyle deklare etti.
DİRİLİŞ TEZİ KURMACADA
Sezai Karakoç sempozyumlarında tahminen de en az ele alınan konulardan biri de elbet Karakoç’un kurmaca metinleri. Güray Süngü, Sezai Karakoç’un Meydan Ortaya Çıktığında ve Portreler isimli iki öykü kitabı olduğunu belirterek şiirin kurmacaya sızışını ele aldı. Çok az kişinin bildiği Karakoç’un beş piyesini pahalandıran Yunus Emre Özsaray ise, Sezai Karakoç’un sanata dair görüşlerinin şiirde olduğu kadar hikâye ve piyeslerinde de pratiğe dönüştüğünü söylemiş oldu. Özsaray, Ertelenen Düğün ve Çeyiz isimli piyeslerinin, Diriliş tezinin felsefî ilgilerinin kurmacaya dönüşmüş hali olarak karşımıza çıktığını belirtti.
ESERLERİNDEN FOTOĞRAF STANDI
Sempozyum kapsamında Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi’nde Sezai Karakoç’un şiirlerinden esinlenerek tuvale yansıtılan yapıtların yer aldığı ‘İnci Dakikaları’ isimli fotoğraf standının açılışı gerçekleştirildi. Küratörlüğünü İsmail Erdoğan’ın yaptığı Hüseyin Ünlü’nün resmettiği ‘İnci Dakikaları – Bir Sezai Karakoç Sergisi’nin açılışında Büyükşehir Belediye Lideri Hayrettin Güngör, meclis üyeleri ve sanatseverler de yer aldı.
Sempozyumda “Sezai Karakoç şiirinin ateşten çağdaşlık parantezi” başlıklı bildirisini sunan şair Ömer Fazilet, Karakoç şiirinin çağdaşlık ateşi ortasında kendisini ateşlerken, sona hakikat çağdaşlığını yok ettiğini savundu. Usta şaire İkinci Yeni akımının ortasında bedel biçen Fazilet, “Karakoç şiiri doğuşunda nasıl tam çağdaş ve modernist değilse kapanışında tıpkı tavra geri dönmüştür. halbuki, onun şiirini yaratan çağdaş şiirle kurduğu yakın modernist temastır” dedi.
MATERYALİST ŞİİR ŞİİR DEĞİLDİR
Erdem’e katılmadığını söyleyen Edebiyatçı Mesut Koçak, Karakoç’un kendi yazılarından örneklerle materyalist şiiri reddettiğini ve metafizik hassaslığın 1950’lerden itibaren kaleme aldığı bütün yazılarında görüldüğünü söylemiş oldu. Koçak, “Karakoç’un 1958 tarihindeki Pazar Postası’ndaki yazısında, materyalist şiiri Edip Cansever şiiri üzerinden eleştiriyor. Yazıda özetle, materyaliste yönelmiş ve hapsolmuş bir şiir, şiir değildir diyor. Kendi şiirini tam da bu noktadan, metafizik bir şiir olarak inşa ediyor. ötürüsıyla evet, İkinci Yeni’nin bir istikametiyle ortasında olan, fakat bununla birlikte aşan bir istikameti var Karakoç şiirinin” dedi. Metafizik hassaslığın edebiyat çevrelerince tali bir öge sayılmasını veya gizemcilike indirgenmesinin zorlama bir sınırlama olduğunu belirten Koçak, “Bu şiiri ve şairini doğru anlamayı da engelleyici bir hatadır” açıklamasıyla kelamlarını tamamladı.
“Sezai Karakoç’un İkinci Yeni Savaşı” başlıklı bildirisini sunan Zafer Acar ise Karakoç’un gençlik senelerında İkinci Yeni’nin ortasında olsa da şiirini oluşturan yapıyı, “Bütün bu etkileşim ağına rağmen, en nihayetinde Karakoç’un asıl tepesini, İslam medeniyetinden ilhamla yazdığı şiirler oluşturacaktır” sözleriyle deklare etti.
DİRİLİŞ TEZİ KURMACADA
Sezai Karakoç sempozyumlarında tahminen de en az ele alınan konulardan biri de elbet Karakoç’un kurmaca metinleri. Güray Süngü, Sezai Karakoç’un Meydan Ortaya Çıktığında ve Portreler isimli iki öykü kitabı olduğunu belirterek şiirin kurmacaya sızışını ele aldı. Çok az kişinin bildiği Karakoç’un beş piyesini pahalandıran Yunus Emre Özsaray ise, Sezai Karakoç’un sanata dair görüşlerinin şiirde olduğu kadar hikâye ve piyeslerinde de pratiğe dönüştüğünü söylemiş oldu. Özsaray, Ertelenen Düğün ve Çeyiz isimli piyeslerinin, Diriliş tezinin felsefî ilgilerinin kurmacaya dönüşmüş hali olarak karşımıza çıktığını belirtti.
ESERLERİNDEN FOTOĞRAF STANDI
Sempozyum kapsamında Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi’nde Sezai Karakoç’un şiirlerinden esinlenerek tuvale yansıtılan yapıtların yer aldığı ‘İnci Dakikaları’ isimli fotoğraf standının açılışı gerçekleştirildi. Küratörlüğünü İsmail Erdoğan’ın yaptığı Hüseyin Ünlü’nün resmettiği ‘İnci Dakikaları – Bir Sezai Karakoç Sergisi’nin açılışında Büyükşehir Belediye Lideri Hayrettin Güngör, meclis üyeleri ve sanatseverler de yer aldı.