JoKeR
Active member
“Sanat, özgürlüğe kanat çırpmaktır” sloganıyla kurulan “Mehcer Göç Sanatkarları Derneği”, dünyanın her yerinden sanatkarlarla yeni bir kültür inşa etmek için yola çıktı. Göçü temsil eden kuş, bilgiyi temsil eden kitap ve kültürü temsil eden lalenin birleşiminden oluşan logosuyla kendini duyuran Mehcer Sanat Evi’ni ziyaret ettik. Müzik, fotoğraf ve heykel, sinema, tiyatro, edebiyat, gastronomi, folklor, moda, mimari, arkeoloji, müze, üretimci ve direktörlerin ortasında olduğu 12 üniteden oluşan derneğin lideri Turan Kışlakçı, vizyon ve maksatlarını anlattı.
1920 yılında Lübnan, Suriye ve Mısır üzere bir epey Arap ülkesinden siyasi, toplumsal, ekonomik ve dini sebeplerle Amerika kıtasına göç eden müelliflerin kurduğu Mehcer edebiyat akımının 101 yaşında olduğunu söyleyen Kışlakçı, Mehcer’in söz manasının ‘göç edilen yer’ olduğunu belirtti. Halîl Cibrân’ın öncülüğünde kurulan ve biroldukca kıymetli kişiselyeti ortasında barındıran edebiyat akımının isim hakkını yaşayanlardan aldığını söz eden Kışlakçı, “Yüz yıl daha sonra Mehcer’i bir daha canlandırdık” dedi.
YENİ BİR KÜLTÜR İNŞA EDECEĞİZ
Kışlakçı, “Tıpkı ekonomik, siyasi, toplumsal meşakkatler üzere bütün dünyada kültür sanat alanında da kasvetler var. Dünyayı bu krizlerden kurtaracak alan bir daha kültür sanat olacak. Biz de bu hedefle yola çıktık ve yeni bir kültür inşa etmek kaygısındayız. Göç eden sanatkarlar, kendi kültürlerini taşıyıp, gittikleri yerin kültürüyle harmanlayarak farklı eserler meydana getiriyor. Amerika’daki müziğin, sinemanın temellerini göçmenler attı. Göç aslında yeni bir kültür sanatın başlangıcı. Şayet bu istikametiyle öne koyarsak, Türkiye’deki göçün kıymeti daha epey anlaşılır” açıklamasında bulundu.
80 ÜLKE 4 BİN SANATÇI
Mehcer’in 80 ülkeden 4 bine yakın sanatkarın buluştuğu bir yer olduğunu söyleyen Kışlakçı, tıpkı zamandarneğin faaliyetlerini anlattı, birebir vakitte muştular verdi. “İki üç ay daha sonra milletlerarası arenadan kıymetli isimler bizim üyemiz olacak. Yakında kahve, müzik ve sinema şenliklerimiz olacak. Hem Türkiye ortasında tıpkı vakitte Avrupa’yı gezebilecek müzik tırı hazırlığı ortasındayız. Tırın durduğu her ülkede göçmen arkadaşlar müzik şenliği yapacak. Bir de sanat eğitimleri vereceğimiz akademimiz olacak. Londra, Paris, Berlin ve Washington’da şubeler kurmak için alt yapı oluşturduk. mehcer.com üzerinden şimdilik Arapça İngilizce ve Türkçe olarak bir haber sitesi çalışmamız var. çabucak sonrasında birfazlaca lisan ekleyerek Kültür Sanat Ajansının temelini atmayı hedefliyoruz.”
ANADOLU VE AKDENİZ MUSİKİSİ
2015 yılından beri Türkiye’de yaşayan Suriyeli sanatçı Ala Hatip, Mehcer’in müzik kısmının lideri. Fransa’da biroldukça şahıstan ders alan ud sanatkarı Hatip, orada kurduğu dostluklarla ortak projeler hazırladığını söylemiş oldu. Bilhassa Anadolu ve Akdeniz musikisini birleştiren çalışmalar yaptıklarını belirten Hatip, “Burası hepimizin konutu. Şu anda Akdeniz ve Anadolu müziği eksenli gidiyoruz. Ama gayemiz doğu ve batı musikisinden ortak bir şeyler hazırlamak. Dünyanın her yerine hitap edecek farklı müzikler yapmak istiyoruz” dedi.
1920 yılında Lübnan, Suriye ve Mısır üzere bir epey Arap ülkesinden siyasi, toplumsal, ekonomik ve dini sebeplerle Amerika kıtasına göç eden müelliflerin kurduğu Mehcer edebiyat akımının 101 yaşında olduğunu söyleyen Kışlakçı, Mehcer’in söz manasının ‘göç edilen yer’ olduğunu belirtti. Halîl Cibrân’ın öncülüğünde kurulan ve biroldukca kıymetli kişiselyeti ortasında barındıran edebiyat akımının isim hakkını yaşayanlardan aldığını söz eden Kışlakçı, “Yüz yıl daha sonra Mehcer’i bir daha canlandırdık” dedi.
YENİ BİR KÜLTÜR İNŞA EDECEĞİZ
Kışlakçı, “Tıpkı ekonomik, siyasi, toplumsal meşakkatler üzere bütün dünyada kültür sanat alanında da kasvetler var. Dünyayı bu krizlerden kurtaracak alan bir daha kültür sanat olacak. Biz de bu hedefle yola çıktık ve yeni bir kültür inşa etmek kaygısındayız. Göç eden sanatkarlar, kendi kültürlerini taşıyıp, gittikleri yerin kültürüyle harmanlayarak farklı eserler meydana getiriyor. Amerika’daki müziğin, sinemanın temellerini göçmenler attı. Göç aslında yeni bir kültür sanatın başlangıcı. Şayet bu istikametiyle öne koyarsak, Türkiye’deki göçün kıymeti daha epey anlaşılır” açıklamasında bulundu.
80 ÜLKE 4 BİN SANATÇI
Mehcer’in 80 ülkeden 4 bine yakın sanatkarın buluştuğu bir yer olduğunu söyleyen Kışlakçı, tıpkı zamandarneğin faaliyetlerini anlattı, birebir vakitte muştular verdi. “İki üç ay daha sonra milletlerarası arenadan kıymetli isimler bizim üyemiz olacak. Yakında kahve, müzik ve sinema şenliklerimiz olacak. Hem Türkiye ortasında tıpkı vakitte Avrupa’yı gezebilecek müzik tırı hazırlığı ortasındayız. Tırın durduğu her ülkede göçmen arkadaşlar müzik şenliği yapacak. Bir de sanat eğitimleri vereceğimiz akademimiz olacak. Londra, Paris, Berlin ve Washington’da şubeler kurmak için alt yapı oluşturduk. mehcer.com üzerinden şimdilik Arapça İngilizce ve Türkçe olarak bir haber sitesi çalışmamız var. çabucak sonrasında birfazlaca lisan ekleyerek Kültür Sanat Ajansının temelini atmayı hedefliyoruz.”
ANADOLU VE AKDENİZ MUSİKİSİ
2015 yılından beri Türkiye’de yaşayan Suriyeli sanatçı Ala Hatip, Mehcer’in müzik kısmının lideri. Fransa’da biroldukça şahıstan ders alan ud sanatkarı Hatip, orada kurduğu dostluklarla ortak projeler hazırladığını söylemiş oldu. Bilhassa Anadolu ve Akdeniz musikisini birleştiren çalışmalar yaptıklarını belirten Hatip, “Burası hepimizin konutu. Şu anda Akdeniz ve Anadolu müziği eksenli gidiyoruz. Ama gayemiz doğu ve batı musikisinden ortak bir şeyler hazırlamak. Dünyanın her yerine hitap edecek farklı müzikler yapmak istiyoruz” dedi.