JoKeR
Active member
Bilhassa genç yetişkin çağda görülen Multipl Skleroz (MS)’in süreksiz olabilen belirtilerine dikkat çeken Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Emin Özcan, MS’in gelip süreksiz belirtilerine dikkat çekerek, hastalığa ait değerli bilgiler verdi. Hastalığın belirtileri içinde yer alan ağrılı bulanık görmeye dikkat çeken Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Özcan, kelamlarına şu biçimde devam etti: “Bağışıklık sisteminin kendi hudut kılıflarımıza saldırdığı ve onu yabancı bir husus üzere algıladığı otoimmün bir hastalık olan MS, beyin ve omurilik bölgesini etkiliyor. Görme kaybı, çift görme hali, dengesizlik, konuşma bozukluğu, idrar tutamama, yürüme kuvvetliğü üzere şikayetler, belirtileri içindedır. Tek beğenilen ağrılı görme kaybı yahut bulanık görme de MS’in tipik bulguları içinde yer alır. Lakin bu belirtiler kimi durumlarda büsbütün geçtiği için ne yazık ki hayli önemsenmeyebiliyor.”
Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Emin Özcan.
GELİP SÜREKSİZ ŞİKAYETLERİ ÖNEMSEYİN!
MS’in ataklar biçiminde seyrettiğini ve şikayetlerin 24 saat yahut daha fazla sürmesi durumunda kesinlikle dikkate alınması gerektiğini hatırlatan Doç. Dr. Özcan, “Belirtilerden şüphelenmemiz için 24 saat sürmesi gerekli. Şayet bu biçimde bir durum kelam konusu ise MS’ten şüphelenmek gerekli. kimi vakit tek beğenilen bulanıklık 24 saatten çok sürüyor ve bizatihi geçebiliyor. ötürüsıyla bireyler de şikâyet geçtiği için üzerinde durmuyor. Lakin bu hususa hayli dikkat edilmesi ve üzerinde durulması gerekiyor. MS teşhisinin konulabilmesi için hastanın bir nöroloji uzmanı tarafınca kıymetlendirilmesi gerekir” dedi.
Doç. Dr. Emin Özcan, MS teşhisinin geç kalınmadan konulabilmesi için hastaların bu gelip süreksiz olabilen şikâyetlere epeyce dikkat etmeleri ve uyanık olmaları gerektiğinin altını çizdi.
MS’in gelip süreksiz şikayetlerine dikkat!
GEÇ TEŞHİS ENGELLİLİK niçinİ OLABİLİR
Hastaların belirtileri önemseyip doktora gitmezse teşhis koyma sürecinde gecikme olabileceğine dikkat çeken Doç. Dr. Özcan, “Geç teşhis konulduğunda beyindeki lezyonlar artabilir. Tedaviye geç başlanırsa tedavisiz geçen bu süreçte yeni bir atak ortaya çıkabilir. Bu ataklar engelliliğe yol açabilir. Tedaviye erken başlandığında yeni bir atak gelişmesinin önüne geçilebilir. Lakin kişi doktora gitmezse mesela 1 yıl daha sonra yürüme kuvvetliğüne yol açan bir atakla karşılaşabilir. bu biçimde doktora gittiğinde ise uygun tedaviye karşın sekel kalabilir. O yüzden ortaya çıkacak atakların bir an evvel engellenmesi ve kalıcı engelliliğin olmaması için mümkün olan en kısa vakitte tedaviye başlamak gerekir” sözlerini kullandı.
MS’in gelip süreksiz şikayetlerine dikkat!
TOPLUM HASTALIĞI GEREĞİNCE BİLMİYOR
MS kronik bir hastalık olduğu için hastalığın ruhsal yükünün de fazla olduğunu söyleyen Doç. Dr. Emin Özcan, toplumun da MS’i gereğince tanımadığını ve hastaları etiketleyebildiğini söylemiş oldu. Anksiyete ve depresyonun MS hastalığında fazlaca sık karşılaşıldığına işaret eden Doç. Dr. Emin Özcan bahisle ilgili şunları anlattı: “Hastalık kararı gelişen beyindeki plakların depresyona yer hazırladığı düşünülüyor. O niçinle anksiyete ve depresyon MS hastalarında sık rastlanıyor. Hastalarda bu durumlar var ise bir psikiyatri uzmanından dayanak alıyoruz. Zira depresyon ve anksiyete hastanın hayat kalitesini önemli manada düşürüyor ve MS tedavisini de olumsuz etkiliyor. Tedavileri de bu türlü multidisipliner bir yaklaşımla gerçekleştiriyoruz.”
MS’in gelip süreksiz şikayetlerine dikkat!
GENÇ ERİŞKİN ÇAĞDA DAHA SIK GÖRÜLÜYOR
MS’in sebebi tam olarak bilinmese de bayanlar içinde daha yaygın olarak gözlendiği bilgisini veren Doç. Dr. Emin Özcan, “Toplumda 100 binde 8 civarında epey yaygın olmayan bir hastalık. Daha epey da 20-40 yaş ortası genç erişkin bayanlarda gözleniyor. birebir vakitte MS’te genetik geçiş öteki genetik geçişli hastalıklara nazaran daha az. ötürüsıyla MS hastasının kardeşi, annesi, çocuğu üzere birinci derece yakınlarının rutin tarama yaptırması mecburî değildir” dedi.
MS’in yanlışsız tedavi edilmesi halinde önemli soruna yol açacak bir hastalık olmayabileceğinin bilinmesi gerektiğini anlatan Doç. Dr. Emin Özcan, “Hastaların yaklaşık yüzde 20’sinde hastalık güzel huylu MS tipinde seyreder. Neredeyse hiç özürlülük gelişmeden hayatlarına devam ederler” diye konuştu.
HASTALAR HAMİLE KALABİLİR, ÇALIŞABİLİR
Hastaların toplumsal hayattan kopmamaları ihtarında bulunan Doç. Dr. Özcan, “MS hastaları rahatlıkla hamile kalabilir. Lakin hekimiyle bu sonucu alıp, planlamaları gerekir. Plansız gebelik istemiyoruz zira ilaçlarını ona göre ayarlamak lazım, gebelik periyodunda istisnai durumlar haricinde MS ilaçlarını kesiyoruz lakin ne vakit kesileceğine önce karar vermek gerekir. Hastaların hayatın ortasında olmalarını bilhassa istiyoruz. MS ölümcül bir hastalık değil lakin kronik bir hastalık, büsbütün ortadan kaldıramıyoruz. Kesinlikle tedavi gerektirir, faal tedavi ve tertipli takip ile hastalık büyük oranda önemli sorunlar ortaya çıkmadan idame ettirilebilir” tabirlerini kullandı.
HASTALIĞIN SEYRİNİ DEĞİŞTİRECEK TEDAVİLER UYGULANIYOR
Hastalığın seyrini değiştirecek tedaviler uyguladıklarını anlatan Doç. Dr. Özcan, “Hastalığın yavaşlaması yahut durması ana gayelerimiz. Ana tedavi bu hastalık seyrini değiştirici ilaçlar oluyor. Bunun yanı sıra hastanın şikayetlerine yönelik tedavi uyguluyoruz. Örneğin, hastanın idrar kaçırma sorunu olabilir, yorgunluk, bitkinlik oluşabilir bunlara yönelik tedaviler veriyoruz. Bir öbür tedavi formu ise fizik tedavilerdir. Hastalığın sıklıkla ileri devirlerinde kas güçsüzlüğü yahut kaslarda katılığı olabiliyor onların giderilmesi için fizik tedavi almasını kesinlikle istiyoruz. bu biçimdece ömür kalitesi de artıyor” dedi.
RUTİN DENETİMLERİ İHMAL ETMEYİN
Hastalara, bilhassa ortasında bulunduğumuz pandemi devrinde de hekim denetimini ihmal etmemelerini öneren Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Emin Özcan, hastalara şu tekliflerde bulundu: “Maske, ara ve hijyenlerine dikkat ederek hastaneye gitsinler. Tedavinin aksamaması, hastalığın ilerlememesi için hayli değerlidir. Bilhassa MS’te gördüğümüz bitkinlik, halsizlik üzere şikayetlerin toparlanmasında sistemli antrenman fazlaca değerli. Hastalardan her gün yürümelerini istiyoruz. Zira MS hastalığının ileriki devirlerinde yürüme kuvvetliğü ortaya çıkabiliyor. Her gün 30 dakika yürüyüş yapmaları gerekiyor. Lakin kendilerini yormadan yavaşça tempoda yürüyüşler olmalı. Beslenme de değerli bir faktör. Bilhassa tuzdan kaçınmalı, katı, doymuş yağlardan uzak durmalılar” diye konuştu.
Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Emin Özcan.
GELİP SÜREKSİZ ŞİKAYETLERİ ÖNEMSEYİN!
MS’in ataklar biçiminde seyrettiğini ve şikayetlerin 24 saat yahut daha fazla sürmesi durumunda kesinlikle dikkate alınması gerektiğini hatırlatan Doç. Dr. Özcan, “Belirtilerden şüphelenmemiz için 24 saat sürmesi gerekli. Şayet bu biçimde bir durum kelam konusu ise MS’ten şüphelenmek gerekli. kimi vakit tek beğenilen bulanıklık 24 saatten çok sürüyor ve bizatihi geçebiliyor. ötürüsıyla bireyler de şikâyet geçtiği için üzerinde durmuyor. Lakin bu hususa hayli dikkat edilmesi ve üzerinde durulması gerekiyor. MS teşhisinin konulabilmesi için hastanın bir nöroloji uzmanı tarafınca kıymetlendirilmesi gerekir” dedi.
Doç. Dr. Emin Özcan, MS teşhisinin geç kalınmadan konulabilmesi için hastaların bu gelip süreksiz olabilen şikâyetlere epeyce dikkat etmeleri ve uyanık olmaları gerektiğinin altını çizdi.
MS’in gelip süreksiz şikayetlerine dikkat!
GEÇ TEŞHİS ENGELLİLİK niçinİ OLABİLİR
Hastaların belirtileri önemseyip doktora gitmezse teşhis koyma sürecinde gecikme olabileceğine dikkat çeken Doç. Dr. Özcan, “Geç teşhis konulduğunda beyindeki lezyonlar artabilir. Tedaviye geç başlanırsa tedavisiz geçen bu süreçte yeni bir atak ortaya çıkabilir. Bu ataklar engelliliğe yol açabilir. Tedaviye erken başlandığında yeni bir atak gelişmesinin önüne geçilebilir. Lakin kişi doktora gitmezse mesela 1 yıl daha sonra yürüme kuvvetliğüne yol açan bir atakla karşılaşabilir. bu biçimde doktora gittiğinde ise uygun tedaviye karşın sekel kalabilir. O yüzden ortaya çıkacak atakların bir an evvel engellenmesi ve kalıcı engelliliğin olmaması için mümkün olan en kısa vakitte tedaviye başlamak gerekir” sözlerini kullandı.
MS’in gelip süreksiz şikayetlerine dikkat!
TOPLUM HASTALIĞI GEREĞİNCE BİLMİYOR
MS kronik bir hastalık olduğu için hastalığın ruhsal yükünün de fazla olduğunu söyleyen Doç. Dr. Emin Özcan, toplumun da MS’i gereğince tanımadığını ve hastaları etiketleyebildiğini söylemiş oldu. Anksiyete ve depresyonun MS hastalığında fazlaca sık karşılaşıldığına işaret eden Doç. Dr. Emin Özcan bahisle ilgili şunları anlattı: “Hastalık kararı gelişen beyindeki plakların depresyona yer hazırladığı düşünülüyor. O niçinle anksiyete ve depresyon MS hastalarında sık rastlanıyor. Hastalarda bu durumlar var ise bir psikiyatri uzmanından dayanak alıyoruz. Zira depresyon ve anksiyete hastanın hayat kalitesini önemli manada düşürüyor ve MS tedavisini de olumsuz etkiliyor. Tedavileri de bu türlü multidisipliner bir yaklaşımla gerçekleştiriyoruz.”
MS’in gelip süreksiz şikayetlerine dikkat!
GENÇ ERİŞKİN ÇAĞDA DAHA SIK GÖRÜLÜYOR
MS’in sebebi tam olarak bilinmese de bayanlar içinde daha yaygın olarak gözlendiği bilgisini veren Doç. Dr. Emin Özcan, “Toplumda 100 binde 8 civarında epey yaygın olmayan bir hastalık. Daha epey da 20-40 yaş ortası genç erişkin bayanlarda gözleniyor. birebir vakitte MS’te genetik geçiş öteki genetik geçişli hastalıklara nazaran daha az. ötürüsıyla MS hastasının kardeşi, annesi, çocuğu üzere birinci derece yakınlarının rutin tarama yaptırması mecburî değildir” dedi.
MS’in yanlışsız tedavi edilmesi halinde önemli soruna yol açacak bir hastalık olmayabileceğinin bilinmesi gerektiğini anlatan Doç. Dr. Emin Özcan, “Hastaların yaklaşık yüzde 20’sinde hastalık güzel huylu MS tipinde seyreder. Neredeyse hiç özürlülük gelişmeden hayatlarına devam ederler” diye konuştu.
HASTALAR HAMİLE KALABİLİR, ÇALIŞABİLİR
Hastaların toplumsal hayattan kopmamaları ihtarında bulunan Doç. Dr. Özcan, “MS hastaları rahatlıkla hamile kalabilir. Lakin hekimiyle bu sonucu alıp, planlamaları gerekir. Plansız gebelik istemiyoruz zira ilaçlarını ona göre ayarlamak lazım, gebelik periyodunda istisnai durumlar haricinde MS ilaçlarını kesiyoruz lakin ne vakit kesileceğine önce karar vermek gerekir. Hastaların hayatın ortasında olmalarını bilhassa istiyoruz. MS ölümcül bir hastalık değil lakin kronik bir hastalık, büsbütün ortadan kaldıramıyoruz. Kesinlikle tedavi gerektirir, faal tedavi ve tertipli takip ile hastalık büyük oranda önemli sorunlar ortaya çıkmadan idame ettirilebilir” tabirlerini kullandı.
HASTALIĞIN SEYRİNİ DEĞİŞTİRECEK TEDAVİLER UYGULANIYOR
Hastalığın seyrini değiştirecek tedaviler uyguladıklarını anlatan Doç. Dr. Özcan, “Hastalığın yavaşlaması yahut durması ana gayelerimiz. Ana tedavi bu hastalık seyrini değiştirici ilaçlar oluyor. Bunun yanı sıra hastanın şikayetlerine yönelik tedavi uyguluyoruz. Örneğin, hastanın idrar kaçırma sorunu olabilir, yorgunluk, bitkinlik oluşabilir bunlara yönelik tedaviler veriyoruz. Bir öbür tedavi formu ise fizik tedavilerdir. Hastalığın sıklıkla ileri devirlerinde kas güçsüzlüğü yahut kaslarda katılığı olabiliyor onların giderilmesi için fizik tedavi almasını kesinlikle istiyoruz. bu biçimdece ömür kalitesi de artıyor” dedi.
RUTİN DENETİMLERİ İHMAL ETMEYİN
Hastalara, bilhassa ortasında bulunduğumuz pandemi devrinde de hekim denetimini ihmal etmemelerini öneren Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Emin Özcan, hastalara şu tekliflerde bulundu: “Maske, ara ve hijyenlerine dikkat ederek hastaneye gitsinler. Tedavinin aksamaması, hastalığın ilerlememesi için hayli değerlidir. Bilhassa MS’te gördüğümüz bitkinlik, halsizlik üzere şikayetlerin toparlanmasında sistemli antrenman fazlaca değerli. Hastalardan her gün yürümelerini istiyoruz. Zira MS hastalığının ileriki devirlerinde yürüme kuvvetliğü ortaya çıkabiliyor. Her gün 30 dakika yürüyüş yapmaları gerekiyor. Lakin kendilerini yormadan yavaşça tempoda yürüyüşler olmalı. Beslenme de değerli bir faktör. Bilhassa tuzdan kaçınmalı, katı, doymuş yağlardan uzak durmalılar” diye konuştu.