HaberTürk muharriri Nagehan Alçı, bugün Maltepe’de “Büyük Uyanış” ismi altında Koronavirüs’ün global bir oyun olduğuna inanan ve aşı aksisi olanların düzenleyeceği mitingle ilgili kaleme aldığı “Aşı tersi çılgın mitingin perde arkası” başlıklı yazısında, mitinge konuşmacı olarak katılacak Yeni Akit müellifi Abdurrahman Dilipak’la gerçekleştirdiği görüşmeyi aktardı.
Alçı’nın aktardığına nazaran, kelam konusu mitingin tarihinin bilhassa 11 Eylül olarak seçilmediğine dikkati çeken Dilipak, denk gelişten ise mutlu olduğunu tabir etti. “Biz bu iş için yola çıktığımızda en çok 10 bin kişi gelir diye hesap ediyorduk Nagehan Hanım. Fakat toplum olarak hepimizin şuur altında birikmiş sorular var. Beşerler büyük ilgi gösteriyor. Bakın 50 kentten otobüsler kaldırıyoruz” diyen Dilipak, mitinge 100 binden çok kişinin gelmesini beklediklerini söz etti.
“Ben hiç zannetmiyorum ancak 10 bin kişi bile gelse bu bir çılgınlık!” görüşünü belirten Alçı ise, yazısında kelam konusu mitinge katılacakların maske takıp takmayacağına dikkati çekti. Maske takılmaması durumunda polisin müdahale edip etmeyeceği sorusunu gündeme getiren Alçı, ayrıyeten kelam konusu mitinge müsaade verilmesini de demokratik hak olarak kıymetlendirdi.
“Ben burada bu mitinge müsaade verilmesini şahsi olarak tehlikeli bulsam da prensip olarak yanlış bulmuyorum. Sonuçta şu an toplanma ve şov hakkını engelleyecek bir pandemi kısıtlaması yok. Konserler, mitingler yapılıyor. Bu mitinge müsaade verilmesine karşı çıkanlar Soma’da, Çorlu tren kazasında yakınlarını kaybedenlerin miting yapmasına pürüz çıkarılmasını işaret edip, bu demokrasi mi diyorlar… Haklılar… olağan olarak o mağdur insanların seslerini çıkarmasının önünde pürüz olmamalı. Ben o mitinglerin yasaklanmasını epey yanlış buluyorum. Dilipak’ın mitingine ise özsel olarak büsbütün karşıyım fakat protestocuların söz özgürlüğünün yanındayım” diyen Alçı, “Ben bugünkü Maltepe mitingine müsaade verilmesine değil, Soma ve Çorlu mitinglerine müsaade verilmemesine, Güneydoğu coğrafyamızda Van, Hakkâri, Şırnak, Mardin’de birkaç aydır toplantı ve şov yürüyüşlerine toptan yasak getirilmesine karşı çıkıyorum” görüşünü lisana getirdi.
Öte yandan Alçı, kelam konusu mitinge Hüdapar, bir daha Refah ve Saadet Partisi’nden katılacakların da olduğunu lakin sahneye çıkmayabileceklerini belirttiği yazısında, “Başka bomba detaylar da var lakin off-the-record olduğu için yazamıyorum” dedi.
Yazının tamamını okumak için .
Alçı’nın aktardığına nazaran, kelam konusu mitingin tarihinin bilhassa 11 Eylül olarak seçilmediğine dikkati çeken Dilipak, denk gelişten ise mutlu olduğunu tabir etti. “Biz bu iş için yola çıktığımızda en çok 10 bin kişi gelir diye hesap ediyorduk Nagehan Hanım. Fakat toplum olarak hepimizin şuur altında birikmiş sorular var. Beşerler büyük ilgi gösteriyor. Bakın 50 kentten otobüsler kaldırıyoruz” diyen Dilipak, mitinge 100 binden çok kişinin gelmesini beklediklerini söz etti.
“Ben hiç zannetmiyorum ancak 10 bin kişi bile gelse bu bir çılgınlık!” görüşünü belirten Alçı ise, yazısında kelam konusu mitinge katılacakların maske takıp takmayacağına dikkati çekti. Maske takılmaması durumunda polisin müdahale edip etmeyeceği sorusunu gündeme getiren Alçı, ayrıyeten kelam konusu mitinge müsaade verilmesini de demokratik hak olarak kıymetlendirdi.
“Ben burada bu mitinge müsaade verilmesini şahsi olarak tehlikeli bulsam da prensip olarak yanlış bulmuyorum. Sonuçta şu an toplanma ve şov hakkını engelleyecek bir pandemi kısıtlaması yok. Konserler, mitingler yapılıyor. Bu mitinge müsaade verilmesine karşı çıkanlar Soma’da, Çorlu tren kazasında yakınlarını kaybedenlerin miting yapmasına pürüz çıkarılmasını işaret edip, bu demokrasi mi diyorlar… Haklılar… olağan olarak o mağdur insanların seslerini çıkarmasının önünde pürüz olmamalı. Ben o mitinglerin yasaklanmasını epey yanlış buluyorum. Dilipak’ın mitingine ise özsel olarak büsbütün karşıyım fakat protestocuların söz özgürlüğünün yanındayım” diyen Alçı, “Ben bugünkü Maltepe mitingine müsaade verilmesine değil, Soma ve Çorlu mitinglerine müsaade verilmemesine, Güneydoğu coğrafyamızda Van, Hakkâri, Şırnak, Mardin’de birkaç aydır toplantı ve şov yürüyüşlerine toptan yasak getirilmesine karşı çıkıyorum” görüşünü lisana getirdi.
Öte yandan Alçı, kelam konusu mitinge Hüdapar, bir daha Refah ve Saadet Partisi’nden katılacakların da olduğunu lakin sahneye çıkmayabileceklerini belirttiği yazısında, “Başka bomba detaylar da var lakin off-the-record olduğu için yazamıyorum” dedi.
Yazının tamamını okumak için .