Seyyah
New member
ABD’de yer alan Kuzey Carolina Üniversitesi ve Duke Üniversitesi’nden bilim insanları, mevcut pandemi ve gelecekteki virüs salgınlarıyla çabaya yardımcı olabilecek değerli bir keşfe imza attı. Buna nazaran, uzmanlar, Covid-19’dan, varyantlarından ve öteki koronavirüs çeşitlerinden koruyacak bir antikor keşfetti.
DH1047 ismi verilen antikorun, virüsün hücrelerine bağlandığı ve onları nötralize ederek çoğalmalarını engellediği bildirildi. Keşfedilen antikorun hem enfeksiyonu önlemede tıpkı vakitte halihazırda koronavirüs bulaşmış bir kişinin tedavisine yardımcı olmada tesirli olduğu aktarıldı.
Gelecekteki salgınlar için de kullanılacak
Duke İnsan Aşı Enstitüsü müdürü ve çalışmanın ortak müellifi Dr Barton Haynes, yaptığı açıklamada, “Bu antikor, mevcut salgın için terapötik olma potansiyeline sahip. Hayvanlardan insanlara sıçrayan virüsler ve gelecekteki salgınlar için de kullanılabilecek bir keşif” tabirlerinde bulundu.
Sözcü’nün aktardığı habere nazaran, Science Translational Medicine mecmuasında bulgularını yayınlayan araştırmacılar, bin 700’den çok koronavirüs, antikoru tespit etti. Bunların içinden 50’sinin koronavirüs tipi olan SARS ile temas kurabildiğini keşfettiler. Bu 50 antikor içerisinden DH1047 ismini verdiklerinin hayvan ve insan kaynaklı her türlü virüs üzerinde tesirli olduğu belirlendi.
Tüm varyantlara karşı tesirli
Hayenes, DH1047 ismi verilen antikorun koronavirüsün tüm varyantları ve mutasyonları üzerinde tesirli olduğunu deklare etti. Hayenes, ‘Sonuç olarak, DH1047 antikoru, çeşitli koronavirüs çeşitlerini etkisiz hale getirebilir.’ dedi.
Uzmanlar, DH1047 antikorunun farelerde test edildiğin, ve kemirgenleri virüse maruz kaldıktan daha sonra Covid-19 enfeksiyonu geliştirmekten koruyabildiğini ortaya çıkardı. Antikorun, son derece bulaşıcı Delta varyantı da dahil olmak üzere her türlü varyanta karşı tesirli olduğu belirlendi.
Uzmanlar, bu keşfin, sırf koronavirüs pandemisi değil gelecekteki muhtemel pandemiler üzerinde de tesirli olabileceğini belirtti. Bilhassa koronavirüs tipleri üzerinde test edilen antikorun, virüsü nötralize ettiği belirlendi. Grubun projesi şimdiden Ulusal Alerji ve Enfeksiyon Hastalıkları Enstitüsü tarafınca 2.6 milyon dolar hibeyle desteklendi.
DH1047 ismi verilen antikorun, virüsün hücrelerine bağlandığı ve onları nötralize ederek çoğalmalarını engellediği bildirildi. Keşfedilen antikorun hem enfeksiyonu önlemede tıpkı vakitte halihazırda koronavirüs bulaşmış bir kişinin tedavisine yardımcı olmada tesirli olduğu aktarıldı.
Gelecekteki salgınlar için de kullanılacak
Duke İnsan Aşı Enstitüsü müdürü ve çalışmanın ortak müellifi Dr Barton Haynes, yaptığı açıklamada, “Bu antikor, mevcut salgın için terapötik olma potansiyeline sahip. Hayvanlardan insanlara sıçrayan virüsler ve gelecekteki salgınlar için de kullanılabilecek bir keşif” tabirlerinde bulundu.
Sözcü’nün aktardığı habere nazaran, Science Translational Medicine mecmuasında bulgularını yayınlayan araştırmacılar, bin 700’den çok koronavirüs, antikoru tespit etti. Bunların içinden 50’sinin koronavirüs tipi olan SARS ile temas kurabildiğini keşfettiler. Bu 50 antikor içerisinden DH1047 ismini verdiklerinin hayvan ve insan kaynaklı her türlü virüs üzerinde tesirli olduğu belirlendi.
Tüm varyantlara karşı tesirli
Hayenes, DH1047 ismi verilen antikorun koronavirüsün tüm varyantları ve mutasyonları üzerinde tesirli olduğunu deklare etti. Hayenes, ‘Sonuç olarak, DH1047 antikoru, çeşitli koronavirüs çeşitlerini etkisiz hale getirebilir.’ dedi.
Uzmanlar, DH1047 antikorunun farelerde test edildiğin, ve kemirgenleri virüse maruz kaldıktan daha sonra Covid-19 enfeksiyonu geliştirmekten koruyabildiğini ortaya çıkardı. Antikorun, son derece bulaşıcı Delta varyantı da dahil olmak üzere her türlü varyanta karşı tesirli olduğu belirlendi.
Uzmanlar, bu keşfin, sırf koronavirüs pandemisi değil gelecekteki muhtemel pandemiler üzerinde de tesirli olabileceğini belirtti. Bilhassa koronavirüs tipleri üzerinde test edilen antikorun, virüsü nötralize ettiği belirlendi. Grubun projesi şimdiden Ulusal Alerji ve Enfeksiyon Hastalıkları Enstitüsü tarafınca 2.6 milyon dolar hibeyle desteklendi.