Avukat Enes Saran, birtakım toplumsal medya fenomenlerinin toplumun makul kısımlarını tahrik edecek biçimde paylaşımlarda bulunduğunu söyleyerek, “Kişi doğacak kararı varsayım ediyor, kendisine hakaret edilmesini sağlıyor ve bu hakaretlerden bir gelir elde etmek istiyor” dedi.
Toplumsal medya platformlarında paylaşımlar yapan birtakım fenomenler, kendilerine yapılan hakaret içerikli yorumları “gelir”e çevirmeye çalışıyor. Avukat Enes Saran, hakaret hatasının uzlaştırmaya tabi bir kabahat olduğunu söyleyerek, “Herkes erdem ve saygınlığını korumak için savcılıklara şikayette bulunma hakkına sahiptir. Lakin ne yazık ki son devirlerde çeşitli toplumsal medya fenomenlerinin bunu hakkın berbata kullanılması olarak nitelendirebileceğimiz biçimde kullandığını gözlemlemekteyiz” sözlerini kullandı.
“aslına bakarsanız bunlar hakaret beklentisi ile yapılan paylaşımlar”
Birtakım toplumsal medya fenomenlerinin toplumun makul bölümlerini tahrik edecek biçimde paylaşımlarda bulunduğunu söyleyen Saran, “esasen bunlar hakaret beklentisi ile yapılan paylaşımlar. Bu paylaşımların üzerine gelen hakaretlerle alakalı toplu biçimde savcılığa şikayette bulunuyorlar. Şayet savcılık dava açma sonucu verirse, uzlaştırmaya tabi hata olduğu için uzlaştırma ofisine gönderiyor. Uzlaştırmacı taraflar ile bağlantıya geçiyor. Genelde bu bahsetmiş olduğumiz fenomenlerin aşikâr sayıları var. 3-4-5 bin TL üzere. Toplu biçimde bu bireylerin hepsine tıpkı bedel teklif ediliyor. bu türlü bu kurallarda anlaşabiliriz deniliyor. İstatistiklere göre yüzde 80 uzlaşma durumu kelam konusu” dedi.
“Kendisine hakaret edilmesini sağlıyor ve bu hakaretlerden bir gelir elde etmek istiyor”
Birinci bakışta bunun bir hak arama özgürlüğü üzere göründüğünü belirten avukat Enes Saran, “Bunun kasıtlı olarak yapılıyor olmasını biz hukukçular olarak hakkın berbata kullanılması olarak kıymetlendiriyoruz. Zira burada kişi doğacak kararı varsayım ediyor, kendisine hakaret edilmesini sağlıyor ve bu hakaretlerden bir gelir elde etmek istiyor” halinde konuştu.
“Belki binlerce bireye karşı şikayet olduğu için hayli önemli bir gelir kaynağı oluşmuş oluyor”
Şikayet edilen şahısların uzlaşmayı mantıklı gördüğünü söyleyen Saran, “Bunu istismar eden toplumsal medya fenomenleri açısından düşünürsek yüzlerce, tahminen binlerce bireye karşı gerçekleştirilen bir şikayet olduğu için hayli önemli bir gelir kaynağı oluşmuş oluyor. Bu durum da istismar edilmesini kolaylaştırıyor” dedi.
Uzlaştırma kurumunun hedeflerinden birinin yargının üstündeki iş yükünü azaltmak olduğunu söyleyen avukat Saran, “Ama istatistiklere baktığımız vakit en epey hakaret cürmüyle alakalı uzlaştırma evrakı olduğunu görüyoruz. Bunların birçoklarında uzlaşma kelam konusu. Bu bahis istismar edilmeye bu kadar açık olunca, mahkemeler üzerinde, savcılık üzerinde iş yükü her geçen gün artmaya devam ediyor. Uzlaştırmanın yargı üstündeki yükün kalkmasına yararının olabilmesi için kesinlikle bir düzenlemeye muhtaçlık var” biçiminde konuştu.
Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Uzlaştırma İstatistiği bilgilerine göre 2020 yılında en çok uzlaşma sağlanan birinci on cürüm içinde hakaret ilk sırada yer alıyor.
Toplumsal medya platformlarında paylaşımlar yapan birtakım fenomenler, kendilerine yapılan hakaret içerikli yorumları “gelir”e çevirmeye çalışıyor. Avukat Enes Saran, hakaret hatasının uzlaştırmaya tabi bir kabahat olduğunu söyleyerek, “Herkes erdem ve saygınlığını korumak için savcılıklara şikayette bulunma hakkına sahiptir. Lakin ne yazık ki son devirlerde çeşitli toplumsal medya fenomenlerinin bunu hakkın berbata kullanılması olarak nitelendirebileceğimiz biçimde kullandığını gözlemlemekteyiz” sözlerini kullandı.
“aslına bakarsanız bunlar hakaret beklentisi ile yapılan paylaşımlar”
Birtakım toplumsal medya fenomenlerinin toplumun makul bölümlerini tahrik edecek biçimde paylaşımlarda bulunduğunu söyleyen Saran, “esasen bunlar hakaret beklentisi ile yapılan paylaşımlar. Bu paylaşımların üzerine gelen hakaretlerle alakalı toplu biçimde savcılığa şikayette bulunuyorlar. Şayet savcılık dava açma sonucu verirse, uzlaştırmaya tabi hata olduğu için uzlaştırma ofisine gönderiyor. Uzlaştırmacı taraflar ile bağlantıya geçiyor. Genelde bu bahsetmiş olduğumiz fenomenlerin aşikâr sayıları var. 3-4-5 bin TL üzere. Toplu biçimde bu bireylerin hepsine tıpkı bedel teklif ediliyor. bu türlü bu kurallarda anlaşabiliriz deniliyor. İstatistiklere göre yüzde 80 uzlaşma durumu kelam konusu” dedi.
“Kendisine hakaret edilmesini sağlıyor ve bu hakaretlerden bir gelir elde etmek istiyor”
Birinci bakışta bunun bir hak arama özgürlüğü üzere göründüğünü belirten avukat Enes Saran, “Bunun kasıtlı olarak yapılıyor olmasını biz hukukçular olarak hakkın berbata kullanılması olarak kıymetlendiriyoruz. Zira burada kişi doğacak kararı varsayım ediyor, kendisine hakaret edilmesini sağlıyor ve bu hakaretlerden bir gelir elde etmek istiyor” halinde konuştu.
“Belki binlerce bireye karşı şikayet olduğu için hayli önemli bir gelir kaynağı oluşmuş oluyor”
Şikayet edilen şahısların uzlaşmayı mantıklı gördüğünü söyleyen Saran, “Bunu istismar eden toplumsal medya fenomenleri açısından düşünürsek yüzlerce, tahminen binlerce bireye karşı gerçekleştirilen bir şikayet olduğu için hayli önemli bir gelir kaynağı oluşmuş oluyor. Bu durum da istismar edilmesini kolaylaştırıyor” dedi.
Uzlaştırma kurumunun hedeflerinden birinin yargının üstündeki iş yükünü azaltmak olduğunu söyleyen avukat Saran, “Ama istatistiklere baktığımız vakit en epey hakaret cürmüyle alakalı uzlaştırma evrakı olduğunu görüyoruz. Bunların birçoklarında uzlaşma kelam konusu. Bu bahis istismar edilmeye bu kadar açık olunca, mahkemeler üzerinde, savcılık üzerinde iş yükü her geçen gün artmaya devam ediyor. Uzlaştırmanın yargı üstündeki yükün kalkmasına yararının olabilmesi için kesinlikle bir düzenlemeye muhtaçlık var” biçiminde konuştu.
Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü 2020 Yılı Uzlaştırma İstatistiği bilgilerine göre 2020 yılında en çok uzlaşma sağlanan birinci on cürüm içinde hakaret ilk sırada yer alıyor.