JoKeR
Active member
Almanya merkezli biyoteknoloji firması BioNTech dünya çapında birinci onay alan Kovid-19 aşısını geliştirmek için kullandığı mRNA teknolojisini sıtma aşısı üretmek için kullanmayı hedefliyor.
Firmanın sahibi Prof. Dr. Uğur Şahin önümüzdeki yılın sonuna kadar inançlı ve tesirli bir sıtma aşısı geliştirmek için klinik deneylere başlama hedefinde olduklarını deklare etti.
Tıbbi olarak tahlil bulunamayan üç hastalıktan AIDS/HIV ve vereme karşı çalışmalarını sürdürdüklerini belirten Şahin sıtmanın her yıl inanılamayacak seviyede beşere bulaştığına, sıtma niçiniyle çok yüksek sayıda hastanın hayatını kaybettiğine ve bu ağır hastalığın bilhassa küçük çocuklarda yüksek oranda vefata yol açtığına dikkat çekti.
Aşı geliştirme ve denemelerin birinci kademesinde maliyetin olağanda 60 ila 80 milyon doları bulabileceğini belirten Şahin, Dünya Sıhhat Örgütü (DSÖ), Avrupa Komitesi ile Bill ve Melinda Gates Vakfı’nın işbirliğinden oluşan projenin “şu anda maddi bir sonunun bulunmadığını” kaydetti.
Bu işin garantisi yok
Prof. Şahin, sıtma aşısıyla ilgili çalışmalarının başlangıç basamağında olduğunu ve muvaffakiyet için bir garantinin bulunmadığının altını çizdi. Lakin koronavirüse karşı aşı geliştirirken mRNA teknolojisine daha hakim olduklarını ve bu ortada sıtmayla ilgili de daha geniş bilgi edindiklerini belirten Şahin, firma olarak bu hususla çaba etmek için kusursuz vakit olduğuna inandıklarını kaydetti.
Lakin uzmanlar sıtmaya karşı bedende bağışıklık geliştirilmesinin güç olabileceğine dikkat çekiyor.
John Hopkins Üniversitesi Bloomberg Halk Sıhhati kısmımdan Doç. Dr. Prakash Srinivasan, ilaç firması GlaxoSmithKline tarafınca geliştirilen ve üç Afrika ülkesinde denemeleri devam eden sıtma aşısının kuvvetli ve uzun periyodik antikor üretmede zorlandığını belirtti.
Virüsten daha karmaşık
Sıtmaya yol açan Plasmodium parazitinin gen diziliminin virüsten daha karmaşık olduğunun altını çizen Srinivasan ayrıyeten parazitin varolan ve gelecekteki varyantlarının da faal aşı geliştirmede kuvvetliğe niye olabileceğini kaydetti.
Öte yandan, “mRNA biroldukça farklı patojen için uygulanabilecek bir platform” diyen Duke İnsan Aşı Enstitüsü Yöneticisi Burton Haynes bu değişen teknolojinin Covid-19 pandemisinde yeni varyantlara karşı aşıların nasıl süratli adapte edilebileceği gösterdiği niyetinde.
Firmanın sahibi Prof. Dr. Uğur Şahin önümüzdeki yılın sonuna kadar inançlı ve tesirli bir sıtma aşısı geliştirmek için klinik deneylere başlama hedefinde olduklarını deklare etti.
Tıbbi olarak tahlil bulunamayan üç hastalıktan AIDS/HIV ve vereme karşı çalışmalarını sürdürdüklerini belirten Şahin sıtmanın her yıl inanılamayacak seviyede beşere bulaştığına, sıtma niçiniyle çok yüksek sayıda hastanın hayatını kaybettiğine ve bu ağır hastalığın bilhassa küçük çocuklarda yüksek oranda vefata yol açtığına dikkat çekti.
Aşı geliştirme ve denemelerin birinci kademesinde maliyetin olağanda 60 ila 80 milyon doları bulabileceğini belirten Şahin, Dünya Sıhhat Örgütü (DSÖ), Avrupa Komitesi ile Bill ve Melinda Gates Vakfı’nın işbirliğinden oluşan projenin “şu anda maddi bir sonunun bulunmadığını” kaydetti.
Bu işin garantisi yok
Prof. Şahin, sıtma aşısıyla ilgili çalışmalarının başlangıç basamağında olduğunu ve muvaffakiyet için bir garantinin bulunmadığının altını çizdi. Lakin koronavirüse karşı aşı geliştirirken mRNA teknolojisine daha hakim olduklarını ve bu ortada sıtmayla ilgili de daha geniş bilgi edindiklerini belirten Şahin, firma olarak bu hususla çaba etmek için kusursuz vakit olduğuna inandıklarını kaydetti.
Lakin uzmanlar sıtmaya karşı bedende bağışıklık geliştirilmesinin güç olabileceğine dikkat çekiyor.
John Hopkins Üniversitesi Bloomberg Halk Sıhhati kısmımdan Doç. Dr. Prakash Srinivasan, ilaç firması GlaxoSmithKline tarafınca geliştirilen ve üç Afrika ülkesinde denemeleri devam eden sıtma aşısının kuvvetli ve uzun periyodik antikor üretmede zorlandığını belirtti.
Virüsten daha karmaşık
Sıtmaya yol açan Plasmodium parazitinin gen diziliminin virüsten daha karmaşık olduğunun altını çizen Srinivasan ayrıyeten parazitin varolan ve gelecekteki varyantlarının da faal aşı geliştirmede kuvvetliğe niye olabileceğini kaydetti.
Öte yandan, “mRNA biroldukça farklı patojen için uygulanabilecek bir platform” diyen Duke İnsan Aşı Enstitüsü Yöneticisi Burton Haynes bu değişen teknolojinin Covid-19 pandemisinde yeni varyantlara karşı aşıların nasıl süratli adapte edilebileceği gösterdiği niyetinde.