JoKeR
Active member
Ellerde görülen ağrılı hudut sıkışmasının birfazlaca hastalığın habercisi olabileceğini söyleyen Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Bekir Ünal, “Ellerde, kollarda görülen ağrı, uyuşma, karıncalanma ve yorgunluk üzere şikayetlerle polikliniklere başvuran hastaların sayısı her geçen gün artıyor. Karpal tünel sendromu, kubital tünel sendromu ve radial tünel sendromuna bağlı çeşitli hastalıklar gelişebilir. Bilhassa akıllı telefon kullanmasının yaygınlaşmasına bağlı olarak dirseklerin uzun mühlet kapalı kalması parmaklarda uyuşmaya sebep olabiliyor” dedi.
Ellerde görülen ağrı ve uyuşmanın temelinde biroldukça niye yatabileceğini belirten Medicana Ataşehir Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Bekir Ünal, “Ellerin duyusunu ve kasların hareketlerini sağlayan sonların belli bölgelerde baskıya maruz kalarak sıkışması bu şikayetlere sebep olan temel niçinlerden biridir” diye konuştu.
“Kollarda görülen yorgunluk ve ağrının genelde yorgunluğa bağlı olduğu düşünülse de öbür hastalıkların habercisi olabilir” diyen Ortopedi ve Travmatoloji Doç. Dr. Mehmet Bekir Ünal, ellerde ve kollarda görülen ağrılar hakkında kıymetli bilgiler verdi.
Böbrek yetmezliği, diyabet, tiroid hastalıkları
Birtakım hastalığın el sinirlerindeki iç hacmi daraltarak sonları sıkıştırdığını aktaran Dr. Ünal, “Kollarımıza omurilikten 3 adet hudut uzanır ve bu hudutlar parmaklarımıza ulaşana kadar muhakkak kaslara ve cilt bölgelerine kısımlar verirler. Bu esnada bilhassa omuz, dirsek ve el bileği bölgesinde çeşitli tünellerin ortasında ya da kas kümelerinin içinde ilerlerler. Örneğin elimizin baş, işaret ve 3. parmağının duyusunu veren median hudut el bileğinden, tabanı el bilek kemikleri üzerinde kalın bir bağ ile kapalı olan karpal tünel ortasından parmakları hareket ettiren tendonlar ile geçer. Bu tünelin iç genişliği sabittir ve genişleyemez. Bu sebeple böbrek yetmezliği, diyabet, tiroid hastalıkları, romatolojik durumlar, alkolizm, gebelik üzere yumuşak dokularda ödeme sebep olan her türlü durum tünel iç hacmini daraltarak tünelden geçen hududun sıkışmasına, kan akımının, ötürüsıyla beslenmesinin bozulmasına niye olur” dedi.
Dr. Ünal, “Bu durumda huduttaki elektrik akımı yavaşlar ötürüsıyla his kusurları, kaslarda güçsüzlük, yorulma ve kramplar baş gösterir. Birebir durum öteki ikisi olan radial ve ulnar hudut ortasında geçerlidir. Bu sonlarda kol, dirsek, ön kol ve el bilekte çeşitli bölgelerde sıkışarak makul semptomlar verirler. Biz doktorlar hastanın şikayetleri, uğraşıları, yaptığı sporlar ve çalışma nizamlarını sorgulayarak hangi hududun hangi bölgede etkilendiği hakkında fikir sahibi oluruz. Takiben yapılan fizik muayene ve görüntüleme halleri ile hudut iletim suratını ölçen EMG testi ile de teşhis koyarız” sözlerini kullandı.
Hem emekçi birebir vakitte beyaz yakalıda görülüyor: Karpal Tünel Sendromu
Birinci üç parmağın duyusunu sağlayan median sonun en epeyce sıkıştığı bölgenin el bileği olduğunu belirten Doç. Dr. Mehmet Bekir Ünal, “Latince Carpus olarak isimlendirilen el bileğini oluşturan kemikler avuç tarafında kalın bir bağ ile birbirine bağlanarak karpal tüneli oluşturur. El parmaklarımızı oynatan tendonlar ve bir daha baş, 2. ve 3. parmakları uyaran median hudut birlikte bu tünelin ortasından geçer. Bilhassa masa başı çalışan daima klavye ve mouse kullanan ofis çalışanları ile bisiklet atletlerinde tünelin daima bası altında kalması ya da parmakların daima çalışması gereken işlerle uğraşan konut hanımları, paklık çalışanları, ağır işte çalışanlar da mekanik olarak hudut bası altında kalabilir” dedi.
Böbrek hastalıkları ve romatolojik hastalıklarda dokuların ödemlenmesi ve şişmesi tünel içi basıncı arttırarak sonun sıkışmasına ve kan deveranının bozulmasına yol açabileceğini ekleyen Doç. Dr. Mehmet Bekir Ünal, “Baskı altında kalan sonda basının derecesine bağlı olarak şikayetler ansızın başlayabildiği üzere vakit içinde hafifçeten şiddetliye yanlışsız ilerleyebilir. Bir hududun sıkışması daha sonrasında birinci etkilenen daha ince yapılı olan duysal liflerdir. Bu sebeple evvela ellerde uyuşma, karıncalanma ve ağrı üzere duysal şikayetler başlar. Bası devam ettiği sürece vakit içinde motor liflerde etkilenecek ve kaslarda erime, güç kaybı ve hareket kısıtlılığı kendini gösterecektir. bu biçimdece kronik hastalarda ellerinden nesneleri düşürme, beceriksizlik, daha evvel rahatlıkla yaptıkları el hünerlerinde yavaşlama izlenecektir. Bu hastalarda şikayetler bilhassa geceleri uykudan uyandıran uyuşma ve ağrı, sabahları kalkınca ellerde görülen hareket kısıtlılığı ve bir daha uyuşmalardır” açıklamasında bulundu.
Uzun mühlet akıllı telefon kullananlar dikkat
Kubital tünel sendromu ikinci sıklıkta görülen hudut sıkışması tipi olduğunu vurgulayan Dr. Ünal, “Günümüzde bu tip hudut sıkışmasının bir öteki niçini ise uzun müddet akıllı telefonlar ile meşgul olmaktır” dedi. Ünal, kubital tünel sendromunun niçinlerini şu sözlerle deklare etti:
“Üst ekstremitenin bir öbür hududu olan Ulnar sonun dirsek iç kısmındaki bir tünelden geçerken sıkışması kararı oluşur. Ulnar hudut tünel ortasında farklı anatomik yapılar tarafınca basıya mağruz kalabilir. Bilhassa dirsekler kıvrık durumda uzun müddet masa başı çalışanlarda gördüğümüz bu sıkışma tipinde hastalar 4.5. Parmaklarda uyuşma ön kolun ve dirseğin iç kısmına yayılan ağrı ile polikliniğimize başvururlar. İleri safhalarda bu hastalarda bilhassa baş ve 2. Parmak içindeki perde kaslarından erime ayrıyeten 4.5. Parmaklarda pençeleşme deformitesi dikkat çeker. bir daha dirseklerin bu türlü uzun mühlet kapalı kalması Ulnar hudut üzerinde baskı ve gerginlik yaratarak yüzük ve serçe parmaklarda uyuşmalara yol açmaktadır.”
Bileğe takılan saat, bilezik üzere nesneler radial hudut sendromuna niye oluyor
Üst ekstremitenin 3. büyük sonu olan radial hududun temel misyonu el bileğimizi, başparmak ve öbür parmaklarımızı üst kaldıran kas kümelerini uyarmaktır. Duyusal olarak ise elimizin sırt bölgesinin hissini verir” diyen Dr. Ünal, “Günlük hayattaki aktivitelerimiz ile epeyce az görülen radial hudut sıkışmalarında ise hastalar çoklukla el bilek, başparmak ve başka parmakları üst kaldırmada güçsüzlük ya da tam işlev kaybı ile müracaatlar. Bu tip sıkışmaların temel niçinleri içinde humerus denen kol kemiğinin kırığı yahut dirsek kırıkları üzere ağır travmalar olmakla bir arada hududun anatomik yolu boyunca makul bölgelerde darbelere maruz kalmasıdır. Bir başka sebep ise el bilekte takılan saat bilezik üzere nesnelerin sonu sıkıştırmasıdır. Burada şikayetler duysal kısmı ilgilendirir ve bilhassa el bileği üzerinde yanma şikayeti ile kendini göstermektedir” diyerek kıymetli ihtarlarda bulundu.
Teşhis koyarken hastanın kıssası değerli
Ağrı şikayeti ile doktora başvuran hastaların öyküsü, yaptığı işi, günlük yaşantısı hakkındaki ayrıntıların hudut sıkışmasının varlığı hakkında ipuçları verdiğini söyleyen Ünal, “Hastanın açıklamalarından daha sonra yapılan fizik muayenesinde bilhassa sıkışmanın olduğu bölgelerde hafifçei parmak vurmalarıyla oluşan elektriklenmeler, hudut duyu bölgesi boyunca karıncalanma ve his kusurları, kimi bölgelerdeki kas erimeleri, çöküntüler ve kimi hareketlerin yapılamaması hudut sıkışmalarının tipik bulgularıdır” dedi.
Teşhis halleri hakkında bilgiler veren Doç. Dr. Mehmet Bekir Ünal, “Tanı birçok vakit fizik muayene ile konulabilse de EMG dediğimiz hudut iletiminin suratını, kasların uyaranlara karşılığını kıymetlendiren bir test sistemi ile teşhis pekiştirilmektedir. Bu test bize hudut hasarının şiddeti hakkında sayısal pahalar verecek ve yavaşça, orta ve ağır olarak sınıflandıracaktır. Ender durumlarda hududa bası yapabilecek patolojik oluşumlardan kuşku duyabiliriz. bu biçimde bir durum varlığında ise röntgen, MR ya da tomografi üzere tetkiklerde istemek gerekebilmektedir” diye konuştu.
Tedavi adım adım planlanır
Hudut sıkışması tanısı konulan hastalarda sıkışmanın şiddetine nazaran tedavi planlaması yapıldığını söyleyen Doç. Dr. Mehmet Bekir Ünal, sıkışmaların derecesine nazaran tedavi biçimlerini şöyle deklare etti:
“hafifçe derecedeki sıkışmalarda aktivite modifikasyonu, ellerin ergonomik konumlarda kullanılması, istirahat, sıkışan sonun çeşitli ortezler yahut ateller ile hareketsiz konumda tutulması üzere konservatif yollarla birlikte antienflamatuar ilaç ve vitamin alınması tedavide kullandığımız usullerdir.
Orta ve ağır derecedeki sıkışmalarda ise hudut mesaj suratının belirli düzeyin altında olması, motor hudutların etkilenmiş olması üzere durumlarda eşlik ediyorsa cerrahi tedavi seçeneklerine başvurulmaktadır. Cerrahi olarak yapılan süreçler sona bası yapan anatomik yapıların kapalı yahut açık cerrahi formüller ile kesilerek sonun gevşetilmesini sağlar. Birtakım durumlarda hudut var olan anatomik konumundan öteki bir konuma alınabilir.
kimi vakit de sona bası yapan kitle, kist ya da tümör üzere patolojik oluşumlar cerrahi olarak çıkartılarak hudut üstündeki bası ortadan kaldırılır. Gebelik sırasında bedende biriken ödem sebebiyle oluşan hudut sıkışmalarında ise şikayetler doğum daha sonrasında bedende biriken ödemin gitmesiyle birlikte bizatihi büyük oranda geçmektedir.” sözlerini kullandı.
Ellerde görülen ağrı ve uyuşmanın temelinde biroldukça niye yatabileceğini belirten Medicana Ataşehir Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Mehmet Bekir Ünal, “Ellerin duyusunu ve kasların hareketlerini sağlayan sonların belli bölgelerde baskıya maruz kalarak sıkışması bu şikayetlere sebep olan temel niçinlerden biridir” diye konuştu.
“Kollarda görülen yorgunluk ve ağrının genelde yorgunluğa bağlı olduğu düşünülse de öbür hastalıkların habercisi olabilir” diyen Ortopedi ve Travmatoloji Doç. Dr. Mehmet Bekir Ünal, ellerde ve kollarda görülen ağrılar hakkında kıymetli bilgiler verdi.
Böbrek yetmezliği, diyabet, tiroid hastalıkları
Birtakım hastalığın el sinirlerindeki iç hacmi daraltarak sonları sıkıştırdığını aktaran Dr. Ünal, “Kollarımıza omurilikten 3 adet hudut uzanır ve bu hudutlar parmaklarımıza ulaşana kadar muhakkak kaslara ve cilt bölgelerine kısımlar verirler. Bu esnada bilhassa omuz, dirsek ve el bileği bölgesinde çeşitli tünellerin ortasında ya da kas kümelerinin içinde ilerlerler. Örneğin elimizin baş, işaret ve 3. parmağının duyusunu veren median hudut el bileğinden, tabanı el bilek kemikleri üzerinde kalın bir bağ ile kapalı olan karpal tünel ortasından parmakları hareket ettiren tendonlar ile geçer. Bu tünelin iç genişliği sabittir ve genişleyemez. Bu sebeple böbrek yetmezliği, diyabet, tiroid hastalıkları, romatolojik durumlar, alkolizm, gebelik üzere yumuşak dokularda ödeme sebep olan her türlü durum tünel iç hacmini daraltarak tünelden geçen hududun sıkışmasına, kan akımının, ötürüsıyla beslenmesinin bozulmasına niye olur” dedi.
Dr. Ünal, “Bu durumda huduttaki elektrik akımı yavaşlar ötürüsıyla his kusurları, kaslarda güçsüzlük, yorulma ve kramplar baş gösterir. Birebir durum öteki ikisi olan radial ve ulnar hudut ortasında geçerlidir. Bu sonlarda kol, dirsek, ön kol ve el bilekte çeşitli bölgelerde sıkışarak makul semptomlar verirler. Biz doktorlar hastanın şikayetleri, uğraşıları, yaptığı sporlar ve çalışma nizamlarını sorgulayarak hangi hududun hangi bölgede etkilendiği hakkında fikir sahibi oluruz. Takiben yapılan fizik muayene ve görüntüleme halleri ile hudut iletim suratını ölçen EMG testi ile de teşhis koyarız” sözlerini kullandı.
Hem emekçi birebir vakitte beyaz yakalıda görülüyor: Karpal Tünel Sendromu
Birinci üç parmağın duyusunu sağlayan median sonun en epeyce sıkıştığı bölgenin el bileği olduğunu belirten Doç. Dr. Mehmet Bekir Ünal, “Latince Carpus olarak isimlendirilen el bileğini oluşturan kemikler avuç tarafında kalın bir bağ ile birbirine bağlanarak karpal tüneli oluşturur. El parmaklarımızı oynatan tendonlar ve bir daha baş, 2. ve 3. parmakları uyaran median hudut birlikte bu tünelin ortasından geçer. Bilhassa masa başı çalışan daima klavye ve mouse kullanan ofis çalışanları ile bisiklet atletlerinde tünelin daima bası altında kalması ya da parmakların daima çalışması gereken işlerle uğraşan konut hanımları, paklık çalışanları, ağır işte çalışanlar da mekanik olarak hudut bası altında kalabilir” dedi.
Böbrek hastalıkları ve romatolojik hastalıklarda dokuların ödemlenmesi ve şişmesi tünel içi basıncı arttırarak sonun sıkışmasına ve kan deveranının bozulmasına yol açabileceğini ekleyen Doç. Dr. Mehmet Bekir Ünal, “Baskı altında kalan sonda basının derecesine bağlı olarak şikayetler ansızın başlayabildiği üzere vakit içinde hafifçeten şiddetliye yanlışsız ilerleyebilir. Bir hududun sıkışması daha sonrasında birinci etkilenen daha ince yapılı olan duysal liflerdir. Bu sebeple evvela ellerde uyuşma, karıncalanma ve ağrı üzere duysal şikayetler başlar. Bası devam ettiği sürece vakit içinde motor liflerde etkilenecek ve kaslarda erime, güç kaybı ve hareket kısıtlılığı kendini gösterecektir. bu biçimdece kronik hastalarda ellerinden nesneleri düşürme, beceriksizlik, daha evvel rahatlıkla yaptıkları el hünerlerinde yavaşlama izlenecektir. Bu hastalarda şikayetler bilhassa geceleri uykudan uyandıran uyuşma ve ağrı, sabahları kalkınca ellerde görülen hareket kısıtlılığı ve bir daha uyuşmalardır” açıklamasında bulundu.
Uzun mühlet akıllı telefon kullananlar dikkat
Kubital tünel sendromu ikinci sıklıkta görülen hudut sıkışması tipi olduğunu vurgulayan Dr. Ünal, “Günümüzde bu tip hudut sıkışmasının bir öteki niçini ise uzun müddet akıllı telefonlar ile meşgul olmaktır” dedi. Ünal, kubital tünel sendromunun niçinlerini şu sözlerle deklare etti:
“Üst ekstremitenin bir öbür hududu olan Ulnar sonun dirsek iç kısmındaki bir tünelden geçerken sıkışması kararı oluşur. Ulnar hudut tünel ortasında farklı anatomik yapılar tarafınca basıya mağruz kalabilir. Bilhassa dirsekler kıvrık durumda uzun müddet masa başı çalışanlarda gördüğümüz bu sıkışma tipinde hastalar 4.5. Parmaklarda uyuşma ön kolun ve dirseğin iç kısmına yayılan ağrı ile polikliniğimize başvururlar. İleri safhalarda bu hastalarda bilhassa baş ve 2. Parmak içindeki perde kaslarından erime ayrıyeten 4.5. Parmaklarda pençeleşme deformitesi dikkat çeker. bir daha dirseklerin bu türlü uzun mühlet kapalı kalması Ulnar hudut üzerinde baskı ve gerginlik yaratarak yüzük ve serçe parmaklarda uyuşmalara yol açmaktadır.”
Bileğe takılan saat, bilezik üzere nesneler radial hudut sendromuna niye oluyor
Üst ekstremitenin 3. büyük sonu olan radial hududun temel misyonu el bileğimizi, başparmak ve öbür parmaklarımızı üst kaldıran kas kümelerini uyarmaktır. Duyusal olarak ise elimizin sırt bölgesinin hissini verir” diyen Dr. Ünal, “Günlük hayattaki aktivitelerimiz ile epeyce az görülen radial hudut sıkışmalarında ise hastalar çoklukla el bilek, başparmak ve başka parmakları üst kaldırmada güçsüzlük ya da tam işlev kaybı ile müracaatlar. Bu tip sıkışmaların temel niçinleri içinde humerus denen kol kemiğinin kırığı yahut dirsek kırıkları üzere ağır travmalar olmakla bir arada hududun anatomik yolu boyunca makul bölgelerde darbelere maruz kalmasıdır. Bir başka sebep ise el bilekte takılan saat bilezik üzere nesnelerin sonu sıkıştırmasıdır. Burada şikayetler duysal kısmı ilgilendirir ve bilhassa el bileği üzerinde yanma şikayeti ile kendini göstermektedir” diyerek kıymetli ihtarlarda bulundu.
Teşhis koyarken hastanın kıssası değerli
Ağrı şikayeti ile doktora başvuran hastaların öyküsü, yaptığı işi, günlük yaşantısı hakkındaki ayrıntıların hudut sıkışmasının varlığı hakkında ipuçları verdiğini söyleyen Ünal, “Hastanın açıklamalarından daha sonra yapılan fizik muayenesinde bilhassa sıkışmanın olduğu bölgelerde hafifçei parmak vurmalarıyla oluşan elektriklenmeler, hudut duyu bölgesi boyunca karıncalanma ve his kusurları, kimi bölgelerdeki kas erimeleri, çöküntüler ve kimi hareketlerin yapılamaması hudut sıkışmalarının tipik bulgularıdır” dedi.
Teşhis halleri hakkında bilgiler veren Doç. Dr. Mehmet Bekir Ünal, “Tanı birçok vakit fizik muayene ile konulabilse de EMG dediğimiz hudut iletiminin suratını, kasların uyaranlara karşılığını kıymetlendiren bir test sistemi ile teşhis pekiştirilmektedir. Bu test bize hudut hasarının şiddeti hakkında sayısal pahalar verecek ve yavaşça, orta ve ağır olarak sınıflandıracaktır. Ender durumlarda hududa bası yapabilecek patolojik oluşumlardan kuşku duyabiliriz. bu biçimde bir durum varlığında ise röntgen, MR ya da tomografi üzere tetkiklerde istemek gerekebilmektedir” diye konuştu.
Tedavi adım adım planlanır
Hudut sıkışması tanısı konulan hastalarda sıkışmanın şiddetine nazaran tedavi planlaması yapıldığını söyleyen Doç. Dr. Mehmet Bekir Ünal, sıkışmaların derecesine nazaran tedavi biçimlerini şöyle deklare etti:
“hafifçe derecedeki sıkışmalarda aktivite modifikasyonu, ellerin ergonomik konumlarda kullanılması, istirahat, sıkışan sonun çeşitli ortezler yahut ateller ile hareketsiz konumda tutulması üzere konservatif yollarla birlikte antienflamatuar ilaç ve vitamin alınması tedavide kullandığımız usullerdir.
Orta ve ağır derecedeki sıkışmalarda ise hudut mesaj suratının belirli düzeyin altında olması, motor hudutların etkilenmiş olması üzere durumlarda eşlik ediyorsa cerrahi tedavi seçeneklerine başvurulmaktadır. Cerrahi olarak yapılan süreçler sona bası yapan anatomik yapıların kapalı yahut açık cerrahi formüller ile kesilerek sonun gevşetilmesini sağlar. Birtakım durumlarda hudut var olan anatomik konumundan öteki bir konuma alınabilir.
kimi vakit de sona bası yapan kitle, kist ya da tümör üzere patolojik oluşumlar cerrahi olarak çıkartılarak hudut üstündeki bası ortadan kaldırılır. Gebelik sırasında bedende biriken ödem sebebiyle oluşan hudut sıkışmalarında ise şikayetler doğum daha sonrasında bedende biriken ödemin gitmesiyle birlikte bizatihi büyük oranda geçmektedir.” sözlerini kullandı.