AirdropAvcisi
New member
Yaşar Kemal Vakfı ile birlikte düzenlenen aktifliklerin birincisi ‘Sinemada Yaşar Kemal’ oldu. Adana Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu’nda yapılan söyleşi öncesinde Yaşar Kemal Vakfı Lideri Ayşe Semiha Baban “Bugün Yaşar Kemal’in Altın Koza’da anılıyor olması, eminim kendisini de fazlaca memnun ederdi” dedi.
“YAŞAR KEMAL SANATKARLARA DA BİZE DE IŞIK OLDU”
Adana Büyükşehir Belediye Lideri Zeydan Karalar, Yaşar Kemal üzere bir pahası, ustayı anlatmanın sıkıntı olduğunu belirterek “Yaşar ağabeyi, nasıl anlatırsanız anlatın onu tanımlamaya kelamlar yetmez. Küçük yaşta yanı başında babası öldürülmüş, oradan çıkmış dünyanın en değerli müelliflerinden birisi olmuş. Çukurova’nın özelliklerini, insanını kimse onun üzere anlatamamış, tanıtamamıştır. Çoğumuz okumaya Yaşar Kemal ile başladık. Adana’dan İstanbul’a giden neredeyse herkes Yaşar ağabeye uğramış. Kendisi de büyük zorluklar ortasında bulunmasına karşın neyi var ise paylaşmış. Yaşar Kemal öteki sanatçılara ışık olmuş. Büyük müellif, büyük kalpli insan Yaşar ağabeyi hürmet ile anıyorum” diye konuştu.
“KENDİSİNİ EDEBİYATA TAŞIDI”
Mazlum Vesek moderatörlüğünde, Nebil Özgentürk’ün yönettiği belgesel gösterimi ile başlayan söyleşiye, Lale Mansur, Doç. Dr. Aydın Çam, Prof. Dr. Cihan Erdönmez ve Zülfü Livaneli konuşmacı olarak katıldı.
Türkan Şoray, Arif Keskiner ve Selim İleri’nin de Yaşar Kemal ile ilgili niyetleri çekilen görüntülerle paylaşıldı. Zülfü Livaneli “Yaşar Kemal’in kişiliğimin ve sanatımın oluşumunda yadsınamaz bir tesiri var, ustamdır. Yaşar Kemal, halkın ve ozanların lisanını çağdaş edebiyatımıza soktu ve Anadolu’nun kendisini edebiyata taşıdı. Yaşar Kemal’i okumanın yanında sevmek yetmiyor, anlamak da gerekiyor” dedi.
LALE MANSUR GÖZYAŞLARINI TUTAMADI
Yaşar Kemal’den bahsederken gözyaşlarını tutamayan Lale Mansur ise şunları söylemiş oldu:
“Yaşar Kemal, mert, idealist, cömert, hüznün eri, altın kalpli bir çocuktu. Büyük ustayı yakından tanıma talihine erişmiş bir beşerim. Sahnede dansçı olarak oynadığım son şov Yaşar Kemal’in ‘Bebek’ kitabından uyarlanan bir bale şovuydu. Oyunculuğa karar verdiğimde ise birinci onun yapıtıyla kamera karşısına geçtim. İki profesyonel ömrümde da Yaşar Kemal fazlaca kıymetliydi. Yaşar Kemal karşısında kim olursa olsun, dünyanın en değerli insanı varmış üzere konuşurdu. Kentte doğmuş büyümüş biri olarak, doğayı, kırsalı ve insanları onun yardımıyla öğrendim. O kadar gerçek ki, söylemiş oldukleri ve yazdıkları iliklerimize kadar işliyor.”
“YAŞAR KEMAL SANATKARLARA DA BİZE DE IŞIK OLDU”
Adana Büyükşehir Belediye Lideri Zeydan Karalar, Yaşar Kemal üzere bir pahası, ustayı anlatmanın sıkıntı olduğunu belirterek “Yaşar ağabeyi, nasıl anlatırsanız anlatın onu tanımlamaya kelamlar yetmez. Küçük yaşta yanı başında babası öldürülmüş, oradan çıkmış dünyanın en değerli müelliflerinden birisi olmuş. Çukurova’nın özelliklerini, insanını kimse onun üzere anlatamamış, tanıtamamıştır. Çoğumuz okumaya Yaşar Kemal ile başladık. Adana’dan İstanbul’a giden neredeyse herkes Yaşar ağabeye uğramış. Kendisi de büyük zorluklar ortasında bulunmasına karşın neyi var ise paylaşmış. Yaşar Kemal öteki sanatçılara ışık olmuş. Büyük müellif, büyük kalpli insan Yaşar ağabeyi hürmet ile anıyorum” diye konuştu.
“KENDİSİNİ EDEBİYATA TAŞIDI”
Mazlum Vesek moderatörlüğünde, Nebil Özgentürk’ün yönettiği belgesel gösterimi ile başlayan söyleşiye, Lale Mansur, Doç. Dr. Aydın Çam, Prof. Dr. Cihan Erdönmez ve Zülfü Livaneli konuşmacı olarak katıldı.
Türkan Şoray, Arif Keskiner ve Selim İleri’nin de Yaşar Kemal ile ilgili niyetleri çekilen görüntülerle paylaşıldı. Zülfü Livaneli “Yaşar Kemal’in kişiliğimin ve sanatımın oluşumunda yadsınamaz bir tesiri var, ustamdır. Yaşar Kemal, halkın ve ozanların lisanını çağdaş edebiyatımıza soktu ve Anadolu’nun kendisini edebiyata taşıdı. Yaşar Kemal’i okumanın yanında sevmek yetmiyor, anlamak da gerekiyor” dedi.
LALE MANSUR GÖZYAŞLARINI TUTAMADI
Yaşar Kemal’den bahsederken gözyaşlarını tutamayan Lale Mansur ise şunları söylemiş oldu:
“Yaşar Kemal, mert, idealist, cömert, hüznün eri, altın kalpli bir çocuktu. Büyük ustayı yakından tanıma talihine erişmiş bir beşerim. Sahnede dansçı olarak oynadığım son şov Yaşar Kemal’in ‘Bebek’ kitabından uyarlanan bir bale şovuydu. Oyunculuğa karar verdiğimde ise birinci onun yapıtıyla kamera karşısına geçtim. İki profesyonel ömrümde da Yaşar Kemal fazlaca kıymetliydi. Yaşar Kemal karşısında kim olursa olsun, dünyanın en değerli insanı varmış üzere konuşurdu. Kentte doğmuş büyümüş biri olarak, doğayı, kırsalı ve insanları onun yardımıyla öğrendim. O kadar gerçek ki, söylemiş oldukleri ve yazdıkları iliklerimize kadar işliyor.”