JoKeR
Active member
Nisan Erdem’in birinci kitabı Gör İhtarı Everest Yayınları’ndan çıktı. Fazilet kitabıyla birinci müsabakasını şu cümlelerle anlatıyor: “Kendi hisseme düşen kitapları omuz çantama koydum, Sultanahmet’ten Karaköy’e kadar yürüdüm. Galata Köprüsü’nde soluklandım, etrafı seyrettim, bu sırada çantamın tartısı bana yazdıklarımın dünyada artık bir yer kapladığını haber verdi.”
Birinci yapıtınız yayınlandığında neler hissettiniz?
Birinci hikayem Düş nazarann Kum Saatleri Öykülem’de yayınlanmıştı. O gün yaşadığım heyecanı kitabım çıktığında dahi yaşamadım. Hatta kendime “Abartma Nisan, yalnızca bir hikayen yayınlandı, sakin ol,” deyip durmuştum. Bir yandan “Bu küçük bir adım,” diye düşünüyor, bir yandan da “Bu adımların küçüğü mü olurmuş?” diyerek kendime karşı çıkıyordum. daha sonrasında en az bir hafta ağzım kulaklarımda dolaştım.
Kitabınızı elinize alınca birinci vakit içinderda ne yaptınız?
Gör İhtarı, Nisan Fazilet, Everest Yayınları 2021 86 sayfa
Birinci hikayem yayınlandığında ne kadar heyecanlıysam kitabım çıktığında o kadar sakindim. Kendi hisseme düşen kitapları omuz çantama koydum, Sultanahmet’ten Karaköy’e kadar yürüdüm. Galata Köprüsü’nde soluklandım, etrafı seyrettim, bu sırada çantamın yükü bana yazdıklarımın dünyada artık bir yer kapladığını haber verdi. Akşam kitabı okumak istedim fakat yapamadım. Bana epeyce yabancı geldi. Güya kitabı ben değil adaşım olan biri yazmıştı da isim benzerliğinden dolayı almış, meskenime getirmiştim. Olağanda fazlaca heyecanlı ve duygusal yansılar veririm. O gün reaksiyonsuz kaldım.
Kitabınızı birinci kime imzaladınız?
Kitaptaki bir hikayenin çatısını oluşturan Mecnun Gönül bir daha türküsünü bana öğreten eski dostuma imzaladım. O sayfaya “yaşamımda imzaladığım birinci kitap” diye not düştüm.
BİRİNCİ HİKAYENİN BİRİNCİ CÜMLESİ
Okur evvel hangi hikayenizi okumalı?
Kitaptaki sıralamanın takip edilmesini tavsiye ederim fakat okur bu biçimde yapar mı bilemiyorum. Kierkegaard Ya/ Ya da’ da bir oyunun ortasını izleyen ya da bir kitabın üçüncü kısmını okuyan birinin, müellifin planladığından epey farklı bir şeyin tadını çıkardığını söyler. Eltünt Kuş’un birinci, Ve Şimdi’nin son hikaye olması ve ortadaki hikayelerin sıralaması manalı olsa da bunu takip etmemek başka bir keyiftir tahminen de. Ben hikaye kitaplarına birinci cümlesini en hayli sevdiğim hikayeden başlarım. Tesadüf mü değil mi bilmiyorum lakin Gör İhtarı’nın birinci hikayesi de birinci cümlesini en epeyce sevdiğim hikaye.
Gece mi yazarsınız, gündüz mü?
İçimden ne vakit gelirse bu biçimde yazıyorum lakin şöyleki bir düşününce hikayelerimin birçoklarının birinci cümle ve paragraflarını geceleri not ettiğimi, sabah uyanınca ise üzerlerinde düşündüğümü ve hâlâ yazılmaya paha görüyorsam yazmaya devam ettiğimi fark ettim.
Defter mi, bilgisayar mı?
Dört beş sene evvel ekseriyetle defterime yazardım hikayeleri. Artık epey az defter kullanıyorum. Artık bilgisayar, hatta telefon önceliğim. Elimde telefon varken ileti atıyor olduğumu zannedebilirsiniz fakat ben aklıma birdenbire gelen bir hikaye fikrini kaçırmamak için yazıyor olabilirim. Telefon aklıma gelen âlâ bir fikrin uçup gitmemesini sağlıyor. Örneğin Eltünt Kuş’un bir kısmını metroda giderken telefonuma yazdım. olağan olarak telefona yazdığım yerleri bilgisayarımda sonrasındasında düzeltiyor ve genişletiyorum.
Birinci yapıtınız yayınlandığında neler hissettiniz?
Birinci hikayem Düş nazarann Kum Saatleri Öykülem’de yayınlanmıştı. O gün yaşadığım heyecanı kitabım çıktığında dahi yaşamadım. Hatta kendime “Abartma Nisan, yalnızca bir hikayen yayınlandı, sakin ol,” deyip durmuştum. Bir yandan “Bu küçük bir adım,” diye düşünüyor, bir yandan da “Bu adımların küçüğü mü olurmuş?” diyerek kendime karşı çıkıyordum. daha sonrasında en az bir hafta ağzım kulaklarımda dolaştım.
Kitabınızı elinize alınca birinci vakit içinderda ne yaptınız?
Gör İhtarı, Nisan Fazilet, Everest Yayınları 2021 86 sayfa
Birinci hikayem yayınlandığında ne kadar heyecanlıysam kitabım çıktığında o kadar sakindim. Kendi hisseme düşen kitapları omuz çantama koydum, Sultanahmet’ten Karaköy’e kadar yürüdüm. Galata Köprüsü’nde soluklandım, etrafı seyrettim, bu sırada çantamın yükü bana yazdıklarımın dünyada artık bir yer kapladığını haber verdi. Akşam kitabı okumak istedim fakat yapamadım. Bana epeyce yabancı geldi. Güya kitabı ben değil adaşım olan biri yazmıştı da isim benzerliğinden dolayı almış, meskenime getirmiştim. Olağanda fazlaca heyecanlı ve duygusal yansılar veririm. O gün reaksiyonsuz kaldım.
Kitabınızı birinci kime imzaladınız?
Kitaptaki bir hikayenin çatısını oluşturan Mecnun Gönül bir daha türküsünü bana öğreten eski dostuma imzaladım. O sayfaya “yaşamımda imzaladığım birinci kitap” diye not düştüm.
BİRİNCİ HİKAYENİN BİRİNCİ CÜMLESİ
Okur evvel hangi hikayenizi okumalı?
Kitaptaki sıralamanın takip edilmesini tavsiye ederim fakat okur bu biçimde yapar mı bilemiyorum. Kierkegaard Ya/ Ya da’ da bir oyunun ortasını izleyen ya da bir kitabın üçüncü kısmını okuyan birinin, müellifin planladığından epey farklı bir şeyin tadını çıkardığını söyler. Eltünt Kuş’un birinci, Ve Şimdi’nin son hikaye olması ve ortadaki hikayelerin sıralaması manalı olsa da bunu takip etmemek başka bir keyiftir tahminen de. Ben hikaye kitaplarına birinci cümlesini en hayli sevdiğim hikayeden başlarım. Tesadüf mü değil mi bilmiyorum lakin Gör İhtarı’nın birinci hikayesi de birinci cümlesini en epeyce sevdiğim hikaye.
Gece mi yazarsınız, gündüz mü?
İçimden ne vakit gelirse bu biçimde yazıyorum lakin şöyleki bir düşününce hikayelerimin birçoklarının birinci cümle ve paragraflarını geceleri not ettiğimi, sabah uyanınca ise üzerlerinde düşündüğümü ve hâlâ yazılmaya paha görüyorsam yazmaya devam ettiğimi fark ettim.
Defter mi, bilgisayar mı?
Dört beş sene evvel ekseriyetle defterime yazardım hikayeleri. Artık epey az defter kullanıyorum. Artık bilgisayar, hatta telefon önceliğim. Elimde telefon varken ileti atıyor olduğumu zannedebilirsiniz fakat ben aklıma birdenbire gelen bir hikaye fikrini kaçırmamak için yazıyor olabilirim. Telefon aklıma gelen âlâ bir fikrin uçup gitmemesini sağlıyor. Örneğin Eltünt Kuş’un bir kısmını metroda giderken telefonuma yazdım. olağan olarak telefona yazdığım yerleri bilgisayarımda sonrasındasında düzeltiyor ve genişletiyorum.