Yeni Şafak muharriri Hasan Öztürk, 29 Eylül’de, Soçi kentinde gerçekleşen Rusya Devlet Lideri Vladimir Putin görüşmesinin akabinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın uçakta, F-35 ve Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Kurulu Orta Doğu Koordinatörü Brett McGurk konusunda yaptığı açıklamayı hatırlatarak “Anlayabildiğimiz kadarıyla, Roma’daki Biden-Erdoğan görüşmesi öncesi Amerikan tarafına iki mevzuda konut ödevi verilmiş oldu” diye yazdı.
Soçi tepesinin içeride ve dışarıda rahatsız yarattığını yazan Öztürk, tepenin Erdoğan’ın elini kuvvetlendirdiğini ve Roma’da gerçekleşecek olan G-20 doruğuna daha özgüvenle gideceğini yazdı.
ABD Lideri Biden’in, New York’taki Birleşmiş Milletler toplantısına katılan ve Türkevi’nin açılışını yapan Erdoğan ile temas kurmamasının Türk -Amerikan bağlantılarında gerginliğe niye olduğunu yazan Öztürk, “Erdoğan’ın uçağının Esenboğa’dan Soçi’ye hareket edeceği son ana kadar Amerika’ya yakın takımların Türkiye’de ne çeşit hareketler yaptığını da gördük. 28 Eylül Salı günü akşam saatlerinde haber merkezlerine düşen ‘Biden ile Erdoğan 30/31 Ekim’de Roma’da G-20 tepesinde görüşecek’ son dakika bilgisi bile Soçi’nin tesirini kırmaya dönük bir hamleydi” değerlendirmesinde bulundu.
Erdoğan’ın, uçakta Amerika’ya iki konuda mesken ödevi verdiğini yazan Öztürk yazısına özetle şu biçimde devam etti: “Erdoğan, uçakta mevzuyu F-35’lere getirip, ‘Biz o uçaklar için 1 milyar 400 milyon dolar para ödedik. O denli kolay para kazanmıyoruz. Ya uçaklarımızı verin ya da paramızı’ dedi. İkinci olarak, iki kez McGurk ismini andı. Ve ‘Suriye’de adeta terör örgütlerini yönetmektedir’ dedi. ‘Terör örgütleriyle kol koladır’ dedi.
Anlayabildiğimiz kadarıyla, Roma’daki Biden-Erdoğan görüşmesi öncesi Amerikan tarafına iki hususta konut ödevi verilmiş oldu. Şayet epey düzgün niyetli çıkışa rağmen Amerikan tarafı da bir yeterli niyet gösterisi yapacaksa işte size iki fırsat dendi F-35’ler konusunda olumlu bir adım atın ya da Suriye’de gönderdiğiniz adamınız McGurk’ü bölgeden çekin. Bakalım Amerikalılar bu iki hususta ne yapacak?”
Yazının tamamını okumak için
Soçi tepesinin içeride ve dışarıda rahatsız yarattığını yazan Öztürk, tepenin Erdoğan’ın elini kuvvetlendirdiğini ve Roma’da gerçekleşecek olan G-20 doruğuna daha özgüvenle gideceğini yazdı.
ABD Lideri Biden’in, New York’taki Birleşmiş Milletler toplantısına katılan ve Türkevi’nin açılışını yapan Erdoğan ile temas kurmamasının Türk -Amerikan bağlantılarında gerginliğe niye olduğunu yazan Öztürk, “Erdoğan’ın uçağının Esenboğa’dan Soçi’ye hareket edeceği son ana kadar Amerika’ya yakın takımların Türkiye’de ne çeşit hareketler yaptığını da gördük. 28 Eylül Salı günü akşam saatlerinde haber merkezlerine düşen ‘Biden ile Erdoğan 30/31 Ekim’de Roma’da G-20 tepesinde görüşecek’ son dakika bilgisi bile Soçi’nin tesirini kırmaya dönük bir hamleydi” değerlendirmesinde bulundu.
Erdoğan’ın, uçakta Amerika’ya iki konuda mesken ödevi verdiğini yazan Öztürk yazısına özetle şu biçimde devam etti: “Erdoğan, uçakta mevzuyu F-35’lere getirip, ‘Biz o uçaklar için 1 milyar 400 milyon dolar para ödedik. O denli kolay para kazanmıyoruz. Ya uçaklarımızı verin ya da paramızı’ dedi. İkinci olarak, iki kez McGurk ismini andı. Ve ‘Suriye’de adeta terör örgütlerini yönetmektedir’ dedi. ‘Terör örgütleriyle kol koladır’ dedi.
Anlayabildiğimiz kadarıyla, Roma’daki Biden-Erdoğan görüşmesi öncesi Amerikan tarafına iki hususta konut ödevi verilmiş oldu. Şayet epey düzgün niyetli çıkışa rağmen Amerikan tarafı da bir yeterli niyet gösterisi yapacaksa işte size iki fırsat dendi F-35’ler konusunda olumlu bir adım atın ya da Suriye’de gönderdiğiniz adamınız McGurk’ü bölgeden çekin. Bakalım Amerikalılar bu iki hususta ne yapacak?”
Yazının tamamını okumak için