Yalova Belediyesi’ndeki ‘zimmet’ soruşturması niçiniyle İçişleri Bakanlığı’nca nazaranvden alınan Belediye Lideri Vefa Salman, kelam konusu yolsuzluğun kendisine intikal etmesiyle yargı yolunu tuttuğunu söylemiş oldu. “Sorarım size hangi hatalı, kendisi şahsen kabahat duyurusunda bulunup kanıtları ilgili makamlara verir?” diye soran Salman, “Şubat 2020’de başlayıp bugüne kadar gelinen süreçte benim hala belediye başkanlık nazaranvimi yapamamam ne vicdani, ne de yasal! Artık anlıyoruz ki uğraşımız yalnızca türel değil bununla birlikte siyasi!” dedi.
Dündar’ın bugünkü köşesinde aktardığı mektup şöyleki:
Beni sen de yakından tanıyorsun. Hangi merhalelerden geçerek nasıl seçildiğimin yakın tanıklarındansın. Ben hiç bir vakit bayağı bir belediye lideri olmadım. vazifeye seçilirken bile adliye koridorlarında sabahlayıp halkın tercihi olan bir oyun peşine düştüm. Tıpkı seçim periyodunda bir değil, iki sefer kazandım. Halkın sevgisini kazanmışız ki ikinci devrimizde de bence askerlik üzere kutsal olan bir bakılırsave bir daha takdir edildim.
Birinci nazaranve başlarken Yalovalılara “Bana hakkınızı helal etmeyeceğiniz hiç bir işin altına imza atmayacağım” diyerek kelam vermiştim. Çok şükür sözümü de tuttum.
Tüm Türkiye’nin yakından takip ettiği üzere 2020’nin Şubat ayında belediyemizin mali işler departmanında bir yolsuzluk tespit edildi. Mevzu bana intikal eder etmez, gerisinden kimler, neler çıkar diye hiç düşünmeden mevzuyu yargıya intikal ettirdim. Saatler ortasında kolluk kuvvetlerimize, isimli mercilere şikayetlerimizi ilettik. daha sonrasında 21 gün başkanlık bakılırsavime devam ettim. Soruşturmayı yürüten kolluk kuvvetlerimize, mülki müfettişlere tüm kanıt ve evrakların verilmesini sağladım.
aslına bakarsanız daha 2014 yılında nazaranve birinci başladığım günden bu yana daima “Gelin beni denetleyin, belediyemizi denetleyin” diye müracaatta bulundum.
27 Şubat 2020 tarihinde İçişleri Bakanlığı sonucuyla nazaranvden uzaklaştırıldım ve o tarihten bu yana 2 ayda bir, bu uzaklaştırmalarım uzatılıyor. 30 bin Yalovalının oyuyla seçilmiş biri olarak misyonumu yapamıyorum.
Aslında ben bu soruna hiç kendi siyasi mesleğim yahut belediye başkanlık görevi olarak bakmadım. Benim için öncelikli olan halkın sandıktaki tercihine pranga vurulmasıydı. Zira o koltuk benim değil, Yalova halkının. O koltukta emanetçiyim. O emanete sahip çıkmak için vazifeye iade edilmemi bekliyorum.
Lakin maalesef 19 aydır vicdanlara sığmayan bir müddetç yaşıyoruz. Sorarım size hangi hatalı, kendisi şahsen hata duyurusunda bulunup kanıtları ilgili makamlara verir? Ben 6 Şubat’tan 27 Şubat’a kadar olan süreçte belediye lideri olarak tüm kanıt ve evrakları ilgili makamlara veren şahısım. Kabahati ortaya çıkartıp hatalı olarak yargılanan tahminen de birinci şahısım.
Sorarım size; yapılan tüm duruşmalarda benimle ilgili en ufak bir kanıt, bir şahit sözü olmamasına karşın, MASAK ve uzman raporlarında benim açımdan ufacık kuşku uyandıracak bir dahlim olmadığı ortaya çıkmasına karşın niye nazaranvde değilim?
Sorarım size; Türkiye’de bir hayli belediyede, bir kısmı yakın vakitte, çeşitli yolsuzluk ve zimmet olayları gerçekleşiyor. hiçbirinde belediye liderleri söze bile çağrılmazken ben niye halka hizmet etmekten yoksun bırakılıyorum?
bir daha sorarım size; belediyedeki kontrol kurulunun, Sayıştay ve Mülkiye Müfettişlerinin bile ortaya çıkaramadığı bir yolsuzluktan dolayı ben niye yargılanıyorum? Yardımcım niye 19 aydır cezaevinde yatıyor?
Yapılan incelemelerde bu yolsuzluğun 2014’ten, yani ben lider olmadan evvel başladığı sabitken niye yalnızca Vefa Salman ve yardımcısı bu kabahatle ilgili hale getiriliyor?
Şubat 2020’de başlayıp bugüne kadar gelinen süreçte benim hala belediye başkanlık bakılırsavimi yapamamam ne vicdani, ne de yasal! Artık anlıyoruz ki uğraşımız yalnızca hukuksal değil bununla birlikte siyasi!..
Lakin ben ömrü boyunca çabayı seven birisi oldum, gayret etmekten kaçmadım. Artık de Yalova halkının iradesine sahip çıkmak için çabamı sürdürüyorum. 2014’te kazandığımız seçimi elimizden almaya çalışırlarken bir oya sahip çıkmak için çaba verdiğim üzere, artık de birebir kararlılıkla çabama devam ediyorum.
Ve görüyorum ki Yalova halkı, kamuoyu da bu gayretimizi görüyor, takdir ediyor. Yapılan hukuksuzluğun şuurunda olarak bana olan ilgi ve dayanağın her geçen gün arttığını görüyorum. Belediye başkanlık vazifesini sürdürürken görmediğim takviyesi şu anda görüyorum ve bu beni daha da şevklendiriyor.
Son kelam olarak benim nazaranve hala iade edilmemiş olmam Vefa Salman’ın sorunu değil bir demokrasi meselesidir, bir adalet sıkıntısıdır. Biz de bu sorunu çözmekte kararlıyız…”
Dündar’ın bugünkü köşesinde aktardığı mektup şöyleki:
Beni sen de yakından tanıyorsun. Hangi merhalelerden geçerek nasıl seçildiğimin yakın tanıklarındansın. Ben hiç bir vakit bayağı bir belediye lideri olmadım. vazifeye seçilirken bile adliye koridorlarında sabahlayıp halkın tercihi olan bir oyun peşine düştüm. Tıpkı seçim periyodunda bir değil, iki sefer kazandım. Halkın sevgisini kazanmışız ki ikinci devrimizde de bence askerlik üzere kutsal olan bir bakılırsave bir daha takdir edildim.
Birinci nazaranve başlarken Yalovalılara “Bana hakkınızı helal etmeyeceğiniz hiç bir işin altına imza atmayacağım” diyerek kelam vermiştim. Çok şükür sözümü de tuttum.
Tüm Türkiye’nin yakından takip ettiği üzere 2020’nin Şubat ayında belediyemizin mali işler departmanında bir yolsuzluk tespit edildi. Mevzu bana intikal eder etmez, gerisinden kimler, neler çıkar diye hiç düşünmeden mevzuyu yargıya intikal ettirdim. Saatler ortasında kolluk kuvvetlerimize, isimli mercilere şikayetlerimizi ilettik. daha sonrasında 21 gün başkanlık bakılırsavime devam ettim. Soruşturmayı yürüten kolluk kuvvetlerimize, mülki müfettişlere tüm kanıt ve evrakların verilmesini sağladım.
aslına bakarsanız daha 2014 yılında nazaranve birinci başladığım günden bu yana daima “Gelin beni denetleyin, belediyemizi denetleyin” diye müracaatta bulundum.
27 Şubat 2020 tarihinde İçişleri Bakanlığı sonucuyla nazaranvden uzaklaştırıldım ve o tarihten bu yana 2 ayda bir, bu uzaklaştırmalarım uzatılıyor. 30 bin Yalovalının oyuyla seçilmiş biri olarak misyonumu yapamıyorum.
Aslında ben bu soruna hiç kendi siyasi mesleğim yahut belediye başkanlık görevi olarak bakmadım. Benim için öncelikli olan halkın sandıktaki tercihine pranga vurulmasıydı. Zira o koltuk benim değil, Yalova halkının. O koltukta emanetçiyim. O emanete sahip çıkmak için vazifeye iade edilmemi bekliyorum.
Lakin maalesef 19 aydır vicdanlara sığmayan bir müddetç yaşıyoruz. Sorarım size hangi hatalı, kendisi şahsen hata duyurusunda bulunup kanıtları ilgili makamlara verir? Ben 6 Şubat’tan 27 Şubat’a kadar olan süreçte belediye lideri olarak tüm kanıt ve evrakları ilgili makamlara veren şahısım. Kabahati ortaya çıkartıp hatalı olarak yargılanan tahminen de birinci şahısım.
Sorarım size; yapılan tüm duruşmalarda benimle ilgili en ufak bir kanıt, bir şahit sözü olmamasına karşın, MASAK ve uzman raporlarında benim açımdan ufacık kuşku uyandıracak bir dahlim olmadığı ortaya çıkmasına karşın niye nazaranvde değilim?
Sorarım size; Türkiye’de bir hayli belediyede, bir kısmı yakın vakitte, çeşitli yolsuzluk ve zimmet olayları gerçekleşiyor. hiçbirinde belediye liderleri söze bile çağrılmazken ben niye halka hizmet etmekten yoksun bırakılıyorum?
bir daha sorarım size; belediyedeki kontrol kurulunun, Sayıştay ve Mülkiye Müfettişlerinin bile ortaya çıkaramadığı bir yolsuzluktan dolayı ben niye yargılanıyorum? Yardımcım niye 19 aydır cezaevinde yatıyor?
Yapılan incelemelerde bu yolsuzluğun 2014’ten, yani ben lider olmadan evvel başladığı sabitken niye yalnızca Vefa Salman ve yardımcısı bu kabahatle ilgili hale getiriliyor?
Şubat 2020’de başlayıp bugüne kadar gelinen süreçte benim hala belediye başkanlık bakılırsavimi yapamamam ne vicdani, ne de yasal! Artık anlıyoruz ki uğraşımız yalnızca hukuksal değil bununla birlikte siyasi!..
Lakin ben ömrü boyunca çabayı seven birisi oldum, gayret etmekten kaçmadım. Artık de Yalova halkının iradesine sahip çıkmak için çabamı sürdürüyorum. 2014’te kazandığımız seçimi elimizden almaya çalışırlarken bir oya sahip çıkmak için çaba verdiğim üzere, artık de birebir kararlılıkla çabama devam ediyorum.
Ve görüyorum ki Yalova halkı, kamuoyu da bu gayretimizi görüyor, takdir ediyor. Yapılan hukuksuzluğun şuurunda olarak bana olan ilgi ve dayanağın her geçen gün arttığını görüyorum. Belediye başkanlık vazifesini sürdürürken görmediğim takviyesi şu anda görüyorum ve bu beni daha da şevklendiriyor.
Son kelam olarak benim nazaranve hala iade edilmemiş olmam Vefa Salman’ın sorunu değil bir demokrasi meselesidir, bir adalet sıkıntısıdır. Biz de bu sorunu çözmekte kararlıyız…”