Yeni Akit muharriri Abdurrahman Dilipak, iktisat ve son periyotta yaşanan döviz kurundaki artışla ilgili değerlendirmelerde bulunduğu bugünkü yazısında “Ocak, Şubat, Mart dünya ve bölge açısından kritik dönem” dedi.
Dilipak, “Nasreddin Hoca ve para” başlıklı bugünkü yazısında “Nasreddin Hocanın iki oğlu vardır. Düşünün biri Dolara yatırsın parasını, biri TL’ye. Bunlardan birinin anası ağlayacak. Lakin kimin anası ağlarsa ağlasın hocanın bayanı ağlayacak. Suyu bulandıran daima kazanacak, milletse daima kaybedecek” görüşünü lisana getirdi.
Toplumsal medyada “Geçen gün 1 milyar dolar satan biri bir gün daha sonra o para ile 1 milyar 340 milyon dolar aldı. Bir günde dolar bazında % 34 kâr etmiş oldu. Nasıl oldu bu iş. Bu ifritten sualin kılını çekmez akıl” aforizmasının dolaştığını yazan Dilipak, bu oyunun birinci sefer oynanmadığını ve sonunda daima birebir çukura düşüldüğünü yazdı. Seçimlere 1 buçuk yıl kaldığını yazan Dilipak, şu biçimde devam etti: Bu tartışma bu biçimde daha 10 gün sürer, daha sonra rota muhakkak olur. esasen Ocak, Şubat, Mart dünya ve bölge açısından kritik devir. Kaldı 3 ay, ne vakit Anayasa konuşacağız, ne vakit Siyasi Partiler, seçim yasasını konuşacağız. Erken seçim filan olmasa da, aslına bakarsan 1 yıl kala tartışmalar başlar. Bu ortada 2 milletvekili daha bir biçimde ömrünü kaybederse, 3 ay daha sonra memleket orta seçime sarfiyat. bu biçimde da seçim çarçabuk bir yıl daha sonrasına yapılır. Zira seçimlere bir yıl kala orta seçim yapılmaz. Bir de, bugün seçimlerle ilgili yapacağınız yasa değişikliği bir yıl daha sonra yürürlüğe giriyor. Yani seçime giden yolda yasa değişikliğini bir yıldan erken halletmeniz gerek.
Görünen o ki, 3 ay iktisat konuşacağız, daha sonra 3 ay seçim yasasında, siyasi partiler yasasında, anayasada yapacağımız değişiklikleri konuşacağız, daha sonra da seçim tartışması. Düzgün mi!”
Yazının tamamını okumak için
Dilipak, “Nasreddin Hoca ve para” başlıklı bugünkü yazısında “Nasreddin Hocanın iki oğlu vardır. Düşünün biri Dolara yatırsın parasını, biri TL’ye. Bunlardan birinin anası ağlayacak. Lakin kimin anası ağlarsa ağlasın hocanın bayanı ağlayacak. Suyu bulandıran daima kazanacak, milletse daima kaybedecek” görüşünü lisana getirdi.
Toplumsal medyada “Geçen gün 1 milyar dolar satan biri bir gün daha sonra o para ile 1 milyar 340 milyon dolar aldı. Bir günde dolar bazında % 34 kâr etmiş oldu. Nasıl oldu bu iş. Bu ifritten sualin kılını çekmez akıl” aforizmasının dolaştığını yazan Dilipak, bu oyunun birinci sefer oynanmadığını ve sonunda daima birebir çukura düşüldüğünü yazdı. Seçimlere 1 buçuk yıl kaldığını yazan Dilipak, şu biçimde devam etti: Bu tartışma bu biçimde daha 10 gün sürer, daha sonra rota muhakkak olur. esasen Ocak, Şubat, Mart dünya ve bölge açısından kritik devir. Kaldı 3 ay, ne vakit Anayasa konuşacağız, ne vakit Siyasi Partiler, seçim yasasını konuşacağız. Erken seçim filan olmasa da, aslına bakarsan 1 yıl kala tartışmalar başlar. Bu ortada 2 milletvekili daha bir biçimde ömrünü kaybederse, 3 ay daha sonra memleket orta seçime sarfiyat. bu biçimde da seçim çarçabuk bir yıl daha sonrasına yapılır. Zira seçimlere bir yıl kala orta seçim yapılmaz. Bir de, bugün seçimlerle ilgili yapacağınız yasa değişikliği bir yıl daha sonra yürürlüğe giriyor. Yani seçime giden yolda yasa değişikliğini bir yıldan erken halletmeniz gerek.
Görünen o ki, 3 ay iktisat konuşacağız, daha sonra 3 ay seçim yasasında, siyasi partiler yasasında, anayasada yapacağımız değişiklikleri konuşacağız, daha sonra da seçim tartışması. Düzgün mi!”
Yazının tamamını okumak için