JoKeR
Active member
Karavanla tatil bilhassa son devirde pek popülerlşeşti. Covid-19 salgınıyla birlikte kalabalıkalrdan uzak kalarak dinlenmek de herkes için cezbedici bir alternatif oldu. Seyahat müellifi Melih Uslu Mona Yayınları’ndan çıkardığı İğneada’dan Pamukkale’ye Otomobille Anadolu kitabında kendi arabası yahut karavanıyla Ege’yi gezmek isteyenlere rotalar, ipuçları ve sayısız teklif de bulunuyor. Uslu’yla hem son periyotta popülerleşen bu tatil çeşidini tıpkı vakitte önerdiği rotaları konuştuk.
-Karavan bilhassa son birkaç yıldır gündemimizde ziyadesiyle yer tutuyor. Birden niye karavana merak saldık?
Bunun sebebi aslında pandemi süreci. Covid-19, biroldukça bahiste olduğu üzere seyahat alışkanlıklarımızı da değiştirdi. Artık tabiatın huzur veren dinginliğini alabildiğine hissetmek, bir kamp ateşinin çıtırtısında yıldızlarla dolu gökyüzünü izlemek ve sonraki güne okuyarak, yüzerek ya da etraf seyahatleriyle başlamak çabucak her insanın hayali… Bunu yaşamanın en âlâ yollarından biri ise karavan tatilleri oluyor.
Karavan ne vakit ortaya çıkıyor? Bunun bir tarih var mı?
Aslında evet bir tarihi var. Bir cins “gezer otel” sistemini ayağımıza getiren karavan seyahatlerinin geçmişinin 1900’lü yılların birinci çeyreğine kadar uzandığını biliyoruz. Bu hayat biçiminin dünyada en gelişmiş olduğu ülkelerin başında gelen Almanya’da 6 milyondan fazla karavan sahibi olduğu, bir o kadar insanın da kiralama yoluna gittiği biliniyor. Alman Turizm Birliği’ne nazaran Almanya’da karavan ve kamp tipi konaklamalarda geceleme sayısı, geçen yıl 26 milyonu bulmuş. Keza Fransa’da karavanlara yönelik 3 bine yakın kamp alanının hizmet verdiği biliniyor.
Pekala ya Türkiye’de durum nedir?
Aslında karavan kültürüne yönelik teşebbüsler Türkiye’de de yeni değil. Kamp ve Karavan Derneği, 1966 yılında beri faaliyetlerini sürdürüyor. Ayrıyeten Trakya’dan Antalya’ya uzanan tam dokuz derneğin oluşturduğu bir de Ulusal Kamp ve Karavan Federasyonumuz var. Resmî sayılara göre hala Türkiye’de 5 binden çok karavan dolanım halinde. Aracını karavana çevirenler buna dahil değil. İstatistikler, ülkemizde karavana yönelik talepte geçtiğimiz yıla kıyasla yüzde 30’luk artış olduğunu gösteriyor. Araştırmalara nazaran bugün Türkiye nüfusunun dörtte biri, potansiyel karavan müşterisi… Kesim profesyonellerine göre Türkiye’nin turizm gayelerine ulaşabilmesi için karavancılardan elde edilecek gelirlerin epey büyük kıymeti var. Çünkü Batı ülkelerinin karavan turistleri, araç başına günde ortalama bin avro harcıyor. Karavan üreticileri, Türkiye’nin bu çeşit seyahatler açısından epey büyük potansiyel taşıdığını, kamp seçeneklerinin çeşitlenme suratının arttırılmasıyla ülkemizin Avrupa’nın karavan üssü olabileceğini belirtiyor. Öte yandan mevzuya ait yayımlanan aktüel tahliller, artık karavan hayatının emeklilik düşü olmaktan çıktığını ve son dört yıldır, 25-45 yaş kümesi beyaz yakalı çalışanların bu kültüre ilgiyle yaklaştığını gösteriyor.
HOBİ DEĞİL MUHTAÇLIK OLDU
Pekala başka tatillerden nasıl farkları var karavanla tatilin?
Karavan tatilleri için seyahatin en özgür halini sunuyor desek sanırım abartmış olmayız. Hakikaten de karavan tatilleri, tabiatla iç içe çokça vakit geçirme ve istenildiği vakit yer değiştirme imkanı sunuyor. Karavan tutkunlarına nazaran bu çeşit seyahatler hem pratik tıpkı vakitte son derece eğlenceli.
Eskiye oranla pek değişik araçlar da var. Bu da talebi arttıyor sanırım.
Günümüzdeki karavan teknolojisi, insanın gereksinimlerini en küçük detayına kadar düşünmüş ve olağanüstü bir dizayn ustalığıyla çözmüş. Modellerine bakılırsa uzunlukları beş ile yedi metre içinde değişen bu hünerli araçlar, onlara yakıştırılan “14 kollu dev” tanımlamasına uygun düşüyor. Sıcak su, tuvalet ve her türlü gereksiniminizi karavan ile halledebiliyorsunuz. Ayrıyeten buzdolabı, ocak, içme suyu deposu, banyo, elbise dolabı, yemek odası ve yataklar hayatı kolaylaştırıcı ögeler içinde. Kalorifer tesisatı yardımıyla dört mevsim tatile çıkma ayrıcalığı da cabası… Değerli bir karavan markasının Türkiye distribütörü, pandemi şartlarıyla bir arada karavanın hobi olmaktan çıktığını, artık muhtaçlığa dönüştüğünü tabir etmişti. Toparlamam gerekirse seyahatlerinizde muhakkak bir yerde konaklayarak her gün tıpkı şeyleri nazaranbilirsiniz.
Lakin karavan değişik… İnsanları en epeyce değişikliğin dinlendirdiği doğruysa karavanın üstünlüğü tartışılabilir mi?
Pekala karavanla tatil özgürlüğünün maliyetleri ne civarda?
Karavan meblağları, donanımına göre 60 bin ila 400 bin TL içinde değişiyor. Bu sayılar bütçenizi aşıyorsa kiralamayı da tercih edebilirsiniz. Son devirde sayıları artan kiralama şirketleri aracılığıyla karavanlara günlük, 500 ila 1500 TL içinde ödemek gerekiyor.
MÜHENDİS TİTİZLİĞİYLE OLUŞTURDUM
Otomobille Anadolu kitabını yazmaya nasıl başladınız? Bu mevzuya dikkatinizi çeken neydi?
Kitapta yer alan rotaları, 3,5 yılda tamamladım. Doğrusunu isterseniz, Otomobille Anadolu kitabını yazmak için yola çıkmadım. Vakit ortasında aldığım notlar, biriktirdiğim tecrübeler ve öyküler öylesine çoğaldı ki bunların kaybolup gitmesini istemedim. Yol aldıkça bu ayrıntıları bir kitapta toplamaya karar verdim. Yayınevim de bu fikre sıcak bakınca çalışmaya başladım. Onca yoldan geriye kalan yüzlerce notu, anıyı ve tecrübesi süzmek, olağan olarak hiç kolay olmadı. Pandeminin birinci günlerinden beri âdeta mühendis titizliğinde çalıştım, sabahladığım günlerin ve tükettiğim kahve fincanlarının sayısını unuttum. Kitap yazmak, pek şiddetli süreçleri aşmayı gerektiriyor. İlerledikçe karşınıza üzerinde titizlikle çalışılması gereken bir epeyce mevzu çıkıyor. Okurun başında soru işaretleri bırakmamak için ayrıntılar üzerinde sabırla çalışmanız gerekiyor. Bu manada Otomobille Anadolu’yu yazmam yaklaşık bir yıl sürdü. Aslında bu rotaların sayısı fazlaca daha fazlaydı, lakin yayınevimle bir arada en düzgün 22 adedini belirleyip kitaba aldık. Akabinde editörümle birlikte hiç bir ayrıntısı atlamamak ismine kitabı masaya yatırıp zalimce eleştirdik. Revize süreçleri de altı ay kadar devam etti. Nihayet beş yılın sonunda ortaya, “telaşın ve hedonizmin uzağında, tabiatın ve kültürün yanında” olan 300 küsur sayfalık bu yol kitabı çıktı.
“Arabayla Anadolu”yu gezmek kolay mı? Nasıl renkler, nasıl maceralar bizi bekler?
Uzun keşif seyahatleri her vakit konforlu anlar vaat etmiyor maalesef. Lakin seyahatler, birçok vakit zorluklarıyla da anlatılmaya paha anılar bırakıyor. “Arabayla Anadolu” için kat ettiğimiz yollardan kalan aşınmış tekerleklerimiz, hiç hesaba katmadığımız kuvvetli vakit içindera da tanıklık etti: Yeri geldi çamura saplandık, arabamızın silecekleri çalındı, kaldığımız pansiyonun üzerinden dev hortum geçti, aç yaban domuzu sürüsüyle çevrelendik, depomuzdaki akaryakıtın son damlalarıyla ıssız dağ yollarını aştık. Harikulade hoşluklar de yaşadık: Sandviçlerimizi paylaştığımız gezginlerle unutulmaz dostluklar kurduk, yeni başlayan bir orman yangınını erken fark edip büyük bir faciayı önledik, dünya hoşu kasabalar ve yerler gezdik. Başka yandan Anadolu, muazzam ve keşfedilmeye bedel bir coğrafyaya sahip. Anadolu’da tanımaya kıymet bir sürü insan, şaşırtan hayvanlar, tatmaya paha yiyecekler, heyecan verici meslekler ve süper bir ahenk var. Trakya’dan Anadolu’ya yol alarak çift kişilik sakin koylara ve asırlık çınarların koyu gölgelerine rastlayabilir; hamakta öğlen şekerlemeleri yapabilir; süper gün batımları izleyebilir ya da salaş kır lokantalarına uğrayabilirsiniz. Bir ağacı, kültürü ya da anıtsal yapıyı sevmeniz için evvel onunla tanışmanız gerekir. Bu da en güzel yolda yapılır. Otomobille seyahat ise önünüze her daim yeni sürprizler çıkarır. kimi vakit güzergâhınızı ansızın değiştirip orta yollara saparsınız ve hiç beklemediğiniz keşifler yaparsınız. Zira yol, birden fazla vakit doğaçlama tercihlerinizle renklenir. Unutmayalım tali yollar, otobanlardan daha eğlencelidir.
Karavan kampı için elverişli 100’e yakın alan var. Türkiye’de bilhassa yaz sonu ve sonbahar ayları için en hoş karavan rotaları desek, birinci vakit içinderda aklımıza nereleri gelmeli?
Salgın niçiniyle kalabalık ortamlara girmek yerine açık havada, tabiata yayılarak karavan kampı yapabilirsiniz. Kentlerin kalabalığından uzakta kamp yapabileceğiniz aşikâr başlı alanlar şu biçimde: Trakya’nın Karadeniz kıyılarından başlayarak Türkiye’nin Ege ve Akdeniz kıyılarına uzanan çizgi üzerinde, karavan kampı için elverişli 100’e yakın alan bulunuyor. Karavancıların muhtaçlık duyabileceği her türlü hizmetin sunulduğu kamp alanlarının büyük çoğunluğu, ülkemizin Güney Ege kıyılarında yer alıyor. Karavanla tatilin en beğenilen rotaları ise Marmaris’ten başlayarak Bördübet Amazon, Datça Aktur, Ekincik Koyu, Dalyan, Sarıgerme, Fethiye Kabak Koyu, Kaş, Olimpos, Alanya İncekum, Anamur ve Taşucu’ndaki kampları kapsıyor. Ayrıyeten Göller Bölgesi de karavan hayatının yıldızı yükselen adreslerinden. Bilhassa de Salda ve Kovada Gölleri ile Eğirdir’de Can Ada ve Altınkum birinci akla gelen yerlerden kimileri. Yolunuz açık, oksijeninin bol olsun.
-Karavan bilhassa son birkaç yıldır gündemimizde ziyadesiyle yer tutuyor. Birden niye karavana merak saldık?
Bunun sebebi aslında pandemi süreci. Covid-19, biroldukça bahiste olduğu üzere seyahat alışkanlıklarımızı da değiştirdi. Artık tabiatın huzur veren dinginliğini alabildiğine hissetmek, bir kamp ateşinin çıtırtısında yıldızlarla dolu gökyüzünü izlemek ve sonraki güne okuyarak, yüzerek ya da etraf seyahatleriyle başlamak çabucak her insanın hayali… Bunu yaşamanın en âlâ yollarından biri ise karavan tatilleri oluyor.
Karavan ne vakit ortaya çıkıyor? Bunun bir tarih var mı?
Aslında evet bir tarihi var. Bir cins “gezer otel” sistemini ayağımıza getiren karavan seyahatlerinin geçmişinin 1900’lü yılların birinci çeyreğine kadar uzandığını biliyoruz. Bu hayat biçiminin dünyada en gelişmiş olduğu ülkelerin başında gelen Almanya’da 6 milyondan fazla karavan sahibi olduğu, bir o kadar insanın da kiralama yoluna gittiği biliniyor. Alman Turizm Birliği’ne nazaran Almanya’da karavan ve kamp tipi konaklamalarda geceleme sayısı, geçen yıl 26 milyonu bulmuş. Keza Fransa’da karavanlara yönelik 3 bine yakın kamp alanının hizmet verdiği biliniyor.
Pekala ya Türkiye’de durum nedir?
Aslında karavan kültürüne yönelik teşebbüsler Türkiye’de de yeni değil. Kamp ve Karavan Derneği, 1966 yılında beri faaliyetlerini sürdürüyor. Ayrıyeten Trakya’dan Antalya’ya uzanan tam dokuz derneğin oluşturduğu bir de Ulusal Kamp ve Karavan Federasyonumuz var. Resmî sayılara göre hala Türkiye’de 5 binden çok karavan dolanım halinde. Aracını karavana çevirenler buna dahil değil. İstatistikler, ülkemizde karavana yönelik talepte geçtiğimiz yıla kıyasla yüzde 30’luk artış olduğunu gösteriyor. Araştırmalara nazaran bugün Türkiye nüfusunun dörtte biri, potansiyel karavan müşterisi… Kesim profesyonellerine göre Türkiye’nin turizm gayelerine ulaşabilmesi için karavancılardan elde edilecek gelirlerin epey büyük kıymeti var. Çünkü Batı ülkelerinin karavan turistleri, araç başına günde ortalama bin avro harcıyor. Karavan üreticileri, Türkiye’nin bu çeşit seyahatler açısından epey büyük potansiyel taşıdığını, kamp seçeneklerinin çeşitlenme suratının arttırılmasıyla ülkemizin Avrupa’nın karavan üssü olabileceğini belirtiyor. Öte yandan mevzuya ait yayımlanan aktüel tahliller, artık karavan hayatının emeklilik düşü olmaktan çıktığını ve son dört yıldır, 25-45 yaş kümesi beyaz yakalı çalışanların bu kültüre ilgiyle yaklaştığını gösteriyor.
HOBİ DEĞİL MUHTAÇLIK OLDU
Pekala başka tatillerden nasıl farkları var karavanla tatilin?
Karavan tatilleri için seyahatin en özgür halini sunuyor desek sanırım abartmış olmayız. Hakikaten de karavan tatilleri, tabiatla iç içe çokça vakit geçirme ve istenildiği vakit yer değiştirme imkanı sunuyor. Karavan tutkunlarına nazaran bu çeşit seyahatler hem pratik tıpkı vakitte son derece eğlenceli.
Eskiye oranla pek değişik araçlar da var. Bu da talebi arttıyor sanırım.
Günümüzdeki karavan teknolojisi, insanın gereksinimlerini en küçük detayına kadar düşünmüş ve olağanüstü bir dizayn ustalığıyla çözmüş. Modellerine bakılırsa uzunlukları beş ile yedi metre içinde değişen bu hünerli araçlar, onlara yakıştırılan “14 kollu dev” tanımlamasına uygun düşüyor. Sıcak su, tuvalet ve her türlü gereksiniminizi karavan ile halledebiliyorsunuz. Ayrıyeten buzdolabı, ocak, içme suyu deposu, banyo, elbise dolabı, yemek odası ve yataklar hayatı kolaylaştırıcı ögeler içinde. Kalorifer tesisatı yardımıyla dört mevsim tatile çıkma ayrıcalığı da cabası… Değerli bir karavan markasının Türkiye distribütörü, pandemi şartlarıyla bir arada karavanın hobi olmaktan çıktığını, artık muhtaçlığa dönüştüğünü tabir etmişti. Toparlamam gerekirse seyahatlerinizde muhakkak bir yerde konaklayarak her gün tıpkı şeyleri nazaranbilirsiniz.
Lakin karavan değişik… İnsanları en epeyce değişikliğin dinlendirdiği doğruysa karavanın üstünlüğü tartışılabilir mi?
Pekala karavanla tatil özgürlüğünün maliyetleri ne civarda?
Karavan meblağları, donanımına göre 60 bin ila 400 bin TL içinde değişiyor. Bu sayılar bütçenizi aşıyorsa kiralamayı da tercih edebilirsiniz. Son devirde sayıları artan kiralama şirketleri aracılığıyla karavanlara günlük, 500 ila 1500 TL içinde ödemek gerekiyor.
MÜHENDİS TİTİZLİĞİYLE OLUŞTURDUM
Otomobille Anadolu kitabını yazmaya nasıl başladınız? Bu mevzuya dikkatinizi çeken neydi?
Kitapta yer alan rotaları, 3,5 yılda tamamladım. Doğrusunu isterseniz, Otomobille Anadolu kitabını yazmak için yola çıkmadım. Vakit ortasında aldığım notlar, biriktirdiğim tecrübeler ve öyküler öylesine çoğaldı ki bunların kaybolup gitmesini istemedim. Yol aldıkça bu ayrıntıları bir kitapta toplamaya karar verdim. Yayınevim de bu fikre sıcak bakınca çalışmaya başladım. Onca yoldan geriye kalan yüzlerce notu, anıyı ve tecrübesi süzmek, olağan olarak hiç kolay olmadı. Pandeminin birinci günlerinden beri âdeta mühendis titizliğinde çalıştım, sabahladığım günlerin ve tükettiğim kahve fincanlarının sayısını unuttum. Kitap yazmak, pek şiddetli süreçleri aşmayı gerektiriyor. İlerledikçe karşınıza üzerinde titizlikle çalışılması gereken bir epeyce mevzu çıkıyor. Okurun başında soru işaretleri bırakmamak için ayrıntılar üzerinde sabırla çalışmanız gerekiyor. Bu manada Otomobille Anadolu’yu yazmam yaklaşık bir yıl sürdü. Aslında bu rotaların sayısı fazlaca daha fazlaydı, lakin yayınevimle bir arada en düzgün 22 adedini belirleyip kitaba aldık. Akabinde editörümle birlikte hiç bir ayrıntısı atlamamak ismine kitabı masaya yatırıp zalimce eleştirdik. Revize süreçleri de altı ay kadar devam etti. Nihayet beş yılın sonunda ortaya, “telaşın ve hedonizmin uzağında, tabiatın ve kültürün yanında” olan 300 küsur sayfalık bu yol kitabı çıktı.
“Arabayla Anadolu”yu gezmek kolay mı? Nasıl renkler, nasıl maceralar bizi bekler?
Uzun keşif seyahatleri her vakit konforlu anlar vaat etmiyor maalesef. Lakin seyahatler, birçok vakit zorluklarıyla da anlatılmaya paha anılar bırakıyor. “Arabayla Anadolu” için kat ettiğimiz yollardan kalan aşınmış tekerleklerimiz, hiç hesaba katmadığımız kuvvetli vakit içindera da tanıklık etti: Yeri geldi çamura saplandık, arabamızın silecekleri çalındı, kaldığımız pansiyonun üzerinden dev hortum geçti, aç yaban domuzu sürüsüyle çevrelendik, depomuzdaki akaryakıtın son damlalarıyla ıssız dağ yollarını aştık. Harikulade hoşluklar de yaşadık: Sandviçlerimizi paylaştığımız gezginlerle unutulmaz dostluklar kurduk, yeni başlayan bir orman yangınını erken fark edip büyük bir faciayı önledik, dünya hoşu kasabalar ve yerler gezdik. Başka yandan Anadolu, muazzam ve keşfedilmeye bedel bir coğrafyaya sahip. Anadolu’da tanımaya kıymet bir sürü insan, şaşırtan hayvanlar, tatmaya paha yiyecekler, heyecan verici meslekler ve süper bir ahenk var. Trakya’dan Anadolu’ya yol alarak çift kişilik sakin koylara ve asırlık çınarların koyu gölgelerine rastlayabilir; hamakta öğlen şekerlemeleri yapabilir; süper gün batımları izleyebilir ya da salaş kır lokantalarına uğrayabilirsiniz. Bir ağacı, kültürü ya da anıtsal yapıyı sevmeniz için evvel onunla tanışmanız gerekir. Bu da en güzel yolda yapılır. Otomobille seyahat ise önünüze her daim yeni sürprizler çıkarır. kimi vakit güzergâhınızı ansızın değiştirip orta yollara saparsınız ve hiç beklemediğiniz keşifler yaparsınız. Zira yol, birden fazla vakit doğaçlama tercihlerinizle renklenir. Unutmayalım tali yollar, otobanlardan daha eğlencelidir.
Karavan kampı için elverişli 100’e yakın alan var. Türkiye’de bilhassa yaz sonu ve sonbahar ayları için en hoş karavan rotaları desek, birinci vakit içinderda aklımıza nereleri gelmeli?
Salgın niçiniyle kalabalık ortamlara girmek yerine açık havada, tabiata yayılarak karavan kampı yapabilirsiniz. Kentlerin kalabalığından uzakta kamp yapabileceğiniz aşikâr başlı alanlar şu biçimde: Trakya’nın Karadeniz kıyılarından başlayarak Türkiye’nin Ege ve Akdeniz kıyılarına uzanan çizgi üzerinde, karavan kampı için elverişli 100’e yakın alan bulunuyor. Karavancıların muhtaçlık duyabileceği her türlü hizmetin sunulduğu kamp alanlarının büyük çoğunluğu, ülkemizin Güney Ege kıyılarında yer alıyor. Karavanla tatilin en beğenilen rotaları ise Marmaris’ten başlayarak Bördübet Amazon, Datça Aktur, Ekincik Koyu, Dalyan, Sarıgerme, Fethiye Kabak Koyu, Kaş, Olimpos, Alanya İncekum, Anamur ve Taşucu’ndaki kampları kapsıyor. Ayrıyeten Göller Bölgesi de karavan hayatının yıldızı yükselen adreslerinden. Bilhassa de Salda ve Kovada Gölleri ile Eğirdir’de Can Ada ve Altınkum birinci akla gelen yerlerden kimileri. Yolunuz açık, oksijeninin bol olsun.