İstanbul Esenyurt’ta Alper Tasalı, Fatma Yasak’ı aracında alıkoydu. KADES uygulamasına başvurduğunu lakin pozisyon istendiğini söyleyen Yasak, Tasalı’nın hür bırakılmasına reaksiyon gösterdi. Belirtilene bakılırsa Tasalı, Yasak’ın yolunu kesti. Akabinde kent ortasında silahla ateş ederek zorla Yasak’ı otomobile bindiren Tasalı, aracı Silivri’ye yanlışsız sürdü.
Fatma Yasak İçişleri Bakanlığı’na bağlı Bayan Takviye Uygulaması’na (KADES) basarak can güvenliğinin tehdit altında olduğu bildirisini verdi. Canlı pozisyonunun anında paylaşılması gerekirken takımlar ısrarla bayanı arayarak pozisyon istedi.
Yaşadıklarını BirGün’e anlatan Fatma Yasak, KADES uygulamasına basmasının akabinde tekraren aranıp pozisyon istendiğini söylemiş oldu. “Ben canlı pozisyonum gidecek ve takip edecekler sanıyordum” dedi.
Tasalı’nın özgür bırakılmasına da reaksiyon gösteren Fatma Yasak şu tabirleri kullandı:
“İş görüşmesine gidecektim. Durakta indim. Karşıdan karşıya geçecekken önümde araç durdu. İçinden kendisi çıktı. Elinde silahı vardı. daha sonrasında ne işin var diyemeden silahı yanıma gerçek ateşledi. Silahı ateşleyince binmek durumunda kaldım, KADES’e bastım anında. Nereye gidiyoruz dedim, Silivri’de boş bir toprağa çekeceğim dedi. daha sonrasında polis aradı, anlamaması için telefonda ‘Evet iş görüşmesine gelemedim, Silivri’de işim çıktı’ dedim. Ne demek istediğimi anlamadılar, ‘KADES’ten arıyoruz’ dediler. Ben de ‘Evet yanlışsız kişiyi arıyorsunuz lakin Silivri’ye hakikat gidiyorum’ dedim. bu türlü anlayabildiler. daha sonrasında Whatsapp’tan pozisyon istediler, gönderdim, bir daha istediler iki farklı numaraya. bir süre daha sonra ileti geldiğini fark etti, telefonu elimden aldı. Beni telefonumdan bulmaları gerekirken pozisyon istemelerine fazlaca şaşırmıştım.”
“Hadi akıllı davranalım, fazlaca büyük sıkıntıdasın, gel silahı annemlerin konutuna bırakalım, ben de eşyalarımı alıp çıkayım dedim. bir süre daha sonra annemlerin meskenine döndük. Silahı, bıçağı, mermileri aldım. Meskende babam vardı, polisleri aradık. Gelmeleri 15 dakika sürdü. Polisler geldi, sonraki gün nöbetçi mahkemeye çıkarıldı, tutuksuz yargılanacağını öğrendik. Kendisi özgür bırakılmış. Çıktığı üzere toplumsal medyada ‘hiç ummadığın bir anda elbette bir gün’ yazmış. Bu rahatlığı tanımışlar ona. O artık ‘suç işledim ancak beni hür bıraktılar, öldürsem de çıkarım’ başındadır. Ben şu anda konuttan çıkamıyorum. Tahminen şu anda kapımın önünde, tahminen beni bekliyor. Sesimi duyun, ben tutuklanana kadar durmayacağım.”
Fatma Yasak İçişleri Bakanlığı’na bağlı Bayan Takviye Uygulaması’na (KADES) basarak can güvenliğinin tehdit altında olduğu bildirisini verdi. Canlı pozisyonunun anında paylaşılması gerekirken takımlar ısrarla bayanı arayarak pozisyon istedi.
Yaşadıklarını BirGün’e anlatan Fatma Yasak, KADES uygulamasına basmasının akabinde tekraren aranıp pozisyon istendiğini söylemiş oldu. “Ben canlı pozisyonum gidecek ve takip edecekler sanıyordum” dedi.
Tasalı’nın özgür bırakılmasına da reaksiyon gösteren Fatma Yasak şu tabirleri kullandı:
“İş görüşmesine gidecektim. Durakta indim. Karşıdan karşıya geçecekken önümde araç durdu. İçinden kendisi çıktı. Elinde silahı vardı. daha sonrasında ne işin var diyemeden silahı yanıma gerçek ateşledi. Silahı ateşleyince binmek durumunda kaldım, KADES’e bastım anında. Nereye gidiyoruz dedim, Silivri’de boş bir toprağa çekeceğim dedi. daha sonrasında polis aradı, anlamaması için telefonda ‘Evet iş görüşmesine gelemedim, Silivri’de işim çıktı’ dedim. Ne demek istediğimi anlamadılar, ‘KADES’ten arıyoruz’ dediler. Ben de ‘Evet yanlışsız kişiyi arıyorsunuz lakin Silivri’ye hakikat gidiyorum’ dedim. bu türlü anlayabildiler. daha sonrasında Whatsapp’tan pozisyon istediler, gönderdim, bir daha istediler iki farklı numaraya. bir süre daha sonra ileti geldiğini fark etti, telefonu elimden aldı. Beni telefonumdan bulmaları gerekirken pozisyon istemelerine fazlaca şaşırmıştım.”
“Hadi akıllı davranalım, fazlaca büyük sıkıntıdasın, gel silahı annemlerin konutuna bırakalım, ben de eşyalarımı alıp çıkayım dedim. bir süre daha sonra annemlerin meskenine döndük. Silahı, bıçağı, mermileri aldım. Meskende babam vardı, polisleri aradık. Gelmeleri 15 dakika sürdü. Polisler geldi, sonraki gün nöbetçi mahkemeye çıkarıldı, tutuksuz yargılanacağını öğrendik. Kendisi özgür bırakılmış. Çıktığı üzere toplumsal medyada ‘hiç ummadığın bir anda elbette bir gün’ yazmış. Bu rahatlığı tanımışlar ona. O artık ‘suç işledim ancak beni hür bıraktılar, öldürsem de çıkarım’ başındadır. Ben şu anda konuttan çıkamıyorum. Tahminen şu anda kapımın önünde, tahminen beni bekliyor. Sesimi duyun, ben tutuklanana kadar durmayacağım.”