Chicago'daki yetkililer Pazar günü bazı göçmenleri barınaklardan çıkarmaya başladı ve aşırı tükenen kaynaklar üzerindeki baskıyı hafifletmek için benzer önlemler alan diğer şehirlere katıldı.
Süreç yavaş yavaş başlıyor. Acil Durum Yönetimi ve İletişim Ofisi'ne göre, Chicago'daki 23 evsizler barınağında yaşayan yaklaşık 11.000 göçmenin çok küçük bir kısmı (34 bekar yetişkin) Pazar günü evlerini terk etmek zorunda kaldı.
Birçok kişinin muafiyet hakkı vardır. Şehir yetkilileri, hamile kadınlar, belirli tıbbi rahatsızlıkları olan kişiler ve halihazırda konut bulma sürecinde olan göçmenler için vaka bazında belirleneceğini söyledi. Çocuklu aileler yenilenebilir 30 günlük uzatma alabilirler.
Ancak yetkililer, Nisan ayı sonuna kadar 2.000'den fazla kişinin yerinden edileceğini söyledi. Ve birçok çocuklu aile yaza kadar koruyucu ağı tamamen terk etmek zorunda kalabilir.
Gönüllülerden oluşan bir ordunun yardımıyla Chicago ve diğer şehirler göçmenler için barınaklar buldu, çocuklarını okullara kaydettirdi, gıda yardımı sağladı ve çalışma izni başvurusu için gerekli evrakları doldurmalarına yardımcı olacak atölye çalışmaları düzenledi.
Ancak göçmenlere ev sahipliği yapmak şehrin kasasını zorluyor; Chicago, Ağustos 2022'den bu yana 37.000'den fazla göçmeni kabul etti. Toplamda yüzbinlerce göçmen geçen yıl büyük şehirlere yerleşti.
Tahliyeler, boşluğu doldurmaya çalışan gönüllüler üzerinde daha da fazla baskı oluşturuyor. Birçoğu, özellikle ailelere ulaşmaya başladıkça, etki konusunda ciddi endişeleri olduğunu söyledi.
Gönüllü grubu People's Shelter Response'un Chicago'daki göçmen aileleri desteklediği Annie Gomberg, “İnsanların sokaklarda olacağına dair çok fazla korku var” dedi.
Taşınma haberi yayıldıkça barınaklardaki aileler arasında kafa karışıklığı ve endişe oluştu.
Misilleme korkusuyla soyadını açıklamayı reddeden Nelly adlı Venezüellalı göçmen, ailesine barınakta ayrılan sürenin 19 Mart'ta sona ereceğini söyledi. “Sosyal hizmet uzmanı herhangi bir uzatma kararı olmadığını ve ne olacağını öğrenmek için asıl günde gelmeyi beklediğimizi söyledi” dedi.
Yaşları 5 ve 6 olan iki özel ihtiyaç sahibi çocuk annesi ve kendi ülkesinde eski bir diş hijyenisti olan kadın, ne kendisinin ne de kocasının henüz çalışma izinleri olmadığı için iş bulamadığını söyledi. “Korkunç bir durum” dedi, “çünkü hiç para kazanamıyoruz.”
Belediye Başkanı Brandon Johnson'ın yönetimi, dondurucu soğuklar ve gidecek hiçbir yeri olmayan insanların tahliye edilmesinin sonuçlarıyla ilgili endişeler nedeniyle barınaklarda kalma süresine 60 günlük bir sınırlama getirmeyi aylarca erteledi.
Geçen yıl göreve gelen ilerici bir Demokrat olan belediye başkanı, Teksas Valisi Greg Abbott'u on binlerce göçmeni Chicago'ya getiren charter otobüsleri düzenlediği için eleştirirken, Orta ve Güney Amerika'dan gelen göçmenlere karşı defalarca hoş bir ton sergiledi.
Ancak şehir hizmetlerinin sınırlı olduğunu öne süren Bay Johnson, kısıtlamaları uygulamaya başlamaya karar verdi. Ve Chicago yalnız değil.
Denver, Şubat ayında göçmenlerin barındığı otelleri tahliye etmeye başladı. Şehir yaklaşık 40.000 göçmeni ağırladı.
Chicago'da olduğu gibi, geçen yılın sonundan bu yana gelenlerin sayısı azalıyor. Bu ay şu ana kadar Denver, sınırdan 11 charter otobüs aldı; Şubat ayındaki yedi sayıya karşılık bu sayı, 144 otobüsün göçmenleri boşalttığı Aralık ayına göre çok daha az. Bununla birlikte, yeni gelenlerin çokluğu şehri bunaltıyor.
Denver İnsan Hizmetleri sözcüsü Jon Ewing, “Ailelerin barınma bulmasına yardımcı olmak için gece gündüz kar amacı gütmeyen kuruluşlarla aktif olarak çalışıyoruz” dedi.
“Fakat bunu sonsuza kadar yapacak kaynaklara sahip değiliz ve kar amacı gütmeyen kuruluşların da yok” dedi. “Rakamları düşük tutmak çok ama çok önemli.”
Yüzlerce yerel aile göçmenleri memnuniyetle karşıladı ve önümüzdeki aylarda daha fazlasının da katılması bekleniyor.
Yaklaşık 65.000 göçmenin barınaklarda yaşadığı New York'ta şehir, çoğu yetişkin göçmenin barınaklarda kalış süresini 30 günle sınırlamaya başlayacak.
Bazılarının belirli kriterleri karşılamaları halinde daha uzun süre kalmasına izin veriliyor. Barınak kalışlarına ilişkin yeni üst sınır, şehrin barınma hakkı politikasında büyük bir değişimi temsil ediyor ve eyalet mahkemelerinde aylarca süren müzakerelerin sonucudur.
Şehir, göçmenlerin çeşitli barınaklarda kalabilecekleri süreyi zaten sınırlamış, çoğunu sınır dışı etmiş ve hâlâ bir yatak istiyorlarsa yeniden başvurmalarını istemişti; bu da Chicago'nun yeni politikasının bir parçası.
Ailelerin sığınmaevlerinden ayrılmalarına hâlâ 60 gün var ve yeni kurallara göre yeniden kabul talebinde bulunabiliyorlar. Şehir, yerinden edilen göçmenlerin yüzde 80'inin sonunda pes ettiğini ve gönüllü olarak koruma sisteminde kalmaya çalışmadığını söyledi.
Tüm şehirlerde, göçmenlerin serbest meslek sahibi olmalarının önündeki en büyük engel, onlara Amerika Birleşik Devletleri'nde yasal çalışma hakkı veren bir çalışma izni olmadan istikrarlı bir iş bulamamalarıydı. Sınırı yasa dışı yollardan geçen ve sığınma talebinde bulunan göçmenler çalışma izni almaya hak kazanırlar ancak sığınma başvurularını göçmenlik mahkemesine teslim ettikten 150 gün sonrasına kadar bu yardıma başvuramazlar.
Pek çok göçmen tuhaf işler buluyor ancak hızla artan kiraları karşılamaya ve pahalı şehirlerde ailelerini desteklemeye yetecek kadar para biriktiremiyor, bu da sosyal hizmetler üzerinde baskı yaratıyor. Bütçe çöküşleriyle boğuşan şehirlerin belediye başkanları federal hükümetten destek istedi.
Cuma günü yaptığı açıklamada, Belediye Başkanı Johnson, şehrinin “şefkatine bağlı olduğunu” söyledi: “Sağlık ve güvenliğe odaklanarak vakaya özel uzatmalar sunarken, yer değiştirmeyi teşvik ederek, istikrar ve kendi kendine yeterliliğe giden yolu ilerletiyoruz.”
Her ne kadar Chicago'da yerinden edilmiş göçmenler, başka bir tesise kabul edilmek için şehrin sözde iniş bölgesi olan kabul merkezine geri dönme fırsatına sahip olsalar da, tekrar tekrar yerlerinden edilme olasılığı, özellikle çocukları okulda olan aileler için sorunludur.
Ailelerin kalacak yer bulmasına yardım eden gönüllü Erika Villegas, “Çok fazla belirsizlik ve endişe var” dedi. “Aileler kendilerine şunu soruyor: 'Bundan sonra sıra bana ne zaman gelecek?'”
Julie Bosman ve Andy Newman haberciliğe katkıda bulundu.
Süreç yavaş yavaş başlıyor. Acil Durum Yönetimi ve İletişim Ofisi'ne göre, Chicago'daki 23 evsizler barınağında yaşayan yaklaşık 11.000 göçmenin çok küçük bir kısmı (34 bekar yetişkin) Pazar günü evlerini terk etmek zorunda kaldı.
Birçok kişinin muafiyet hakkı vardır. Şehir yetkilileri, hamile kadınlar, belirli tıbbi rahatsızlıkları olan kişiler ve halihazırda konut bulma sürecinde olan göçmenler için vaka bazında belirleneceğini söyledi. Çocuklu aileler yenilenebilir 30 günlük uzatma alabilirler.
Ancak yetkililer, Nisan ayı sonuna kadar 2.000'den fazla kişinin yerinden edileceğini söyledi. Ve birçok çocuklu aile yaza kadar koruyucu ağı tamamen terk etmek zorunda kalabilir.
Gönüllülerden oluşan bir ordunun yardımıyla Chicago ve diğer şehirler göçmenler için barınaklar buldu, çocuklarını okullara kaydettirdi, gıda yardımı sağladı ve çalışma izni başvurusu için gerekli evrakları doldurmalarına yardımcı olacak atölye çalışmaları düzenledi.
Ancak göçmenlere ev sahipliği yapmak şehrin kasasını zorluyor; Chicago, Ağustos 2022'den bu yana 37.000'den fazla göçmeni kabul etti. Toplamda yüzbinlerce göçmen geçen yıl büyük şehirlere yerleşti.
Tahliyeler, boşluğu doldurmaya çalışan gönüllüler üzerinde daha da fazla baskı oluşturuyor. Birçoğu, özellikle ailelere ulaşmaya başladıkça, etki konusunda ciddi endişeleri olduğunu söyledi.
Gönüllü grubu People's Shelter Response'un Chicago'daki göçmen aileleri desteklediği Annie Gomberg, “İnsanların sokaklarda olacağına dair çok fazla korku var” dedi.
Taşınma haberi yayıldıkça barınaklardaki aileler arasında kafa karışıklığı ve endişe oluştu.
Misilleme korkusuyla soyadını açıklamayı reddeden Nelly adlı Venezüellalı göçmen, ailesine barınakta ayrılan sürenin 19 Mart'ta sona ereceğini söyledi. “Sosyal hizmet uzmanı herhangi bir uzatma kararı olmadığını ve ne olacağını öğrenmek için asıl günde gelmeyi beklediğimizi söyledi” dedi.
Yaşları 5 ve 6 olan iki özel ihtiyaç sahibi çocuk annesi ve kendi ülkesinde eski bir diş hijyenisti olan kadın, ne kendisinin ne de kocasının henüz çalışma izinleri olmadığı için iş bulamadığını söyledi. “Korkunç bir durum” dedi, “çünkü hiç para kazanamıyoruz.”
Belediye Başkanı Brandon Johnson'ın yönetimi, dondurucu soğuklar ve gidecek hiçbir yeri olmayan insanların tahliye edilmesinin sonuçlarıyla ilgili endişeler nedeniyle barınaklarda kalma süresine 60 günlük bir sınırlama getirmeyi aylarca erteledi.
Geçen yıl göreve gelen ilerici bir Demokrat olan belediye başkanı, Teksas Valisi Greg Abbott'u on binlerce göçmeni Chicago'ya getiren charter otobüsleri düzenlediği için eleştirirken, Orta ve Güney Amerika'dan gelen göçmenlere karşı defalarca hoş bir ton sergiledi.
Ancak şehir hizmetlerinin sınırlı olduğunu öne süren Bay Johnson, kısıtlamaları uygulamaya başlamaya karar verdi. Ve Chicago yalnız değil.
Denver, Şubat ayında göçmenlerin barındığı otelleri tahliye etmeye başladı. Şehir yaklaşık 40.000 göçmeni ağırladı.
Chicago'da olduğu gibi, geçen yılın sonundan bu yana gelenlerin sayısı azalıyor. Bu ay şu ana kadar Denver, sınırdan 11 charter otobüs aldı; Şubat ayındaki yedi sayıya karşılık bu sayı, 144 otobüsün göçmenleri boşalttığı Aralık ayına göre çok daha az. Bununla birlikte, yeni gelenlerin çokluğu şehri bunaltıyor.
Denver İnsan Hizmetleri sözcüsü Jon Ewing, “Ailelerin barınma bulmasına yardımcı olmak için gece gündüz kar amacı gütmeyen kuruluşlarla aktif olarak çalışıyoruz” dedi.
“Fakat bunu sonsuza kadar yapacak kaynaklara sahip değiliz ve kar amacı gütmeyen kuruluşların da yok” dedi. “Rakamları düşük tutmak çok ama çok önemli.”
Yüzlerce yerel aile göçmenleri memnuniyetle karşıladı ve önümüzdeki aylarda daha fazlasının da katılması bekleniyor.
Yaklaşık 65.000 göçmenin barınaklarda yaşadığı New York'ta şehir, çoğu yetişkin göçmenin barınaklarda kalış süresini 30 günle sınırlamaya başlayacak.
Bazılarının belirli kriterleri karşılamaları halinde daha uzun süre kalmasına izin veriliyor. Barınak kalışlarına ilişkin yeni üst sınır, şehrin barınma hakkı politikasında büyük bir değişimi temsil ediyor ve eyalet mahkemelerinde aylarca süren müzakerelerin sonucudur.
Şehir, göçmenlerin çeşitli barınaklarda kalabilecekleri süreyi zaten sınırlamış, çoğunu sınır dışı etmiş ve hâlâ bir yatak istiyorlarsa yeniden başvurmalarını istemişti; bu da Chicago'nun yeni politikasının bir parçası.
Ailelerin sığınmaevlerinden ayrılmalarına hâlâ 60 gün var ve yeni kurallara göre yeniden kabul talebinde bulunabiliyorlar. Şehir, yerinden edilen göçmenlerin yüzde 80'inin sonunda pes ettiğini ve gönüllü olarak koruma sisteminde kalmaya çalışmadığını söyledi.
Tüm şehirlerde, göçmenlerin serbest meslek sahibi olmalarının önündeki en büyük engel, onlara Amerika Birleşik Devletleri'nde yasal çalışma hakkı veren bir çalışma izni olmadan istikrarlı bir iş bulamamalarıydı. Sınırı yasa dışı yollardan geçen ve sığınma talebinde bulunan göçmenler çalışma izni almaya hak kazanırlar ancak sığınma başvurularını göçmenlik mahkemesine teslim ettikten 150 gün sonrasına kadar bu yardıma başvuramazlar.
Pek çok göçmen tuhaf işler buluyor ancak hızla artan kiraları karşılamaya ve pahalı şehirlerde ailelerini desteklemeye yetecek kadar para biriktiremiyor, bu da sosyal hizmetler üzerinde baskı yaratıyor. Bütçe çöküşleriyle boğuşan şehirlerin belediye başkanları federal hükümetten destek istedi.
Cuma günü yaptığı açıklamada, Belediye Başkanı Johnson, şehrinin “şefkatine bağlı olduğunu” söyledi: “Sağlık ve güvenliğe odaklanarak vakaya özel uzatmalar sunarken, yer değiştirmeyi teşvik ederek, istikrar ve kendi kendine yeterliliğe giden yolu ilerletiyoruz.”
Her ne kadar Chicago'da yerinden edilmiş göçmenler, başka bir tesise kabul edilmek için şehrin sözde iniş bölgesi olan kabul merkezine geri dönme fırsatına sahip olsalar da, tekrar tekrar yerlerinden edilme olasılığı, özellikle çocukları okulda olan aileler için sorunludur.
Ailelerin kalacak yer bulmasına yardım eden gönüllü Erika Villegas, “Çok fazla belirsizlik ve endişe var” dedi. “Aileler kendilerine şunu soruyor: 'Bundan sonra sıra bana ne zaman gelecek?'”
Julie Bosman ve Andy Newman haberciliğe katkıda bulundu.