HaberTürk yazarı Muharrem Sarıkaya, partilerin genel liderlerinin cumhurbaşkanı adayı olup kaybetmeleri halinde milletvekilliklerini de kaybedecekleri handikabına dikkat çekerek, “Liderler açısından yarattığı handikap bu biçimde iken, belediye liderleri açısından sorun o derece büyük değil. O da aday gösterilmeleri halinde yalnızca seçim sürecinde belediye işlerinden uzak kalmaları. Bunun ötesinde belediye liderleri için bir sorun bulunmuyor. Tez edildiği üzere, belediye seçimlerine bir yıl kaldığı, belediye meclislerinde de Cumhur İttifakı’nın gücü fazla olduğu için İstanbul ve Ankara Belediye liderlerinin yerine AK Partili birinin geleceğine dönük yorumlar gerçekçi değil” dedi.
Partilerin idare takımlarının kanuna bakmadan bu iddiayı lisana getirdiklerini belirten Sarıkaya, şöyleki devam etti:
“halbuki bu biçimde bir durum yok… sebebi de Cumhurbaşkanı’nın halk tarafınca seçilmesine ait Anayasa değişikliğine uyumlu hale getirilmesi için 19 Ocak 2012 tarihinde kabul edilen Cumhurbaşkanlığı Seçimi Kanun…
‘Adayların bakılırsavden ayrılması ve vazifeye dönmesi…’ başlığını taşıyan Kanun’un 11. unsuru, Cumhurbaşkanı adayı gösterilen, hakim, savcı, subay, astsubay, yüksek yargı organları mensupları, yüksek öğretim kurumlarındaki öğretim elemanlarının içinde, ‘belediye liderleri ile belediye ve vilayet genel meclisi üyelerini’ de sıralar.
Kamu gücünü kullanan bu şahısların için, ‘aday listesinin belirlendiği tarih prestijiyle bakılırsavlerinden ayrılmış sayılır’ kaidesini getirir.
Lakin unsur burada durmaz, devamındaki ikinci cüzde motamot şöyleki der:
‘Yüksek mahkeme üyeleri, yargıçlar, savcılar ve bu meslekten sayılanlar ile subay ve astsubaylar hariç olmak üzere, Cumhurbaşkanı adayı gösterilen Devlet memurları ve öteki kamu nazaranvlileri, adaylığı yahut seçimi kaybetmeleri hâlinde, Yüksek Seçim Kurulunca Cumhurbaşkanının seçildiğinin ilân edilmesini takip eden bir ay ortasında müracaat etmeleri kaydıyla eski misyonlarına yahut kazanılmış hak aylık derecelerindeki öbür bir vazifeye dönebilirler…’
Karar açık… Adaylığı yahut seçimi kaybetmeleri halinde bir ay ortasında müracaat ederlerse eski vazifelerine yahut birebir statüdeki bir diğer bakılırsave dönebilir.
Kanun’da 25 Nisan 2018’de de Anayasa’nın 2017 düzenlemesi kapsamında değişiklik yapıldı, fakat bu hususu motamot korundu. ötürüsıyla, liderler aday olursa belediye meclislerinde sıklıkları olmadığı için Cumhur İttifakı bileşenleri yerini kendilerinden birini seçer ve iki yıla yakın müddet İstanbul, Ankara’yı yönetme yetkisini eline alır, belediye lideri seçilemezse açıkta kalır tezi yanlışsız değil.
Lakin aday olan belediye lideri Cumhurbaşkanı seçimini kazanırsa koltuğu boş kalır ve belediye meclisi yerine ortasından birini seçer. Yani handikabı lakin seçildikten daha sonra karşılarına çıkan bir durumdur. bu biçimde bir müddetcin yaşanması durumunda partilerin şuna karar vermesi gerekir: ‘Cumhurbaşkanı mı yoksa belediye lideri koltuğu mu daha değerli?’
Partilerin idare takımlarının kanuna bakmadan bu iddiayı lisana getirdiklerini belirten Sarıkaya, şöyleki devam etti:
“halbuki bu biçimde bir durum yok… sebebi de Cumhurbaşkanı’nın halk tarafınca seçilmesine ait Anayasa değişikliğine uyumlu hale getirilmesi için 19 Ocak 2012 tarihinde kabul edilen Cumhurbaşkanlığı Seçimi Kanun…
‘Adayların bakılırsavden ayrılması ve vazifeye dönmesi…’ başlığını taşıyan Kanun’un 11. unsuru, Cumhurbaşkanı adayı gösterilen, hakim, savcı, subay, astsubay, yüksek yargı organları mensupları, yüksek öğretim kurumlarındaki öğretim elemanlarının içinde, ‘belediye liderleri ile belediye ve vilayet genel meclisi üyelerini’ de sıralar.
Kamu gücünü kullanan bu şahısların için, ‘aday listesinin belirlendiği tarih prestijiyle bakılırsavlerinden ayrılmış sayılır’ kaidesini getirir.
Lakin unsur burada durmaz, devamındaki ikinci cüzde motamot şöyleki der:
‘Yüksek mahkeme üyeleri, yargıçlar, savcılar ve bu meslekten sayılanlar ile subay ve astsubaylar hariç olmak üzere, Cumhurbaşkanı adayı gösterilen Devlet memurları ve öteki kamu nazaranvlileri, adaylığı yahut seçimi kaybetmeleri hâlinde, Yüksek Seçim Kurulunca Cumhurbaşkanının seçildiğinin ilân edilmesini takip eden bir ay ortasında müracaat etmeleri kaydıyla eski misyonlarına yahut kazanılmış hak aylık derecelerindeki öbür bir vazifeye dönebilirler…’
Karar açık… Adaylığı yahut seçimi kaybetmeleri halinde bir ay ortasında müracaat ederlerse eski vazifelerine yahut birebir statüdeki bir diğer bakılırsave dönebilir.
Kanun’da 25 Nisan 2018’de de Anayasa’nın 2017 düzenlemesi kapsamında değişiklik yapıldı, fakat bu hususu motamot korundu. ötürüsıyla, liderler aday olursa belediye meclislerinde sıklıkları olmadığı için Cumhur İttifakı bileşenleri yerini kendilerinden birini seçer ve iki yıla yakın müddet İstanbul, Ankara’yı yönetme yetkisini eline alır, belediye lideri seçilemezse açıkta kalır tezi yanlışsız değil.
Lakin aday olan belediye lideri Cumhurbaşkanı seçimini kazanırsa koltuğu boş kalır ve belediye meclisi yerine ortasından birini seçer. Yani handikabı lakin seçildikten daha sonra karşılarına çıkan bir durumdur. bu biçimde bir müddetcin yaşanması durumunda partilerin şuna karar vermesi gerekir: ‘Cumhurbaşkanı mı yoksa belediye lideri koltuğu mu daha değerli?’