Ulusal Görüş hareketinin simge ismi eski Başbakan Necmettin Erbakan’ın oğlu olan, bir daha Refah Partisi kurucusu Fatih Erbakan, Cumhur ve Millet ittifaklarına “Seçmen bizi iki ittifaka da yakıştıramıyor” diyerek uzaklık koydu. Cumhur İttifakı’na katılma mümkünlüğü için, “20 yılın günahına son dakika ortak olmak, o faturaya ortak olmak fazlaca da uygun bir şey değil bizim açımızdan” diyen Erbakan, bu biçimde bir beraberliğin olma ihtimalinin yüzde 1’in bile altında olduğunu söylemiş oldu.
Gazete Duvar’dan Nergis Demikaya’nın sorularını yanıtlayan Erbakan, Türkiye’nin öne çıkan sıkıntılarından olan ekonomik badireye dair şu değerlendirmeyi yaptı:
“Bizim de elektrik faturası 799 liradan 1800 liraya çıktı. Asıl olarak enflasyon devasa yükseklikte Türkiye’de. Biz de ENAG’ın yıllık yüzde 115 hesabını gerçeğe daha yakın görüyoruz. Bunun asıl niçini de döviz kurlarındaki artış. Döviz de iki sebepten yükseliyor. Yüksek faizli kısa vadeli dış borçla kaynak üretmeye çalışıyorsunuz. En son 12 ayda ödenmesi gereken dış borç 193 milyar dolar. Yılda 60-70 milyar dolar dış ticaret açığını da finanse edeceksiniz. 12 ayda 250 milyar dolara gereksinim duyuyorsunuz. Bu da epey önemli olarak dövize talebi artırıyor, o talep de tabiri caizse dövizi patlatıyor. Artık sebep dış güçler yahut öbür şeyler değil, sizin dış borçla finansman sağlamanız. Doğal ihracatın düşük kalması ithalatın daha yüksek olması. Üretime istihdama, ihracata yönelik ekonomik model uygulamamanız. Asıl sebep bunlar.”
CHP başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun artırımlar geri alınıncaya kadar elektrik faturasını ödemeyeceğine ait sonucunı de pahalandıran Erbakan, “Ödememek tahlil değil ancak artırımların çekilmesi için ‘bu biçimde şey olmaz’ diye reaksiyon göstermesi hayli doğru” dedi.
“bu biçimde bir beraberliğin olma ihtimali yüzde 1’in bile altında diye düşünüyorum”
Erbakan, “Cumhurbaşkanlığı sistemi ittifakları birlikteinde getiriyor. Sizin sağda 3. ittifak davetiniz karşılık bulmadı. Bu durumda tavrınız ne olacak, kendinizi nerede tanım ediyorsunuz?” sorusuna şöyleki cevap verdi:
“Bizim açımızdan mevcut iki ittifakta da yer almamız problemli görünüyor. Bir defa Cumhur İttifakı’nda 20 yıldır yapılan icraat ortada. Bilhassa iktisat alanında fazlaca önemli tenkidimiz var. Gelinen nokta da bunu gösteriyor. 20 yılın günahına son dakika ortak olmak, o faturaya ortak olmak epeyce da uygun bir şey değil bizim açımızdan. ‘Bu yanlışlardan, 20 yıldır yaptığımız uygulamalardan birden teğe vazgeçtik. Bunların hepsinin aykırısını yapacağız. bir daha Refah’ın söylemiş olduği prensipleri uygulayacağız’ deme ihtimalini, siz gazeteci olarak ne kadar görürsünüz, ben yüzde 1 bile görmem. ötürüsıyla bu biçimde bir beraberliğin olma ihtimali yüzde 1’in bile altında diye düşünüyorum. Prensiplerde anlaşamadıktan daha sonra…”
Müzakere koşulları
Erbakan müzakere koşullarını da şu biçimde sıraladı:
“Sistemin ekonomik manada değişmesi lazım. Masraf kalemlerimiz faiz ödemesi, imtiyazlı holdinglere kaynak aktarmak ve israf. Bunların kalkması denk bütçenin yapılması, holdinglere kaynak transferin durdurulması, kaynağın borçlanarak değil ulusal kaynakların –bizim kaynak paketleri kitabımız var- harekete geçirilerek bulunması lazım. Borçsuz, zamsız, vergisiz kaynak ve bu kaynağı da evvel millete aktaracağız demek…”
Röportajın tamamını okumak için .
Gazete Duvar’dan Nergis Demikaya’nın sorularını yanıtlayan Erbakan, Türkiye’nin öne çıkan sıkıntılarından olan ekonomik badireye dair şu değerlendirmeyi yaptı:
“Bizim de elektrik faturası 799 liradan 1800 liraya çıktı. Asıl olarak enflasyon devasa yükseklikte Türkiye’de. Biz de ENAG’ın yıllık yüzde 115 hesabını gerçeğe daha yakın görüyoruz. Bunun asıl niçini de döviz kurlarındaki artış. Döviz de iki sebepten yükseliyor. Yüksek faizli kısa vadeli dış borçla kaynak üretmeye çalışıyorsunuz. En son 12 ayda ödenmesi gereken dış borç 193 milyar dolar. Yılda 60-70 milyar dolar dış ticaret açığını da finanse edeceksiniz. 12 ayda 250 milyar dolara gereksinim duyuyorsunuz. Bu da epey önemli olarak dövize talebi artırıyor, o talep de tabiri caizse dövizi patlatıyor. Artık sebep dış güçler yahut öbür şeyler değil, sizin dış borçla finansman sağlamanız. Doğal ihracatın düşük kalması ithalatın daha yüksek olması. Üretime istihdama, ihracata yönelik ekonomik model uygulamamanız. Asıl sebep bunlar.”
CHP başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun artırımlar geri alınıncaya kadar elektrik faturasını ödemeyeceğine ait sonucunı de pahalandıran Erbakan, “Ödememek tahlil değil ancak artırımların çekilmesi için ‘bu biçimde şey olmaz’ diye reaksiyon göstermesi hayli doğru” dedi.
“bu biçimde bir beraberliğin olma ihtimali yüzde 1’in bile altında diye düşünüyorum”
Erbakan, “Cumhurbaşkanlığı sistemi ittifakları birlikteinde getiriyor. Sizin sağda 3. ittifak davetiniz karşılık bulmadı. Bu durumda tavrınız ne olacak, kendinizi nerede tanım ediyorsunuz?” sorusuna şöyleki cevap verdi:
“Bizim açımızdan mevcut iki ittifakta da yer almamız problemli görünüyor. Bir defa Cumhur İttifakı’nda 20 yıldır yapılan icraat ortada. Bilhassa iktisat alanında fazlaca önemli tenkidimiz var. Gelinen nokta da bunu gösteriyor. 20 yılın günahına son dakika ortak olmak, o faturaya ortak olmak epeyce da uygun bir şey değil bizim açımızdan. ‘Bu yanlışlardan, 20 yıldır yaptığımız uygulamalardan birden teğe vazgeçtik. Bunların hepsinin aykırısını yapacağız. bir daha Refah’ın söylemiş olduği prensipleri uygulayacağız’ deme ihtimalini, siz gazeteci olarak ne kadar görürsünüz, ben yüzde 1 bile görmem. ötürüsıyla bu biçimde bir beraberliğin olma ihtimali yüzde 1’in bile altında diye düşünüyorum. Prensiplerde anlaşamadıktan daha sonra…”
Müzakere koşulları
Erbakan müzakere koşullarını da şu biçimde sıraladı:
“Sistemin ekonomik manada değişmesi lazım. Masraf kalemlerimiz faiz ödemesi, imtiyazlı holdinglere kaynak aktarmak ve israf. Bunların kalkması denk bütçenin yapılması, holdinglere kaynak transferin durdurulması, kaynağın borçlanarak değil ulusal kaynakların –bizim kaynak paketleri kitabımız var- harekete geçirilerek bulunması lazım. Borçsuz, zamsız, vergisiz kaynak ve bu kaynağı da evvel millete aktaracağız demek…”
Röportajın tamamını okumak için .