JoKeR
Active member
Biz o denli bilir ve inanırız ki iki cihanda saadete ermenin yolu İslam’ı yaşamaktan geçer. İslam’ı yaşamanın anahtarı ise kerim kitabımız Kur’an’ın kutlu manasında mündemiçtir. O kutlu manası şahsen yaşayarak hayata taşımanın ismi sünnettir.
Yayın dünyasında Bismillah diyen Sahra yayınlarının birinci kitabı olan Ramazan Kayan’ın Nebevi Duruş (Sahra yay., 2021, 199 s.) isimli yapıtı de Rahmet Elçisi (s.a.v.)’ni gerçek manaya ve anlatma uğraşının bir hasılası olarak raflardaki yerini aldı. Kitabın önlafına, kitabın yazılış öyküsünü anlatarak başlayan müellif kitabın ideolojisini özetlercesine şu cümleleri kuruyor: “Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in hayalimize girmesi olağan olarak hoş bir lütuf… Fakat ondan da hoşu olağan olarak nedir biliyor musun? O’nun hayatımıza girmesidir. (…) Altını çizmemiz gereken şudur: Özel hayatını, fikir dünyasını, kültürel havzasını ve devlet siyasetini nebevi kriterler üzerine tesis etmeyen kim olursa olsun Hz. Muhammed’e (s.a.v.) uzak düşmüştür.” Müellifin yapıtına “Nebevî Duruş” ismini vermesinin kitabı benzerleri içinde bir çok özgün bir yerde durmasını sağladığı rahatlıkla söylenebilir. Ramazan Kayan kitabı ile okuru gül kokulu bir seyahate çıkarıyor. Okur bu seyahatte 19 durakta nebevî duruşun izlerini buluyor. Müellif kendine has üslubu ile tasavvurdan ahlaka, davetten kulluğa, siyasetten aileye, Hz. Peygamber’in (s.a.v.) nebevî duruşunun izlerini sürerek okura sünnet ışığında bir ömrün kapılarını aralamaya uğraş gösteriyor. Ramazan Kayan’ın teoriyi pratize etme başarısı cümle kurma ve söz işçiliğindeki ustalığı öbür kitaplarında olduğu üzere bu kitabında da gözden kaçmıyor. Akıcı bir lisan ve anlaşılır bir üslupla kaleme alınan Nebevi Duruş kitabı okuru yormadan sünnet ikliminde hikmetli bir seyahate çıkarıyor ve bu seyahat çağdaş vakitten asrı saadete derin bir hasretin muktezası olan salat ve selam ile bir daha başlamak üzere nihayete eriyor. (BÜLENT ACUN)
Yayın dünyasında Bismillah diyen Sahra yayınlarının birinci kitabı olan Ramazan Kayan’ın Nebevi Duruş (Sahra yay., 2021, 199 s.) isimli yapıtı de Rahmet Elçisi (s.a.v.)’ni gerçek manaya ve anlatma uğraşının bir hasılası olarak raflardaki yerini aldı. Kitabın önlafına, kitabın yazılış öyküsünü anlatarak başlayan müellif kitabın ideolojisini özetlercesine şu cümleleri kuruyor: “Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in hayalimize girmesi olağan olarak hoş bir lütuf… Fakat ondan da hoşu olağan olarak nedir biliyor musun? O’nun hayatımıza girmesidir. (…) Altını çizmemiz gereken şudur: Özel hayatını, fikir dünyasını, kültürel havzasını ve devlet siyasetini nebevi kriterler üzerine tesis etmeyen kim olursa olsun Hz. Muhammed’e (s.a.v.) uzak düşmüştür.” Müellifin yapıtına “Nebevî Duruş” ismini vermesinin kitabı benzerleri içinde bir çok özgün bir yerde durmasını sağladığı rahatlıkla söylenebilir. Ramazan Kayan kitabı ile okuru gül kokulu bir seyahate çıkarıyor. Okur bu seyahatte 19 durakta nebevî duruşun izlerini buluyor. Müellif kendine has üslubu ile tasavvurdan ahlaka, davetten kulluğa, siyasetten aileye, Hz. Peygamber’in (s.a.v.) nebevî duruşunun izlerini sürerek okura sünnet ışığında bir ömrün kapılarını aralamaya uğraş gösteriyor. Ramazan Kayan’ın teoriyi pratize etme başarısı cümle kurma ve söz işçiliğindeki ustalığı öbür kitaplarında olduğu üzere bu kitabında da gözden kaçmıyor. Akıcı bir lisan ve anlaşılır bir üslupla kaleme alınan Nebevi Duruş kitabı okuru yormadan sünnet ikliminde hikmetli bir seyahate çıkarıyor ve bu seyahat çağdaş vakitten asrı saadete derin bir hasretin muktezası olan salat ve selam ile bir daha başlamak üzere nihayete eriyor. (BÜLENT ACUN)